Bakan Günay Kemal Burkay’ı ziyaret etti

Bakan Günay, Kemal Burkay ile Taksim Hill Otel`de bir araya geldi. Basına kapalı bir görüşme gerçekleştiren Günay ve Burkay, daha sonra birlikte kamera karşısına geçti. Burkay`ın 30 yılı aşkın bir süredir vatandan ayrı olduğunu belirten Günay, şöyle konuştu: "Vatandan ayrı olmak kolay bir duygu değil. Üstelik bir şair için, bir edebiyat ve düşünce insanı için ister sürgün olsun, ister başka bir biçimde olsun vatandan bu kadar süre ayrı kalmak herhalde çok zor bir duygu. Onu biraz anlamaya çalışarak. İstanbul’daki diğer bütün işleri erteleyerek Sayın Burkay’a hoş geldiniz demek istedim. Bir şair olarak, bir düşünce insanı olarak kendisini tekrar vatanda görmekten duyduğum mutluluğu belirtmek istedim. Sayın Burkay, uzunca bir zamandan bu yana Türkiye`de sorunları şiddetten uzak, tam bir demokrasi anlayışı içinde, diyalog ortamı içinde konuşmak, tartışmak ve çözmek konusunda cesaretle düşüncelerini yüksek sesle söyleyen bir insan. Bu açıdan önümüzdeki süreçte kendisinden düşünce dünyamız ve siyaset dünyamız güzel şeyler bekliyor."
Türkiye`nin barış, dostluk ve kardeşlik içinde yaşamaya ihtiyacı olduğunu anlatan Günay, şunları söyledi: "Biz bin yılı aşkın bir süreden bir yana kardeşçe yaşamış insanlarız. Hangi etnik kökenden, hangi inanç, hangi kültür temelinden gelirsek gelelim tekrar bu birlikteliği, bu kardeşliği anımsamaya ihtiyacımız var. Bir de Sayın Burkay’ın beni etkileyen bir mısrası var `Yaralarımızı umutla saralım` diyor. Sayın Burkay gibi arkadaşlarımızın yeni süreçte sorunlarımızı demokrasi içinde kardeşçe, diyalogla çözme sürecinde duygulu yürekleriyle ve vatanseverlikleriyle olumlu katkılar yapacağına inanıyorum, bir kez daha içtenlikle hoş geldiniz diyorum."  

Barış Sürecine Şans Tanımalı

Kemal Burkay ise Bakan Günay’a gösterdiği nezaketen dolayı teşekkür ederek başladığı konuşmasını; “Sayın Bakanla yaptığımız sohbet sırasında Ankara Ulucanlar Cezaevinin Müze ve Kültür Merkezi haline getirildiğini öğrendim. Ben de yazdığım bir yazıdan dolayı, 1967 yılının başlarında orada yatmıştım. Buranın müze haline getirilmesi çok güzel bir şeydir. Yine bunun yanı sıra yine Sayın Bakan anlattılar, Diyarbakır İçkale Cezaevi böylesi bir müze haline getirilecekmiş, bunun girişimleri var. Diyarbakır Surlarının UNESCO’nun desteğiyle daha da iyileştirecek. Tabiî bir de ünlü Diyarbakır 5 Nolu’nun yani 12 Eylülde zihinlerde çok büyük travmalar bırakan ünlü 5 Nolu’nun da müze olması şu anda kararlaştırılmış olmasa bile düşünülüyor. Biz kendilerinden bu konuda destek bekliyoruz. O cezaevinde yatıp o acıları yaşamış olanlar, onların yakınları uzun zamandan beri bunu bekliyorlar zaten.” Kültür Bakanlığı’nın Ehmedê Xanî’nın Mem û Zin adlı eserini Kürtçeye çevirmesi ve basmasının, tarihsel bakımdan çok olumlu olduğunu, ancak Kültür bakanlığından başka beklentilerinin de olduğunu belirten Burkay;  “Dersim yöresinde ünlü Munzur ve Harçik Vadilerinin korunması için de çaba göstermesini bekliyoruz. Bu vadiler eşsiz doğal güzelliklerdir. Su altında kaldığında belki bir daha kazanılamayacak kadar değerli varlıklarımızdır.”
Türkiye`de artık uygarca bir diyalog ortamı olduğunu ifade ederek, "Sayın Bakanla benim böyle bir toplantı yapmam da bunu gösteriyor. Umarım ki bu anlayışı genelleştirerek bütün ülkeye yayabiliriz" Bütün siyasi partilerin buna destek vermesini istiyorum. Gerçekten bu ülkeyi seviyorsak, halkımızı seviyorsak, bir arada barış içerisinde ama eşit ve özgür koşullarda yaşamanın yöntemini mutlaka bulmalıyız. Başka türlü barışa ve uygar bir yaşama ulaşamayız."
Bunun en önemli adımının silahları susturarak diyaloga ve barış sürecine şans tanımak gerektiğini anlatan Burkay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben silahta, şiddete ısrar etmenin ülkeye bir iyilik olmadığı kanısındayım. Bunun yolunu bulmalıyız. Bunun için çaba göstermeliyiz. Ben ülkeme döndüm, çok memnunum. Bundan sonraki çabalarım bu yönde olacak, ne kadar katkı sunarım onu bilemem."  Kültür bakanı Günay, Kemal Burkay’a Kültür Bakanlığı tarafından Mem û Zîn, Nazım Hikmet’in toplu şiirleri ile İdris Küçükömer’in kitabını Kemal Burkay’a hediye ettiler.