2025-01-15
Skip Navigation Links
Destpêk/Anasayfa
Pêwendî/İlişki
Lînk
Skip Navigation Links
Video
Album
Arşîv
Doğu Ergil
 
Sınırı olmadan asker göndermek
2015-10-06 23:43
Doğu Ergil
Güçlü ülkeler, düzen tutmayan dünyaya nizam getirmek amacıyla ve tabii kendi stratejik çıkarlarına yarayacak biçimde sınırdışı müdahalelerde bulunmuşlardır. Bu ülkelere, küresel güç diyoruz. 18. ve 19. yüzyılda küresel güç olan Britanya’nın yerini 20. yüzyılda rakipleriyle başa çıkamadığı için ABD aldı. Ürettiği ekonomik, askeri ve teknolojik güç, Yeniçağ’ın taleplerini karşılayamadı.

20 yüzyılda ABD’ye rakip olarak SSCB ortaya çıktı. Her ikisi de dünyanın pek çok bölgesine ideolojik-siyasi, ekonomik kurumları yanında doğrudan veya vekâleten askeri müdahalelerde bulundular. SSCB 20. yüzyılın son çeyreğinde çözüldü. Gerekçe aynıydı: Yeniçağ’ın taleplerini karşılayamadı; gereken değişim kabiliyetini gösteremedi. Onun yerini alan Federal Rusya, küresel bir güç değil ama etkili bir uluslararası aktör ve Sovyet geçmişinden devraldığı siyasi-askeri mirası etkili bir biçimde kullanmaya kararlı.

Bu kararlılığı Karadeniz’in kuzeyinde (Ukrayna, Kırım) Orta Asya’da gördüğümüz gibi şimdi de Suriye’de görüyoruz. Bu ülke Rusya’nın Akdeniz’deki tek deniz üssüne ev sahipliği yapıyor. Akdeniz havzasında ve Ortadoğu’da uzun süredir stratejik üstünlüğü ABD’ye (ve NATO’ya) kaptırmış olan Rusya, Washington’un Irak’ı tarumar edip bölgeyi istikrarsızlaştırmasını ve Suriye’de patlayan iç savaşı önleyememesini fırsat bilerek devreye girdi. Kendi ülkesinden gelen binlerce cihatçının hâkim olduğu Suriye’nin giderek küresel bir tehdit olmasını ve burada üstlenmiş militanların dünya sathına yayılma tehlikesini durdurma gerekçesiyle bu ülkede askeri harekâta başladı.

Bizim yöneticilerimiz, rahatsızlıklarını şu soruyla dile getirdiler: “Rusya’nın Suriye’ye bir sınırı yok.
Rusya Suriye’yle niye bu kadar ilgileniyor?”

Donattık, tedavi ettik

Bu soru iki yanlışla malul (sakat): A- Sınırı olunca (komşu ülkeden bir saldırı olmadığı halde) sanki askeri müdahale olabilir anlayışını içeriyor. Bu anlayışı biz, Suriye muhalefetini ülkemizde örgütleyip, çoğu tehlikeli radikal örgütleri bu ülkeye göndererek hayata geçirdik. Onları donattık, yaralılarını tedavi ettik. Son olarak da eğit-donat programı altında Suriye hükümetini devirecek kadrolara destek olduk.
Şimdi neden Rusya yapıyor diye soruyoruz?

B- Türkiye II. Dünya Savaşı’ndan sonra Birleşmiş Milletler, NATO gibi kuruluşlara üye ülke olarak çeşitli sınır ötesi ülkeye asker gönderdi. Bu birlikler, Barış Gücü adı altında gönderildi. Ne var ki ABD Irak’a, Rusya Suriye’ye müdahale ederken de barış getirdiğini ve terörizmle mücadele ettiğini söylüyordu. Derler ya; “Güçlü haklıdır!”

Türkiye’nin asker gönderdiği ülkeler ve gönderme amaçları şöyledir:

1) Somali (1993-1994): Birleşmiş Milletler’in (BM) oluşturduğu insani yardım amaçlı barış gücüne katkı sağlamak.

2) Bosna-Hersek (1993-1995): BM’nin emniyetli bölgeler oluşturulması amacıyla kurduğu koruma kuvvetine katkı sağlamak.

3) Bosna-Hersek (1992-1996): NATO tarafından oluşturulan Uygulama/İstikrar Kuvveti’ne katkı sağlamak.

4) Bosna-Hersek (2004): Yine BM’nin oluşturduğu Koruma Kuvveti, NATO’nun oluşturduğu Uygulama ve İstikrar Kuvveti ile AB liderliğindeki İstikrar Harekatı’na katkı sağlamak.

5) Arnavutluk (1997): İnsani yardımın güvenle dağıtılabilmesine katkı sağlamak.

6) Arnavutluk (1999): Makedonya ve Arnavutluk’taki mültecilere yardım etmek.

7) Kosova (1999): NATO’nun başlattığı hava harekatına katılmak.

8) Afganistan (2002): Uluslararası Güvenlik Yardım Kuvveti’ne katkıda bulunmak.

9) Lübnan (2006): BM tarafından oluşturulan Lübnan Geçici Güvenlik Gücü’ne destek sağlamak.

10) Libya (2011): NATO askeri müdahale gücüne

5 gemi, 1 denizaltı ve 1028 askerle katılmak.

Bu ülkelerin hiçbiriyle ortak sınırımız yok!

-----------------------------------------------

Bugün-6 Ekim
Print