|
“Alnımız ak, başımız dik!”
|
2018-06-26 15:10
|
Aydın Güneşli
|
|
“Yemin edenler elmaya Zülfikâr-ı Murteza’ya Geriden teller çektiler Biz uymayız eşkıyaya” Alişêr
HAK-PAR bağımsız adaylarla seçimlere katıldığında hiç bir şekilde oy hesabı yapmadı. Sömürgeci parlamentoya her ne pahasına olursa olsun girmek için çırpınanlardan olmadı.
Mardin adayımız Süleyman KART seçime katılma amacımızı şu sözlerle açıkladı; “Amacımız net. Biz Kürt halkının meşru taleplerini gündeme taşıyacağız. Yanlışları, Kürt halkına zarar veren sahte yapılanmaları, Kürt karşıtı sömürgeci politikaları teşhir edeceğiz. Pazarlıklarla meşgul olmayan, gözlerini geleceğe diken, temiz, duru, milli bir hat olarak geleceğe yürüyeceğiz.”
HAK-PAR’da, 5 bağımsız milletvekili adayı da görevlerini layıkıyla yaptılar. Evde oturup veya Kürt karşıtı sömürgeci partileri destekleyenlere, Mit’in kurduğu ve Kürdistan’a, Türk kadrolarla sentezleyerek monte ettiği yapılanmayı halka umut olarak sunanlara ve onlara destek için çırpınan “kürdistani” lere rağmen , HAK-PAR; OHAL koşullarına aldırmadan, kente merkezlerinde “Êy Reqip”marşını, Kine em’i çalarak, Dimîlî ve Kurmancî lehçelerinde anonslar yaparak, Kürt halkının temel taleplerini anlatan, tuzaklara karşı uyaran yüz binlerce el ilanı ve bildiri dağıtarak alana indi.
Görevimizi hakkıyla yerine getirdik.
Alnımız ak, başımız dik!
Kürt milli demokratik hareketinin dejenere edilmesi, alternatif olmasının engellenmesi için sömürgeci rejimin oyunları yeni değil, Kürtlerde de kendi milli kurumlarını sahiplenmeme, yıkma, milli kadrolarını itibarsızlaştırma çabaları yeni değil.
Kürt tarihi işbirlikçiliği marifet sanan, övünçle, gururla sahiplenen nice Kürt “aydın” ve “siyasetçi “ile doludur.
Kürt milli davası için mücadele eden ve yapayalnız kalan, kafaları kesilerek devlete teslim edilen Alişer ve Zarife hanım Kürt milli davasının yıldızları oldular. Onları katlettirenlerin resimlerini ilahlaştırıp evlerinin duvarına asanlar olmadı mı?
Hala yok mu?
Şeyh Said ve arkadaşları idam edildikten sonra Kürt milli davasının yıldızları oldular. Onları idam eden partide vekil, il ,ilçe başkanı olmak için çırpınanlar, Onları katlettirenlerin resimlerini ilahlaştırıp evlerinin duvarına asanlar olmadı mı?
Hala yok mu?
Var…
Olacak.
Ancak az da olsa cılız da olsa milli demokratik mücadelenin bayrağını taşıyanlar da olacak.
Onun “Yeter ki torunlarım düşmanlarıma karşı beni mahcup etmesinler.” sözünün gereğini yapanlar da olacak.
HAK-PAR işte bu “sözün” gereğini yapmıştır. Yapmaya da devam edecektir.
Haziran 2018 seçimlerinin en önemli yanı Kürt, Kürdistan mücadelesinin sahibiymiş gibi laflar edip, “Yeni Lozan” uyarıları yapıp, MİT’ kurduğu, Kürtleri temsilen Türklerin atandığı Partiye destek için çırpınan bu kesimlerin “derin aşkının “ deşifresine vesile olmasıdır.
Onlar varsın HAK-PAR’ın aldığı az oylarla alay etsin, teselli bulsun. Kürtlere temsilci atanan Sezayilerin resimlerini duvarlarına assın.
Biz yanlışa biat etmeyecek, özgürlük mücadelesini kararlıca sürdüreceğiz.
Nesimi’nin söylediği gibi
“Sırat-ı Müstakim üzere gözetirim rahimi İblisin talim ettiği yola minnet eylemem”
Bê Minet!
|
|
|
|