HAK-PAR ´ın Bildirisi:

BASINA VE KAMUOYUNA

HAK-PAR Parti Meclisi’nin aldığı karar üzerine, 26 Nisan 2003 tarihinde Ankara’da toplanan Kurucular Kurulu, partinin kuruluştan bu yana geçen çalışmalarını değerlendirerek, bundan sonra izlenecek eylem programında göz önünde bulundurmak üzere Parti Meclisi’ne bir dizi düşünce ve önerilerde bulundu. Kurucular Kurulu, bu arada bölgedeki ve Türkiye’deki son siyasal gelişmeler ışığında yeni tespitlerde bulundu ve varılan sonuçları basına ve kamuoyuna iletmeyi kararlaştırdı.

IRAK, SADDAM REJİİMİNDEN KURTULDU
YENİ DURUM IRAK HALKLARINA KUTLU OLSUN

23 Mart 2003 tarihinde, ABD öncülüğünde, Saddam rejimine karşı başlatılan savaş, bir ay dolmadan, bu ülkedeki rejimin yıkılması ile son buldu. Saddam Hüseyin ve onun suç ortakları ciddi bir direniş göstermeden ortadan kayboldu. Saddam rejiminin son bulması, hem Irak halkları hem de bölge için hayırlı olmuştur.

Başta Halepçe katliamı olmak üzere, Irak halklarına karşı işledikleri suçlardan dolayı, Baas Rejiminden sorumluluk taşıyan bütün suçluların yakalanarak insanlığa karşı işledikleri suçlardan dolayı uluslararası bir mahkemede yargılanması ertelenemez bir görevdir.

Şimdi Irak halklarını daha zor günler bekliyor. Savaşın yol açtığı yaraları onarmak, ekonomik sosyal ve siyasal hayatı yeniden canlandırmak bunlardan bir kaçıdır. Irak’ı bekleyen en önemli görev ise, daha önce Irak muhalefetinin üzerinde anlaştığı, bütün halkların, etnik ve dini çevrelerin özgür katılımı ile demokratik, federal ve çoğulcu bir sistem kurmaktır.  HAK-PAR, Irak halklarının özgür, demokratik ve federal bir yapıyı kurmaktaki inanç, birikim ve hoşgörüsüne güven duymaktadır. Kurucular Kurulumuz, Irak’ın Saddam rejiminden kurtulmasından olduğu gibi, bu ülke halklarının eşitliğine dayalı bir sistemin kurulmasında da, geçmişteki deney ve örgütlülüklerinden dolayı Kürt siyasi güçlerine önemli görevler düştüğü kanısındadır.

Partimiz, özellikle KDP (Kürdistan Demokrat Partisi) ile KYB (Kürdistan Yurtseverler Birliği) gibi iki temel gücün bir süreden beri aralarında oluşturdukları güven ve işbirliği anlayışının bundan böyle de sürdürülmesini, bu olumlu havayı bozmaya yönelik tutum ve tahriklere karşı, bu partileri duyarlı olmaya davet etmektedir.

HAK-PAR Kurucular Kurulu, Türkiye’de öteden beri bazı çevrelerin Irak Kürtlerine ilişkin yürüttükleri önyargılı karalama kampanyalarını, iç ve dış kamuoyunu yanlış bilgilendirme girişimlerini kaygıyla izlemektedir. Iraktaki Kürtlerle oldukça iyi ilişkiler içinde olduklarına inandığımız Türkmen toplumunu bu amaçla kullanma çabaları, diğer bir tehlike kaynağıdır.

Bu tür önyargılı çabaların ne Irakta yaşayan Türkmen ve Kürtlere, ne de Türkiye’ye bir yararı olabilir. Baştan beri ısrarla vurguladığımız gibi Türkiye’nin sorunu dışarıda değil, içerdedir. Köklü bir demokratikleşme süreci ve Kürt sorununun eşitlikçi temelde çözümü, Türkiye’nin başlıca iki temel sorununu oluşturmaktadır.

Bölgedeki savaş nedeniyle bir kenara itilen Avrupa Birliği ile uyum girişimlerinin, toplumun etkin katılımıyla tekrar gündeme alınmasından yana olan Kurucular kurulumuz, mevcut AKP yönetimini Kürt sorununun kalıcı çözümü için etkin bir tutum takınmaya çağırmayı bir sorumluluk olarak kabul etmektedir.

Kürtçe’nin eğitim ve yayın hayatında olmak üzere yaşamın bütün alanlarında serbestçe kullanımının sağlanması hayati önemini korumaya devam ediyor. Kürt kimliğinin anayasal güvenceye kavuşturulması, Kürtlere kendi kimlikleri ile örgütlenme özgürlüğünün sağlanması, atılması gereken diğer adımlardır.

Türkiye’de düşünce ve ifade özgürlüğü ile ilgili kısıtlamalar değişmedi. Özel olarak da, Kürt sorunuyla ilgili varlığı süren yasakçı ve antidemokratik yasal ve idari mevzuatın varlığı Türkiye için büyük bir ayıptır.

Daha önce Mersin’de yaptığı bir konuşmadan dolayı, Partimizin Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Güçlü’ye Adana DGM tarafından verilen ve Yargıtay’ca onanan bir yıllık hapis cezası bunun en son örneğidir. Genel Başkan Yardımcımız İbrahim Güçlü 17 Nisan 2003 tarihinde yakalanarak bu cezasını çekmek üzere Ulucanlar Cezaevine götürülmüştür. Bu; demokratik olma iddiasındaki bir ülke için utanç verecidir. Partimiz bu çağdışı uygulamayı şiddetle kınamaktadır.

Öte yandan Kurucular Kurulumuz, HAK-PAR Parti Meclisi’nin başlatma kararı aldığı Olağan Kongreler sürecine etkin bir katılım ve destek sunmayı karşılaştırırken, aynı zamanda, Parti Meclisi’nin, Partimizin örgütlenme ve mali sorunlarını çözme yönünde daha aktif bir çaba içine girmesi için Parti Meclisi’ne tavsiye kararında bulundu. 26. 04. 2003

HAK VE ÖZGÜRLÜKLER PARTİSİ
(HAK-PAR)
KURUCULAR KURULU