Yaşasın 1 Mayıs
Özgürlük ve demokrasi için, sömürüsüz ve baskısız
bir dünya hedefiyle alanları dolduralım.
İşçi sınıfının uluslar arası
birlik mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ta
taleplerimizi haykıralım.
Yaşasın özgürlük, yaşasın 1 Mayıs!
Kürdistanlı işçiler, emekçiler,
Önemli ve tarihi bir süreçten geçiyoruz.
Değişim rüzgarları dünyayı yeniden şekillendirirken,
Ortadoğu ve Arap coğrafyasında da halkların
direnişi diktatörlükleri tek tek deviriyor.
Kürdistan halkının yüz yıllardır sürdürdüğü
özgürlük mücadelesi de meyvesini veriyor.
Güney Kürdistan özgürlük yolunda yürürken, ülkemizin diğer
parçalarında da mücadele güçleniyor.
İran’da, Suriye’de ve Türkiye’de, ülkemizin birer parçasını
egemenlikleri altında bulunduran sömürgeci rejimler,
statükoyu korumak adına değişime direniyorlar.
Halkımızın özgürlük mücadelesini şiddetle,
çeşitli oyun ve tuzaklarla bastırmaya çabalasalar
da Kürdistan halkı ağır baskı, zulüm ve
sömürü düzenine karşı direnişini sürdürüyor,
meşru hak ve özgürlük taleplerini daha gür bir sesle
haykırıyor, sömürgeci rejimleri değişime
zorluyor.
Halkımızın, direniş ve mücadele geleneği,
red - inkar ve asimilasyon politikalarını etkisizleştirirken,
değişimin eşiğindeki Türkiye’de de özgürlük
ve demokrasi taleplerinin itici güçlerinden birini oluşturuyor.
İ923 yılında Lozan antlaşmasıyla
başlayan, çok uluslu, çok ülkeli bir coğrafyada
zorla tek ulus yaratma projesi ile şekillenen Türkiye
Cumhuriyeti değişmek zorunda.
Çünkü bu çağdışı proje halkımızın
kararlı ve direngen mücadelesiyle başarılı
olamadı.
Türkiye de değişen dünya dengelerine uyumlu hale
gelmek üzere yeniden yapılanmak zorunda.
Bu çerçevede, 12 Haziran 2011 seçimleri sonrasında Türkiye’de
ilk kez siviller eliyle bir anayasa yapılması gündeme
gelecektir.
Bu süreç olanaklar ve tuzaklarla dolu bir süreçtir.
Bu süreci, Türkiye halkları başta olmak üzere tüm
dünyanın ilerici demokratları ile sıkı
bir dayanışma içine girerek, halkımızın
özgürlük taleplerinin gerçekleşmesi için değerlendirmeliyiz.
Kürdistan halkı,
Bu tarihi süreçte sömürgeci rejimin tuzaklarına karşı
uyanık olmalıyız.
Onlar daha şimdiden halkımızın temel
hak ve özgürlüklerini budamak, bireysel haklarla sınırlamak
niyetindedirler.
Oysa Kürdistan sorunu ulusal bir sorundur, çözümü de bu çerçevede
olmalıdır.
Kürdistan sorununun barışçıl demokratik çözümü
için, tüm ulusal güçler ortak bir cephede birleşmeli,
taleplerini ortaklaştırmalıdırlar.
Unutmayalım kurtuluşumuz kendi eserimiz olacaktır.
Yaşasın özgürlük
Yaşasın 1 Mayıs
30 Nisan 2011
Kürdistan Sosyalist Partisi-PSK
|