SOLCULUK MU YOKSA RİYAKARLIK
MI?
M. Ünlüdere
Irak'ta Amerikan askerlerince Irak'lı esirlere
yapılan ve resimleri basına yansımış
olan kötü muameleler, dünya komuoyunda büyük bir
tepkiye yol açtı. Bu kötü olaylar bizler tarafından
da kınanıyor. Bu gayet doğal bir
durumdur. Çünkü biz Kürtler, bu işkencelerin
en alasını tanıyan bir halkız
ve bunun insanda yaratacağı olumsuz tahribatı
anlayabiliyoruz. Her ne kadar bizlere yapılan
ve bundan kat kat fazla olan haksızlıklar
bu kadar gündeme girmemiş olsa da.
Evet ben de bu işkenceleri kınıyorum.
Ama Türk basını, Türk devleti, işkence
konusunda uzman olan ve Amerikan askerlerine kök
söktürecek nitelikte olan kesimlerin, işkenceyi
kınaması hem riyakarliıktır,
hem de üçkağıtçılığın
daniskasıdır. Yıllarca halkımıza
çektirdikleri ortada iken, devletin, medyanın
ve bazı kalemlerin kopardığı
kıyamet, kuru ve anlamsız bir gürültüden
öteye bir anlam ifade etmemektedir. Onların
anlatımları olsa olsa külahımadır.
Kürdistan'ı işgal edenlerin bir kaşık
suda fırtına koparmalarını anlamak
kolay. Hele hele Irak'ta, Saddam saltanatının
devrilmesinden sonra, Güney Kürtlerinin 12 yıldır
sürdürdükleri idarelerini daha çok geliştirdikleri
ve yavaş yavaş devletleşmeye doğru
gittikleri bu dönemde. Güney Kürdistan'la birlikte
diğer parçaları da etkileyecek bu gidişatın,
onları kaygılandırması şaşırılacak
birşey değildir. Onların her fırsatta
Irak'taki eski statükonun tekrar canlanması
için, gizli kapaklı sundukları ve sunacakları
desteği görmek önemlidir.
Türkiye, Suriye ve İran gibi ülkeler, Kürdistan'ı
bölüşen işgalci ülkelerdir. Onların
hesabına gelmeyen ve güneyle birlikte Kürtlerin
lehine gelişen bu sürece sözlü veya pratikte
darbe vurmaya calışmaları, yorumu
gerektirmeyen anlaşılır bir tavırdır.
Peki kendinilerine sosyalist, demokrat, hümanist,
komünist, kısacası solcu diyenylere ne
demeli? Kendilerince her haksızlığa
karşı tepki gösteren ama burunları
dibindeki Kürtleri görmezden gelen, ya da görmeyecek
kadar körleşmiş bu sözde solculara ne
demeli? Başından beri Amerika'nın
işgalini kınayan ve bu süreç içinde Türk
devletinin Güney Kürdistan'a yönelik tehditlerine
gerekli tepkiyi göstermeyen bu sözde solculara ne
demeli?
Bana göre Türk solcuları, bazı istisnalar
dışında, yıllardır girdikleri
kalıbı aşamamış, kendilerini
doğmatik bir anlayışla kilitlemiş,
dünyadaki deişimleri anlamayan, anlamaya çalışmayan
bir durumdadır.
Amerika'nın emperyalist ve çıkarları
doğrultusunda hareket ettiğini herkes
biliyor. Bu konuda "Amerikancılık"
yapmak diye bir derdimiz yok ve olmamıştır
da. Ama Amerika'nın Irak’ı işgali,
Kürtlerin çıkarlarına olmuşsa, bunu
yadırgamak ayıbın da ötesindedir.
Kürtler ulusal özgürlükleri için ne gerekiyorsa
yaparlar. Kürtlere başka çıkar yolu gösteremeyen,
kürtlere uygulanan baskı ve zulm karşı
gerektiği kadar tepki göstermeyen, sessiz kalan
bu kesimlerin, ulusumuzun ödediği bunca bedelden
sonra güneydeki yapıyı bozmasını
ve maceralara atılmasını beklemeleri
aklını peynir ekmekle yemek dağil
de nedir?
Filistin Ulusal Hareketi’nin her yaptığını
mübah görmek ve bunu "Ulusların Kendi
Kaderini Tayin Hakkı" olarak görmek, ama
Kürtler sözkonusu olduğunda ise, Kürtlere olmadık
suçlamalarla yönelmek bir ulusun kendi geleceği
için verdiği kararlara saygı göstermemek,
en azından samimiyetsizliktir. Türk solcularının
bu tavırlarını düşünmeleri,
süzgeçten geçirmeleri gereklidir.
Tarih neyi, nasıl yargılayacağını
iyi biliyor! Kürtler ne kadar kadir kıymet
bilen bir toplum olsa da, gittikçe dostunu düşmanını
da seçebiliyor. Hewlêr'de KDP ve YNK bürolarına,
kurban bayaramının birinci günü yapılan
bombalı saldırıda, sırf anti
Amerikancılık uğruna, "işbirlikcilerin
büroları bombalandı" diye manşet
koyan ve sevinç çığlıkları atan
kimi Türk “solcu”ların yaptıklarını
unutmak mümkün değil. Hatta kimileri işi
Saddamı "Halk Önderi" gösterecek
noktaya kadar götürdüler.
Türk “solcu” baylar sizler kime alkış
çaldığınızın farkında
değil misiniz? Sizler mazlum Kürt ulusuna karşı
kimlerle ve hangi güçlerle, hangi çuvala girdiğinizi
düşünemeyecek kadar mı çılgınsınız?
Sizin Kürt ulusunun kendi kaderini tayin hakkına
hiç mi tahamülünüz yok? Sosyalistlik bu mudur?
Evet Irak'taki her olayda kıyameti koparır
ve aşırı abartıya girer, bu
parçadaki Kürtlerin durumu kavramayıp, onların
taleplerine resmi ideoloji mantığıyla
yaklaşırsanız, ben dahil, Kürtler
de çıkıp, “bu kadar abartmanıza gerek
yok. Yanıbaşınızdaki Kürtlere
karşı daha da sağduyulu olun” deriz.
|