2024-12-21
Skip Navigation Links
Destpêk/Anasayfa
Pêwendî/İlişki
Lînk
Skip Navigation Links
Video
Album
Arşîv
Oral Çalışlar
 
AK Parti'de kırılma: Dindar Kürtler
2012-12-06 10:17
Oral Çalışlar
Çözümün şekillenmesinde, dindarların oynayabileceği rol, düşündüğümüzden de daha kritik.

Dindar Kürtlerin ezici çoğunluğu son seçimde AK Parti’ye oy verdi, çözüm beklentilerinin adresi olarak iktidar partisini gördüler. Tayyip Erdoğan’a güvendiler...

BDP’li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasının gündeme gelmesiyle birlikte, dindar Kürtlerden belki de ilk kez böylesine net bir şekilde itiraz sesleri yükseliyor.

Yıldız Ramazanoğlu, AK Parti kurucularından. İnsan hakları savunucusu, kadın hakları savunucusu ve sözünü sakınmayan bir dindar. ‘İşgal Kadınları’ kitabı yeni çıkan Ramazanoğlu’nun, Hürriyet gazetesinden Cansu Çamlıbel’e, kadın konusu, Çamlıca’ya cami ve özellikle Kürt sorununa ilişkin yaptığı değerlendirmelerin, dindar kesimde şekillenen yeni yönelimleri anlamak isteyenler tarafından incelenmesinde yarar var.

Dindar kesimlerin geçenlerde yaptığı ‘Kürt Forumu’nun sonuç bildirgesine dikkat çeken Ramazanoğlu şunları söylüyor: “Çıkan sonuç bildirgesi bence çok heyecan verici, çünkü Kürt halkının içine sinecek her türlü alternatifin göz önünde bulundurulmasına dair ya da herkesin kendini birinci sınıf yurttaş hissedeceği şekilde devletin baştan sona yeniden yapılandırılmasına ilişkin maddeler var. Mesela hükümet bunlarla hiç ilgilendi mi? Keşke birkaç milletvekili gelip izleseydi, kulaklarına inanamayacakları cümleleri duysalardı.”

Dindarlar üzerinde Uludere’nin ağırlığı

Ramazanoğlu, dindar Kürtlerin içine girdiği ruhsal kopuşun altını çizerek AK Parti hükümetinin gelişmeleri anlamakta zorlandığına işaret ediyor: “Dindar gençler arasında neredeyse BDP’nin Müslüman versiyonunu üretmek isteyen insanlar var. Bu gidişatın çok iyi gözlemlenip algılanabildiğini düşünmüyorum... Sivil siyasete kulak verilmesi lazım...

Dışarıda koca bir ülke var ve bu ülke inanılmaz bir altüst oluş içinde. Uludere’nin ağırlığını Müslüman gençler taşıyamıyor, bu bilinmeli, yepyeni bir zihinsel yapılanmaya doğru gidiyoruz.”

Ramazanoğlu, dindar kesimler arasında çözüm beklentisinin öne çıktığı, eski milliyetçi önyargıların yerini “Ne yapılacaksa yapılsın” çağrısına bıraktığı değerlendirmesinde de bulunuyor.

Başbakan’ın son dönemde yaptığı aşırı sert vurgulamalarla Ramazanoğlu’nun temsil ettiği bakış açısı arasındaki farklılılığı ölçmek açısından Ramazanoğlu’nun şu cümlelerine bakabiliriz: “Mesela artık Abdullah Öcalan ile görüşmeler yapılıyor ve çok büyük tepki uyandırmıyor. Çünkü artık halkın bilincinde ‘Ne yapılacaksa yapılsın, yeniden kardeşliğimiz tahkim edilsin’ duygusu var...

PKK’lılar, dağa çıkan gençler; aslında onların temel hedefi her genç gibi iyi bir eğitim almak, iş bulmak, yuva kurmak, bir şeyler üretmek, mutlu olmak. Peki, o insanlar bugün acaba neden orada? Bu soruları soran ...insanlar büyük bir tepkiyle karşılaşıyor. Mesela Diyarbakır Emniyet Müdürü. Onu dinlerken inanın ‘işte insan’ diye düşündüm, gözlerim doldu.”

“Bence çıkış yolu ademi merkeziyetçilik, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve insanların daha çok kendi üzerine söz sahibi olabilmesinde, eşit kurucular olarak hissedebileceğimiz yeni bir yapılanmada.”

Çözümün şekillenmesinde, dindarların oynayabileceği rol, düşündüğümüzden de daha kritik. Dokunulmazlıklar Meclis’e geldiğinde, dindar kesim içindeki ruhsal kırılmanın ulaşabileceği ideolojik derinliği ve ciddiyet derecesini öngörmek şu noktada kolay değil.

------------------------------------------------

Radikal-4 Aralık
Print