PSK PSK Bulten KOMKAR Roja Nû Weşan / Yayın Link Arşiv
Dengê Kurdistan
 PSK
PSK Bulten
 KOMKAR
 Roja Nû
 Weşan/Yayın
 Arşiv
 Link
Pirs û Bersîv
Soru / Cevap
Webmaster
1
 
 
 

BASIN AÇIKLAMASI

BU UTANÇ NE ZAMAN SON BULACAK?

Türkiye’de skandal sayılabilecek ilginç gelişmeler yaşanıyor. Bir yanda ülkenin AB üyeliğinden, demokratikleşmesinden söz ediliyor, öte yanda ise düşüncelerinden dolayı demokrat ve aydın insanlara karşı her gün yeni davalar açılıyor, mahkemeler habire insanlara hapis ve para cezaları yağdırıyor. Üstelik belirli aralıklarla, aynı konuda birden çok dava açılabiliyor. Böyle bir uygulama başka bir ülkede de var mı acaba?

Son günlerde Fikret Başkaya hakkında (daha önce dava konusu olmuş iki eserden dolayı) açılan iki yeni dava bunun son örneği.

Fikret Başkaya bu ülkenin onur duyacağı aydın, bilim adamı ve yazarlarından birisi. O, aynı zamanda bu alanda oldukça bedel ödedi.

Bilindiği gibi, 1991 yılında yazdığı “Paradigmanın İflası” adlı eserinden dolayı Fikret Başkaya o dönemde yargılanmış ve değişik para ve hapis cezalarına çarptırılmış ve sözkonusu cezalar zamanında infaz edilmişti. Aradan tam 13 yıl geçtikten sonra, aynı kitaptan dolayı Fikret Başkaya hakkında TMK 8/1 maddesinden bir kez daha dava açılmış durumda.

Aynı şekilde, 1993 yılında yazdığı bir makaleden dolayı, Fikret Başkaya hakkında TCK  159/1 den şimdi bir kez daha dava açılmış.

Peki bütün bunlara ne demeli? Kendine demokratik hukuk devleti diyen başka bir ülkede buna benzer uygulamalara rastlanabilir mi acaba? Hiç sanmıyoruz. Bu trajikomik uygulamalar olsa olsa Türkiye gibi bir ülkede yaşanır. Demokrasisi kötürüm, hukuku sakat, yönetimleri güven yoksunu ve düşünceden korkan Türkiye’de utanç verici bu uygulamalar ne zaman son bulacak?

Bir yıl önce Mersin’de yaptığı bir konuşmadan dolayı HAK-PAR Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Güçlü TMK 8/1 den cezalandırıldı ve bu cezasını çekmek üzere şimdi Güdül Cezaevinde bulunuyor.

6 Mayıs 2003 tarihinde emniyet güçleri gün ortasında Ankara’da İnsan Hakları Derneği Genel Merkezi’ni basıp bilgisayarlarına el koydu.

Bu günde ise, aradan 10 yılı aşkın bir aradan sonra Fikret Başkaya hakkında yeni davalar açılıyor.

Şimdi sormak gerekir;

Düşünceyi ve örgütlenmeyi suç sayan bir ülkede demokrasiden söz edilebilir mi? Düşünceden ve düşünen insanlardan korkan bir devlet çağdaş olabilir mi?

Baskıcı, yasakçı ve inkarcı politikalarla Türkiye dünyada hak ettiği yeri alabilir mi?

Hiç şüphesiz hayır.

Bütün bu gelişmeler ışığında bir gerçeğin altını tekrar çizmekte yara var. Türkiye’de demokratik bir toplumun kuruluşu mevcut yönetimlerden beklenemez. Bunu gerçekleştirecek olan bu ülkenin onurlu, özgürce düşünebilen demokrat ve ilerici güçlerdir. Bunun için kaybedilecek fazla zaman yok. 09 Mayıs 2003

Bayram BOZYEL
Hak ve Özgürlükler Partisi
Genel Başkan Yardımcısı

 

  Dengê Kurdistan © 2003