| |
|
Aklını yitirsen de, vijdanını yitirme
|
|
2011-12-31 15:57
|
|
Necla Çamlibel
|
|
|
Sizlere güzel bir yeni yıl mesajı vermek isterdim, ama olmuyor, içimden gelmiyor. Acılar içinde yaşıyoruz. Yüreğimiz daralıyor, vijdanımız sızlıyor.
Son yıllarda Kürt sorunu enine boyuna tartışılmaya başlandı. Türkiye’de demokrasi mücadelesini veren siyasi güçler ve sivil toplum örgütleri, ülkenin refaha ulaşacağı, siyasi tansiyonun düşeceği umudunu taşımaya başladılar. Kürtlerin insani ve ulusal özgürlüklerine kavuşacağı umudu güçlendi. Geleceğe daha umutla bakmaya başladık.
Ancak, barış umutları güçlendikçe, karanlık güçler de süreci proveke etmeye başladılar. Çağdaş bir anayasa yapma çalışmalarının, tartışmalarının yapıldığı bir süreçte provakasyonların artmaya başlaması, sapla samanın birbirine karıştırılmaya başlanması dikkat çekici bir durumdur.
Geçtiğimiz günlerde ülkenin gündemi Dersim katliamına kilitlenmişti. Başbakan ve AKP’li vekiller Dersim’de bir katliam yapıldığını kabul etmeye başladılar. Devletin karanlık tarihiyle artık yüzleşmesi zamanının geldiğini söylemeye başladılar. Ülkenin Başbakanı Erdoğan “Devletin özür dilemesi gerekiyorsa ülkenin başbakanı olarak ben buradan özür diliyorum.” demiş ve Dersim halkından özür dilemişti.
Bu konu üzerine yapılan tartışmalar, bazı insanları sarstı. Türk halkının bir kesimi duruma şaşırdılar, şoke oldu. Beyinleri resmi tarihe göre şekillenmiş kesim ise 90 yıldan beri tekrarlanan söylemlerini tekrarlamaya devam ettiler.
Resmi açıklamalarda söylenen kırk bin insanın ölmesi, binlerce köyün yakılıp yıkılması, binlerce çocuğun öksüz kalması, Kürt çocuklarının asimile edilmesi için askerlere verilmesi, binlerce annenin evlat acısıyla yanmış olması, işin vahşi boyutunu gözler önüne serdi.
Görünen o ki, acıdan zevk alanlar, şiddeten medet umanlar, insan hakları ve demokrasi düşmanları, atlarını daha bir süre koşturmaya devam edecekler.
Yaşanan acılar, yapılan katliamlar, Türk devlet klasiğidir. Korkarım ki bu durum kısa bir sürede ortadan kalkmayacaktır. Acı çekmeye devam edeceğiz. Türkiye’de ağzı var dili yok insandan çok ne var? Bombala, yak, işkence et, zindana at, sürgüne yolla, öteleştir. Sistematik şekilde sürdürülen bu vahşet tüm hızıyla devam ediyor. Bunu durdurmak isteyenlerin sayısı az, etkinliği sınırlı.
Yüzyıllar öncesinde başlayan Kürt halkına yönelik asimilasyon ve yok etme vahşeti durmak bilmiyor. Şırnak’ın Uludere İlçesine bağlı Roboski (Ortasu) Köyü ve civarlarına, Türk Ordusu, F16 savaş uçaklarıyla bölgeyi bombardımana tutup 36 suçsuz çoğu çocuk yaştaki sivil insanın öldürmesi bunun son örneğidir.
Türk savaş uçakları daha önceleri defalarca ’’komünist, bölücü, terörist, eşkiya” bahanesiyle Kürdistan köylerini bombalamıştı. yaşlı, kadın ve çocuk demeden onlarca sivil insanımızın ölümüne sebep olmuştu.
Yaşananlar üzerine çok şeyler söylendi, söylenmeye devam edilecek. Yok sayma, yok etme, oyalama, zindana atma, ödürmeler devam edecek.
Bir rüyaymış gibi,
Onca katliamlar hiç yaşanmamış gibi,
Onca acılar yaşanmamış gibi
Onca yürek yanmamış gibi
Onca keder yaşanmamış gibi
Onca ayıba göz yumulmamış gibi
Utanmayan vijdansızlar olacak?
Aynı yanlışı devam ettirene ne söylenmeli?
Aklını yitirdin vijdanını yitirme derim.
Bak topraklarımız kan gölüne döndü.
Doğa utandı mevsimler değişti.
Hey helal süt emmeyen zalimler
Hey gözü kana doymayanlar
Hey sırtında benzin bidonu olan çocukları öldürenler,
Haram lokma yiyenler,
Katliama sebep olanlar
Yatağınızda rahat uyuyabiliyor musunuz?
Nerdesiniz insanlık?
Neredesiniz insan hakları koruyucuları?
Hey insanlık!
Neden bu sağırlık, körlük?
Bir kaç bidon benzin,
Beş kilo tütün için,
Nasıl vurulur bu insanlar?
Sizi gidi gravatlı hırsızlar.
Sizi gidi diplomalı düzenbazlar
Kaçırdığınız milyarlarca dolarlar
Soyduğunuz bankalar
Emeği sömürenler
Çalıp çırpmaya devam edin.
Ey vijdansızlar!
Ey medeni(!) katiller!
Yeter artık.
yeter yeter yeter
Yaptığınız tüm zulme rağmen halkım dim dik ayakta.
Bugün olmasa da yarın mutlaka özgürlüğüne kavuşacak
Bu kan ve göz yaşı bitecek.
Döktüğünüz kanda boğulacağınız gün yakındır.
Yeni yılın halkım için, umut olsun. Barış ve özgürlükler getirsin.
|
|
|
|
|
|