Hamburg'da PSK Genel Sekreteri tarafından, ”PSK'nin 30. Yıldönümü; Dünden Bugüne Politikaları ve Perspektifleri" konulu konferans verildi.
 
M. Ünlüdere-Hamburg

Kürdistan Sosyalist Partisi’nin (PSK) 30. yılını kutlama hazırlıkları ve 30.
yıl kutlamaları cercevesinde, Avrupa'nın bir çok değişik kentinde verdiği
konferanslar dizisinin bir ayagı da, 17 nisan 2004 cumartesi gününde
Almanya'nin merkezi büyük kentlerinden biri olan Hamburg'da verildi.
 
"PSK'nin 30. Yılı; Dünden Bugüne Politikaları; ve Perspektifleri" konulu konferansta konuşmacı, Kürdistan Sosyalist Partisi'nin yeni genel sekreteri Mesud Tek idi. Genel Sekreter statüsünde verdigi bu ilk konferansında, PSK'nın yeni genel sekreterine oldukca yoğun
bir ilgi vardi.

PSK Hamburg taraftarları tarafından hazırlanan konferansta Mesud Tek,
partisinin kuruldugu günden bu güne kadarki politikaları ve cözüm
perspektifleri hakkında kitleye geniş bilgiler verdi. Mesud Tek konuşmasının
başlangıcında "Benim sizlere anlatacağım şeyler genelde sizlerin takip
ettiği, bir çoğu kamuoyu tarafından bilinen ve zaten partimizin programında var olan şeylerdir." diyerek, hem Kürdistan’da PSK gibi Sosyalist bir partiye
neden ihtiyac duyulduğu konusunda, hem de yakın bir dönem önce eski genel
sekreter Kemal Burkay ve kendisinin de icinde bulundugu PSK heyetinin Güney
Kürdistana gercekleştirdiği ziyaret bağlamında güncel konulara değindi.

Mesud Tek, PSK'nın (Türkiye İşçi Partisi) TİP içinde, o dönem "Dogu Grubu"
olarak adlandirilan ve aralarında Kemal Burkay'ın da bulundugu Kürt sosyalistleri
tafından kurulduğunu, çünkü o dönem TiP'te aralarında olmak üzere,
Türkiye'de mevcut sol anlayışın Kürtlerin öncelikli ulusal sorunlarını
görmezden geldiklerini, ve bu yetersizliklerden ötürü böylesi bir ayrı örgütlenmeye

gidildigini belirterek; "Bizler partimizin adından da
anlaşılacağı gibi her ne kadar Sosyalist bir parti olsak bile, Sosyalizm
hedefimizin hele şu tek kutuplu dönemde öyle kolay ulaşılacak bir yakın
hedef olmadığını ama insanlığın eşit ve adil yasamının gerçekte Sosyalizmde
olduğu bilincini taşıyarak, bu inancımızı yitirmeden mücadelemizi
sürdürecegiz. Ve bize göre Sosyalizm geçmişte Sovyet örneğinde ve
deneyiminde de yaşanan ve yapılan hataları da ele alırsak, bilimsel ve
demokratik bir işlevi olması zorunlu olan bir sistem üzerinden
geliştirilmelidir" diyerek bu yöndeki görüslerini de dile getirdi.

Mesud Tek, ülkesi dörde parcalanmış, agır baskılara maruz bırakılmış
Kürtler için ise, Ulusal Kurtuluşun öncelikli amaç olarak ele alinmasi gerektiğine vurgu yaparak," Ulusal Demokratik Devrim anlayışının ve gerçekliğinin bu çerçevede bilince taşınması gerekiyor, Kürtlerin bu bilinçle hareket ederek ulusal birliğe gerekli önemi
vermesi şarttır!" dedi ve " Her parçanın kendine özgü koşulları vardır. Ve
her parçadaki örgütlerde kendi parçalarındaki mücadeleden sorumludur. Bir
örgütün diger parçanın iç işlerine karişmak gibi biri hakki yoktur. Ancak
yapacagımız en doğru şey birbirimize destek olmaktir. Ama güney Kürdistan'la
birlikte Kürtlerin uzun ve kararlı bir mücadeleden sonra elde ettikleri
kazanımlara sahip çıkmak ve korumakta, her Kürdün asli görevlerinden biri
olamlıdır." diyerek; güney Kürdistan'daki gelişmelerin diğer parçalardaki
örgütler tarafından desteklenmesi gerektiğine, ve paralel bir ulusal
kurtuluş mücadelesi verilmesi gerektiğine dikkat çekti.
 
Mesud Tek ayrıca; Türkiye'de 28 mart tarihinde yapılmış seçimler hakkındaki
bir coğu kendi kalemiyle basına da yansımış görüşlerini de belirtti. Ayrıca
Türkiye'nin Avrupa Birliği sürecini de değerlendiren Mesud Tek, bu konuda
Kürtlerin göstermesi gereken duyarlılığa değindi. Bu konuda Türkiye'nin
Kopenhag Kriterlerini tam olarak yerine getirmeden Avrupa Birliği’ne
alınmaması için, Kürtlerin girişimlerde bulunması gerektiğine dikkat çekti.
Kürdistan Sosyalist Partisi'nin Kopenhag Kriterlerini her şey olarak
görmediğini ama küçümsemediğini de dile getiren Tek, Kürtler için sorunun
nihayi çözümü yönünde kapıların biraz da olsa aralanabileceğini kaydetti. Şartsiz
bir şekilde, Türkiye'nin olayı baypas ederek AB’ye alınması durumda, ulusal
sorunun çözümü konusunda uzak bir mesafeye düşülebileceğine vurgu yaptı.

Yaklaşık üc buçuk saat süren konferansta PSK genel sekreteri kendisini
ilgiyle ve merakla dinleyen kitleye, hem güncel ve genel konular hakkında
kendisinin ve partisinin görüşlerini dile getirdi, hem de güney ziyaretinde
edindigi izlenimleri ve gözlemleri; sayin Kemal Burkay tarafindan detayli
bir bicimde kaleme alındığını belirterek kısaca açıkladı. PSK'nin ulusal
soruna yaklasımını da yer yer parti programından örnekler vererek geniş bir
biçimde dile getirdi. Ve konferans kitle tarafindan sorulan soruların
yanıtlanmasıyla son buldu.