PSK PSK Bulten KOMKAR Roja Nû Weşan / Yayın Link Arşiv
Dengê Kurdistan
PSK
PSK Bulten
KOMKAR
Roja Nû
Weşan/Yayın
Arşiv
Link
Pirs û Bersiv
Soru - Cevap
Webmaster
psk@kurdistan.nu
 
 
Çağlar’ın yurt dışındaki milyarları

Basına yansıyan son bilgilere göre, Demirel’in yüreğinin yandığı, ”manevi oğlu” Cavit Çağlar’ın yaklaşık iki milyar dolar tutarındaki servetinin bir milyar doları yurt dışına kaçırılmış. Bunun 400 milyon doları İsviçre bankalarında, 270 milyon doları İngiltere’de, gerisi de para ve mülk olarak ABD’de, Bahama adalarında filanmış..

Hortumlanan paraların nerelere gittiği ortada. Üstelik bu yalnızca bir zatı muhtereme ait. Bu kişi geçmişte iş alanında ”imparator” diye adlandırılan biriydi. Tekstil işlekmeleri, bankaları, televizyon kanalları vardı.

Aratışmalar bu türden dışarıya kaçırılan paraların 60 milyar doları bulduğunu gösteriyor.

İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, boşuna her katıldığı forumda, her basın toplantısında ülkeyi soyup soğana çevirenlerin  ”şerefli”, ”itibarlı” geçinen, ”vatandaşların önlerinde düğmelerini ilikledikleri” türden kişiler olduğunu söyleyip durmuyor. Tantan, TESEV’in düzenlediği ”Yolsuzlukla Mücadele Paneli”nde, 27 Şubat günü yaptığı konuşmada aynen şunları demişti:

”Hırsızlar şimdiye kadar halka, kendilerini onurlu, şerefli insanlar gibi sunmasını bildiler.”

Bu paranın dışarıya kaçırılmasında rol alanların kimliği ise daha da ilginç. Bunlardan biri eski Jandarma Genel Komutanı Orgenaral Teoman Koman! Emekli olmadan önce adı özellikle Susurluk davası ve JİTEM’le ilgili olarak sık sık geçmişti. TBMM’nin araştırma komisyonunun, bilgisine başvurmak üzere yaptığı çağrıya aldırmamış, jandarma bünyesinde örgütlenen ve adı pekçok siyasi cinayete, uyuşturucu ticaretine ve benzer kirli işlere karışan JİTEM’in varlığını ise inkar etmişti. Koman, emekli olduktan sonra Çağlar’ın bankalarından birine yüklü bir maaşla yönetim kurulu üyesi oldu.

Kuşkusuz, Koman, bu kirli işlere karışan ve emekli olduktan sonra özel teşebbüsün şirket ve bankalarında yönetim kurulu üyesi olan tek emekli general değil. Bu tür yerler emekli generallerin arpalığı…

Tantan geçmişte bir de sistem içindeki ”Tapınak Şövalyeleri”nden söz etmişti. Bilindiği üzere bu şövalyeler Haçlı Seferleri sırasında Kudüs ve Doğu akdeniz kıyılarındaki öteki kutsal yerleri, tapınakları koruma adına ortaya çıktılar; ama aynı zamanda Doğu ile Batı arasında ticaret ve para işleri (bir tür bankacılık) yaptılar, yüklerini tuttular.

Türkiye’nin şu dönemindeki tapınak şövalyelerinin –polis müdürleri ve generallerin- durumu bu işe gerçekten de tıpa tıp uyuyor. Onlar da ”vatanı ve milleti savunmak” gibi kutsal bir gerekçeyle işbaşındalar!.. Ama Doğu’dan Batı’ya ticaret ve para işlerini de bir güzel yapıyorlar. Üstelik bugünkü değerler, geçmiştekilerle kıyaslanamıyacak kadar astronomik büyüklükte. Uyuşturucu, kumar, silah ve bir bütün olarak kara para trafiğinde yüzmilyarlarca dolar dönüyor. Bizzat MHP’li başkan yardımcısı Yahnici’nin sözleriyle, bu kervanlara polis ve general arabaları eskortluk yapıyor. Uyuşturucu resmi jiplerle, helikopterlerle, kırmızı pasaportlarla taşınıyor!..

Buyrun baylar, geçen dönemde Koman ve Veli Küçük gibilerinden, kendi vatandaşlarına iftira eden ve onlara komplolar düzenleyen Çevik Bir ve benzerlerinden hesap soramadınız. Ama artık mızrak çuvala sığar gibi değil. Çaglar’ı tutukladınız. Onun paralarını kaçırmasına yardımcı olan bu orgeneralden de hesap sorabilecek misiniz? Yoksa onun apoletleri yine elinizi kolunuzu bağlıyacak mı?..

Geçmişte çeşitli ülkelerde Lockheed firmasının verdiği rüşvet skandalına karışan devlet adamları –devlet başkanları, bakanlar, generaller- adaletin önüne çıkıp hesap verdiler; ama Türkiye hariç. Kimse bu rüşvete adı karışan eski Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya’ya hesap soramadı.

Bu tür generaller, ya da alışık deyimle ”paşa”lar, bu ülkede ”şerefli”, ”onurlu” olmayı sürdürüyorlar. Halk da parası çok, rütbesi büyük olanın önünde saygıyla eğiliyor, düğmelerini ilikliyor… Bu rezalet ne zamana kadar devam edecek?.

Bu ülkede hukuk işleyecek mi? Değilse, bari insanları aptal yerine koymayın, haktan hukuktan söz etmeyin, ayıptır!

 
PSK Bulten © 2001