BREMEN VE PARİS’DE PSK’NİN 7. KONGRESİ İLE İLGİLİ TOPLANTILAR YAPILDI

Kısa bir süre önce yapılan PSK –Kürdistan Sosyalist Partisi- kongresi Kürd ve yabancı kamuoyunda büyük tartışmalara sebep oldu. Bu konuda kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde bir dizi konferanslar düzenlendi. 04 Ocak’ta Bremen de 25 Ocak 2004 tarihinde de Paris’te yapılan toplantıya, konuşmacı olarakYılmaz Çamlıbel katıldı.

Yılmaz Çamlıbel, konuşlarında; bu kongrenin yoğun ilgi görmesi ve tartışmalara sebep olmasının doğal olduğunu belirterek konuşmasına şöyle devam etti.

“Bildiğiniz gibi 1980 öncesinde, Kürd halkının kaderini belirleme konusunda çaba sarfeden 15 civarında Kürd partisi vardı. Şu anda yalnız PSK varlığını sürdürmeye devam ediyor. Bu bakımdan bu partinin varlığı ve çalışmaları, herkesin ilgi ve eleştirilerine sebep oluyor. Dost ve düşman kişi ve çevreler bu konuda haklı haksız eleştirilerde bulunuyor.

PSK; 30 yıldan beridir Kürd halkının insani ve ulusal haklarına kavuşması için büyük bir direnç, kararlılık ve özveriyle çalışıyor. Politik çalışmaların yanında dil, kültür, tarih, basın ve yayın alanında da önemli çalışmalar yapıyor. İşte bu yüzden PSK, Kürd politik yaşamının önemli bir aktörü olmuştur. Bu misyonunu hala inatla devam ettiriyor.

Kemal Burkay gibi karizmatik bir kişinin 29 yıldan beri yürüttüğü genel sekreterlik görevini kendi isteğiyle bırakmış olması Kürd siyasi tarihinde, altı çizilecek önemli bir demokratik adımdır. Kürd siyasi yaşamında rastlanan ilk örnektir. Bu açıdan, çoğulcu, demokratik bir Kürd toplumunun oluşmasını önemseyen tüm Kürdlerin sahip çıkması gereken bir davranıştır.

Tarih, Ortadoğu, Asya ve Afrika’da mevcut kominist, liberal, dinci ve milliyetçi partilerde de rastlamadığımız bu değişimin altını çizecektir.

Kemal Burkay gibi, karizmatik bir insandan sonra bu göreve gelen kişinin belli sıkıntılar yaşaması, kitlelerden eleştiri alması doğaldır. Bu açıdan, yeni seçilen genel sekreter Mesut Tek’le ilgili bazı teredütlerin olmasını da doğal karşılamak gerekir.

Ancak, yeni Genel Sekreter Mesut Tek partinin kuruluşundan itibaren bu saflara katılmış, çeşitli kademelerde görev yapmış, özverili, kararlı ve dirençli kişiliğiyle partililere güven vermiş bir kişidir. Bu açıdan, seçildiği yeni görevinde de başarılı olmaması için hiçbir neden yoktur. PSK’lilere düşen, bu görevi yüklenen yeni genel sekretere destek vermek, başarılı olması için daha çok özveriyle çalışmaktır. Parti de uzun uğaraşılar sonucunda yaratılmış kollektivist iradenin katkısıyla yeni genel sekreterde görevini başarıyla sürdürecektir.

Bu aşamada PSK’lilere önemli bir görev düşüyor. Partilerinin, başka Kürd partilerinde olduğu gibi, bir kişinin karizmasiyle değil, partide yaratılan kolektivist iradeyle yönetildiğini isbat etmelidirler. Bunun için Kemal Burkay’ın sekreterlik yaptığı dönemin gerisine düşmemeleri gerekir. Aksine partilerini daha çok üretken hale getirmeleri gerekmektedir. İşte o zaman PSK’nin demokrat, şeffaf ve çağdaş bir parti olduğu ispatlanmış olacaktır.

Bence, bu konuda PSK’li olmayan, Kürd halkının özgürlük ve mutluluğuna gönül veren yurtsever Kürdlere de önemli görevler düşüyor. Çeşitli nedenlerle PSK’den ayrılmış insanların, bir zamanlar özveriyle hizmet ettikleri partinin daha da güçlü hale gelmesi için yeniden parti saflarına dönmelidirler. PSK’ye yönelik eleştirileri olan yurtsever kişi ve kurumlarında bu süreçte PSK’ye destek vermelidirler.

Hepınizin izlediği gibi, Türkiye’nin AB üyeliği, Amerika’nın Irak’a girmesi sonucunda, Kürd’lerin önüne tarihi bir fırsat geçmiş bulunuyor. Ne yazık ki bu olumlu konjonktürün aksine, Kürd siyasetinde büyük bir gerileme var. Kürd’lerin bu sürece daha örgütlü katılmaları gerekirken, Kürd siyasi arenasında yalnız Kürdistan Sosyalist Partisi mücadele ediyor.

Varlığını belli ölçüde yürüten PKK çizgisi ne yazık ki, Öcalan’ın emir komutasında Kürd ulusal muhalefetini düzenin emrine sokmuş bulunuyor. Önümüzdeki yerel seçimlerde, Kürd düşmanı kişi, kurum ve partilerle iş ve güç birliği yapıyor. Sistem, Tüm muhallefet odaklarını kontrol ediyor. Onlar aracılığıyla Türkiye’deki düzen karşıtı muhalefeti ehlileştirerek, sulandırarak yok ediyor.

Bu tablo karşısında PSK’nin ne denli önemi olduğu ortadadır. İşte bu sebepten dolayı yurdsever Kürdlerin, PSK’ye yönelik eleştirilerine muhafaza ederek, bu partiye destek vermesi ulusal bir görevdir” dedi.

Çamlıbel’in konuşmadan sonra, dinleyiciler görüş ve düşüncelerini dile getirdiler, konuşmacıya sorularını yönelttiler. Bundan sonraki bölüm daha ziyade, Türkiye’deki yerel seçimler ile Irak’ta yaşanan gelişmeler üzerinde yoğunlaştı.

Katılımcılar, yerel seçimlerde DEHAP’ın Kürd düşmanı çevrelerle yaptığı iş ve güç birliğinin deşifre edilmesi, Kürd halkının bu tuzağa düşmemesi için çaba gösterilmesi, bu konuda HAK-PAR’a tarihi bir görev düştüğü vurgulandı.

Irak’ta ki olaylar ile olası gelişmeler irdelendi. İki Kürt partisinin güçlerini birleştirmesinin önemli bir gelişme olduğu dile getirildi. Etnik, coğrafi ve siyasi bir federatif düzenin kurulmasının kararlılıkla savunulması ve bundan asla geri adım atılmamasının altı çizildi. Kerkük’ün Kürdistan sınırları içinde olmasının da önemine vurgu yapıldı.

Toplantıya dinleyicilerin yoğun ilgi gösterdiğ gözlendi. Ayrıca dinleyiciler toplantıyı doyurucu bulduklarını dile getirdiler