PSK PSK Bulten KOMKAR Roja Nû Weşan / Yayın Link Arşiv
Dengê Kurdistan
 PSK
PSK Bulten
 KOMKAR
 Roja Nû
 Weşan/Yayın
 Arşiv
 Link
Pirs û Bersîv
Soru / Cevap
Webmaster
1
 
 
 

KOMKAR’IN 18. KONGRESİ ÜZERİNE (*)

Sidar Bingöl

KOMKAR, 4-5 Ekim tarihlerinde Almanya'nın Botrop kentinin merkezinde, görkemli bir salonda, mirasına yaraşır bir kongre gerçekleştirdi. Salonun önündeki iki direkten göndere çekilen Kürdistan bayrakları, ”biz Kürtler bugün KOMKAR'la buradayız” diyorlardı. Salonun içi bütünüyle Kürdistani bir şekilde düzenlenmişti. Sahneye dev bir Kürdistan bayrağı ve"Di Sedsalîya Nemiran Mele Mistefa Barzani û  Cîgerxwîn da piroz be Parleman û Hukumeta Federal a Kurdistan"yazılı tek bir slogan vardi. Bu değerli mesajı ile KOMKAR, Güney Kurdistan parçasındaki zaferi kutluyordu.

Sahnenin bir köşesine ölümsüz lider M. Mıstefa BARZANİ'nin büyük bir portesi, diğer köşesinde büyük Kürt şairi seydayê CİGERXWİN'in ayni büklükte bir portresi vardı.Salonun orta yerinde bir bölüm, davet edilen konuklara, bir bölümü de delegelere ve diger bölümler de kongreyi izlemek için gelen kitleye ayrılmıştı.

Ben yıllardır KOMKAR'ın kongrelerine hep katılıyorum, ama bu yılki kongreyi çok daha anlamlı buldum. Neden derseniz?

Birincisi: KOMKAR’ın bu yıl 18. kongresini Kürt halkının ölümsüz lideri M. M. BARZANİ ve ölümsüz şairimiz Seydayê CİGERXWİN'in 100. yıldönümüne adamasıdır. Bu iki milli değerini anması ve onlara yürekten sahip çıkmasının önemli bir anlamı vardır. KOMKAR bununla da bir ilke imza atmaktadır.

İkincisi: Kurdistan’ın her dört parçasından Kurdistan halkının politik ve demokratik temsilcilerinin davet edilmesi ve kendilerine sınırsız konuşma hakkının tanınmasıydı. PDK-Irak, PDK­-İran ve Hevbendi-Suriye'nin avrupa temsilcileri her biri konuşmalarında oldukça can alıcı konulara değindiler.

PSK Genel Sekreteri sayın Kemal BURKAY'ın kongreye göndermiş olduğu Kürtçe mesaj divan tarafından okunurken salondaki bütün kitle tarafından ayakta alkışlandı ve hep bir ağızdan BIJİ AZADİYA KURDİSTAN sloganı haykırıldı.

Ardından kongreye davet edilen ve hastalığı nedeniyle gelemeyen HAK-PAR Genel Başkanı sayın A. Melik Fırat'ın gönderdiği mesaj okundu. Sayin A. M. Fırat sanki aramızda idi, salonda bulunan herkes tarafından coşkuyla alkışlandı. Binlerce kilometre Uzaklıktan, Moskova’dan davetli olarak gelen Prof. Sakirê XIDO o şirin ve zelal (duru) Kürtçesiyle kongreye ayrı bir renk kattı. Sonra milli ozanımız Şivan PERWER kürsüye davet edildi. Bana annemin lorisinden sonra en şirin ses olarak gelen, şirin olduğu kadar da muazzam güzel Kürtçesiyle Kürt dili ve Televizyon projesi hakkında onemli mesajlar verdi.

Üçüncüsü: KOMKAR kongresi bu yıl politik renklilik dışında, dinsel Renklilik de içeriyordu. Ezdi, Alevi ve müslüman Kürtlerin Almanya’daki Temsilcileri de davetliydiler, her biri adına ayrı konuşmalar yapıldı. Ama her üç temsilcinin de, baz olarak aldığı inaç özgürlügü temelinde, Kürt ve Kürdistanlılıktı. Her üçü de ”bizler, her ne kadar farklı inançta olsak da bizi bir araya getiren Kürtlük kimligimiz ve ülkemiz Kürdistandır” mesajını verdiler. Bu da bize gösteriyor ki, ülkemiz Kürdistan sadece dil lehçeleriyle (Kurmanci, Sorani, Dımıli (Zazaca), Gorani) zengin değil, aynı zamanda farklı dinsel inançlarıyla da zengindir. Onlar, Laleşiyle, camisiyle, cem evi ve kiliseleriyle ayrı bir renk katıyorlar o güzelim Kurdistan coğrafyasına. Daha sonra Avrupa’daki diger KOMKAR dernekleri adına, İsveç'ten gelen mamosta Haluk Öztürk konuşma yaptı. Öztürk, konuşmasında önümüzdeki süreçte KOMKAR'a daha büyük ve önemli görevlerin düştügünü söyledi ve Türkiye’nin AB'ye üyelik sürecinin de göz önüne alınarak çalışmaların diplomasi alanında yoğunlaştırılmasını önerdi.

Biz Kürtler sık sık, milli konseptimizi yaratmalıyız, deriz. İşte KOMKAR bu kongresinde bunu yarattı. Kongrede çeşitli siyasal, demokratik ve bağımsız şahsiyetlerden bir hayli insan vardı; ama gerek salonun motivleri, gerek yapılan konuşmalar ve gerekse okunan mesajlar nedeniyle rahatsızlık duyan hiç kimse olmadı. Çünkü her şey bütünüyle bir ulusa hitap ediyordu.

Ayrıca iki kongredir herkes Kürtçe konuşuyor, konuklardan delegelere kadar. Alman konuklar tabi ki Almanca konuştular; ama bunun yanında bazı KOMKAR delegeleri de Almanca konuştular. Ayrıca raporlarını Kürtçe okudular ve Kürtçe sundular. Almanca konuşan delegeler, Başkan Fettah Xoce tarafından sert eleştirildiler. Buna gerek yoktu; çünkü bu insanlarımız burda yetişiyorlar ve burda okuyorlar; bunu çok doğal görmek gerekiyor. Bana göre KOMKAR Kürt dili konusunda da büyük mesafe katetmiş. Kongrede, bu her yönü ile kendisini gösterdi. Bir tek Alevilerin temsilcisi Pir Hesen konuşmasına Kürtçe başladı ve mevcut Kürtçesiyle kendisini tam ifade edemediğinden dolayı, kitlenin afına sığınarak Türkçe konuştu.

Bu yılki kongre bir ilke daha imza atti.Yeni yönetime talip olmak isteyenler sırayla kürsüye gelerek kendilerini hem meslekleriyle ve hem de şimdiye kadar Kürt halkına yaptıkları hizmetleriyle kendilerini birer birer tanıttılar .

Eleştiriler de, çok şeffaf bir şekilde yapıldı, daha dinamik bir çalışma ve daha güçlü bir demokratik örgütlülük, güçlü lobi ve Kürt diline sımsıkı sarılma konularına değindiler ve bu konudaki eksikliklerini de dillendirdiler.

Seçimler de tam demokratik bir şekilde yapıldı. Çünkü kendim de hem divanda ve Hem de seçim komisyonunda idim.Gizli oy, açık tasnif biçiminde yapıldı, ve yeni yönetim de bu şekilde tespit edildi.

Bu yılki kongrede gençlik oldukça ağırlıktaydı. Ben bunu gelecegimiz için çok sevindirici buluyorum. Gençlerimizin çoğunluğu kendisini yeni seçilen yonetime de yansıttı. Ayrıca geçen yönetimdeki tek bayan üyeye karşılık, bu kez Genel Yönetim Kurulu´na beş bayan seçildi. Bu da kadınların örgütlü çalışmada artan rolünü göstermesi bakımından önemliydi.

Birinci günün akşamı düzenlenen kültür programında Koma Dicle ile sanatçılar Fatê ve Bedil okudukları parçalar ve govend havalarıyla kitleyi coşturdular. Sonuç olarak, mükemmel bir kongre oldu. Eksikler olabilir, olması da doğaldır; çünkü bir iş yapılıyor, iş yapılınca eksikler de olur. Bana göre bir eksiklik vardı, onu bir daha yapmıyalım. Salon büyük ve çok güzeldi, o gün Botrop ve çevre kent ve kasabalardan Kürtlerle inlemeliydi, katılım kitlesel olamalıydı. En azından ilk gün böyle olamalıydı. Çünkü böylesi aktiviteler için bunca emek harcanıyor, iki yılda bir kongre yapılıyor; onun için diyorum ki en azından ilk gün KOMKAR kongresi newrozlar gibi olamalıdır. Umarım önümüzdeki kongreler böyle olur. Zengin yayın standı, ve emektar Reşo'nun lezetli yemekleri de ayrı bir renk katıyordu kongreye.

KOMKAR, büyük bir davanın diyasporadaki demokratik örgütüdür, doğru politikası ve yetişmiş seçkin kadrolarıyla, yoluna devam etmektedir. Ben diyorum ki, her

Kürdün kendisini rahatça ifade edebileceği böyle bir örgüte, KOMKAR'a sahip çıkması gerekir; çünkü Komkar bir Kürt evidir. Böyle yaptığımız zaman kurumumuz daha fazla itibar ve güç kazanır. Hem Avrupa ve hem de Kürt toplumu içinde saygın bir yeri olur.

-------------------------------------------

(*)  Sitemizin notudur: KOMKAR’ın kongresinin üzerinden iki hafta geçti. Bu kongrenin Kürtçe haberini daha önce vermiştik. Ne yazık ki bu yazı daha yeni geldi ve biz de onu geldiği gün sayfamıza koyuyoruz. Umarız ki bundan böyle arkadaşlarımız, bu hızlı iletişim çağında bir kongre haberini iki hafta gecikmeden iletebilirler…

 

  Dengê Kurdistan © 2003