Japon Kızına 600 müşteri!

Türk gazete ve televizyonlarının son günlerdeki ilginç konularından biri koca arıyan Japon kızına dairdi.

Medya, koca arayan Japon kızının öyküsünü duyurunca İstanbul'da iki-üç günün içinde yüzlerce insan sıraya girdi.

Kız ne bir mankendi, ne ünlü bir şarkıcı, ne de güzellik kraliçesi. Sıradan bir japon kızıydı. Ama koca adaylarının aradığı bunlar değildi elbet. İki gözü kör, bir ayağı topal, sırtında kamburu olsa da farketmezdi!

Onlar şanslarını deniyorlardı. Belki milli piyango vurur, başlarına devlet kuşu konar, Japonya'ya kapağı atar, "kurtulurlar"dı...

İhtiyar Alman kadınlarıyla evlenip Avrupa'ya kapağı atan gencecik delikanlılar gibi..

Japon kızı, lüks bir otelde düzenlenen yarışmada, ya da ”teşhirde” 200 kişiyi, beşer kişilik gruplar halinde inceledi. (Mayolu hallerini de gördü mü, dişlerine baktı mı, orasını bilemem..) Ama ne yazık ki sonunda hiçbirini beğenmedi.

Yiğitlik deyince mangalda kül bırakmayan yüzlerce "Türk erkeğini" düş kırıklığı içinde bırakıp gitti...

Hani bir Türk dünyaya bedeldi?!.

Bir japon kızına koca olup ülkelerinden kaçmaya çalışan, kurtuluşu bunda gören yüzlerce gariban.. Aslında fırsat bulsa aynı yolu seçecek binlerce, milyonlarca Türk vatandaşı...

Bu olay, düşünmesini bilenler için Türkiye'nin gerçek manzarasıdır. Korkunç bir çaresizliği, kişilik aşınmasını gösteriyor. İşsiz, umutsuz, yoksul insanların onurlarını da yitirdiğini gösteriyor..

Bu, yalan imparatorluğunun tuzla buz olmasıdır.

Vatan-millet, soy-sop edebiyatıyla yıllardır beyin ütüleyen, toplumu yalanla besleyen, ırkçılık eken, şovenizm zehiri zerkeden yöneticilerin işte gelip ulaştıkları acı son..

Ama bunun farkındalar mı acaba, Bay Demirel, Bay Ecevit, Bay Erbakan, Bayan Çiller ve tüm ötekiler?..