2024-10-10
Skip Navigation Links
Destpêk/Anasayfa
Pêwendî/İlişki
Lînk
Skip Navigation Links
Video
Album
Arşîv
Levent Gültekin
 
Demek hepiniz Ensar’sınız ha?.
2016-04-06 12:14
Levent Gültekin
Ensar Vakfı’nın Karaman şubesindeki çocuklara tecavüz meselesini biliyorsunuz.

Böyle bir olay karşısında ülkeyi yönetenlerin, yönetenlere destek olan yazarların, aydınların, gazetecilerin, kanaat önderlerinin, sivil toplum kuruluşlarının ayağa kalkması gerekir. Çünkü ülkeyi onlar yönetiyorlar.

Bu ülkedeki bütün çocuklardan onlar sorumlu. Bu nedenle ‘Daha kaç çocuk benzer durumda’ endişesiyle meselenin incelenmesini, araştırılmasını en çok da onların istemesi gerekiyor.

İktidarı koruma güdüsü İslamcıların insanlığını yok etti

Fakat bizde tam tersi bir durum yaşandı. İktidar mensupları önce peşpeşe Ensar Vakfı’nı koruma amacıyla “Bu olay bireyseldir” diyerek meseleyi geçiştirmeye çalıştı.

Sonra utanç verici bir durum yaşandı. Muhafazakar kimlikli 100’den fazla vakıf, dernek geçtiğimiz günlerde bir araya gelerek sosyal medyada “Hepimiz Ensar’ız” diyerek bir anlamda tecavüzcülere arka çıkan bir kampanya düzenledi. Hani şu Tayyip Erdoğan’ı başkan yapmak için gazetelere sayfa sayfa ilan veren vakıf ve dernekler var ya, onlar.

İktidarı koruma güdüsü İslamcıların aklını, vicdanını, insanlığını yok etti. Artık hiçbir olaya akılla, vicdanla, mantıkla, ahlakla, insanlıkla yaklaşamıyorlar. Ellerinde yalnızca ele geçirdikleri iktidar gücü kaldı.

Önce İslamcılık ideolojisinin 100 yıllık birikimini harcadılar. Şimdi ise bu ülkenin en önemli değerlerinden İslam’ı harcıyorlar.

Aklı selimle, sorumluluk duygusuyla konuyu araştırıp incelemeleri gerekiyorken, tam tersine “Araştırılsın”, “İncelensin” diyenlere adeta savaş açıyorlar. Çünkü her eleştiriyi, itirazı iktidarlarına saldırı olarak görüyorlar. Eleştirilere konu edilen kötülüğün, ahlaksızlığın, vahşiliğin, vicdansızlığın taraftarı olmakta bir beis görmüyorlar.

Sadece kendileri kötülüğün taraftarı olsa “Siz böyle insanlarsınız” deyip geçebiliriz.

Fakat aynı zamanda bu ülkeni en önemli değerlerinden İslam’ı da kötülüklerinin taraftarı, koruyucusu yapıyorlar. Böyle yaparak İslam’a büyük bir leke sürüyorlar. Ortak değer olmaktan çıkarıyorlar. Arkasına gizlendikleri İslam, ister istemez, eleştirilerin hedefi oluyor.

En önemli toplumsal değerlerimizden İslam’ı İslamcıların elinden kurtaracak ortak bir akla ve sorumluluk duygusuna ihtiyacımız var.

‘Bireysel vaka’ demek insan aklına hakaret

Ensar Vakfı’ndaki tecavüz olayı geçiştirilmeyecek, ideolojik kazanım hesabı yapılmayacak kadar önemli bir mesele. Çünkü ortada bir sistem, anlayış, mekanizma sorunu var.

Vakıf bünyesinde meydana gelen tecavüz olayları “Bireysel bir vakadır” demek her şeyden önce insan aklına hakarettir.

Bireysel olduğunu nereden biliyorsunuz? Daha kaç çocuğun başka hangi vakıflarda ve illerde benzer muameleye maruz kalıp kalmadığını nereden biliyorsunuz?

Araştırdınız mı? Soruşturdunuz mu? Bu tür olaylara neyin zemin hazırladığı üzerine kafa yordunuz mu?

Anlamıyor musunuz ortada bir sistem sorunu var.

Bu olayda da görüyoruz ki tecavüze uğrayan mağdurlar genelde konuşmaktan, şikayet etmekten korkuyor. Böyle olunca da rezaletin tamamen tesadüflerle ortaya çıkmasını beklemekten başka yol kalmıyor.

Hal böyleyken derinlemesine araştırmayı, incelemeyi yapmadan alelacele “Bireyseldir” diyerek neyi korumaya çalışıyorsunuz?

Kör müsünüz?

Kıytırık bir vakfı korumak için insanlığınızdan vazgeçiyorsunuz.

Nedir derdiniz?

Ortada bir sistem, mekanizma, anlayış sorunu var. Göremiyor musunuz?

Eğitim sistemi anlayışında sorun var. Anlamıyor musunuz?

Öğrencileri bu tür ahlak yoksunu öğretmenlerin insafına terk eden, bu tür öğrenci-öğretmen ilişkisine zemin hazırlayan mekanlarda sorun var. Kör müsünüz?

Öğretmenin öğrencileri istismar etmesine, yakınlaşmasına zemin hazırlayan, teşvik eden eğitim modelinde sorun var. Bunu kabul etmek bu kadar zor mu?

Hem niye kabul edemiyorsunuz? İslam size bu şekilde bir eğitim modeli mi vaaz ediyor ki can havliyle bu kokuşmuş sistemi savunuyorsunuz?

14 yıldır ülkeyi siz yönetiyorsunuz. Laik eğitim sistemi dedikleri açık, herkese fırsat eşitliği sağlayan, öğretmen-öğrenci ilişkilerini kapalı mekanlardan çıkarıp bu tür istismarları en aza indiren bir model var dünyada ve ülkemizde. Üstelik bunun başında siz varsınız. Hâlâ vakıflara, derneklere bel bağlamaktan geri durmuyorsunuz.

Nedir derdiniz? Ne var kafanızın ardında? Okullar, yurtlar, dershaneler… Bütün kurumlarda sizin sözünüz geçiyor. Devlette tek hakim sizsiniz. Buna rağmen hâlâ İslamcı bir örgüt gibi hareket etmekten bir türlü kurtulamıyorsunuz.

Bütün bir ülkeyi ele geçirmişsiniz ama sıradan bir vakıf üzerinden ideolojik kazanım hesapları yapmaktan vazgeçmiyorsunuz.

Daha ne istiyorsunuz? Daha ne yapacaksınız bu ülkede? Yapmadığınız, yapamadığınız ne kaldı? Ülkeyi, değerleri yok ederek, tüketerek, harcayarak ideolojik zaferler mi kazanacaksınız?

Okullarda sizin çocuklara veremediğiniz hangi eğitimi bu vakıflar, dernekler verecek?

Hani nerede o ahlaklı nesiller?

Tecavüzcü, ahlaksız damgası yemek pahasına bir vakfı korumaya alıyorsunuz.

Ensar Vakfı’nı dert ettiğiniz kadar bu olayın toplumda yarattığı kırılmayı, İslam’ın itibarına indirdiği darbeyi dert etmiyorsunuz.

Ne bekliyorsunuz bu vakıflardan? Bugüne kadar bu ülkeye ne verdiler? Hangi değeri kattılar?

“Ahlaklı nesiller yetiştiriyor” diyorsunuz. Bu tür vakıflar ülkede 40 yıldır hizmet ediyor. Milyonlarca insan geçti onların tezgahından. Hani nerede o ahlaklı nesiller? Niye tek bir tanesinin sesini, olup bitene itirazını duymuyoruz?

Üstelik kalkmış utanmadan “Hepimiz Ensar’ız” diyorsunuz.

Hırsızlığı hoş görmek sizde, adam kayırmayı hoş görmek sizde. Mafya usulü devlet yönetmeyi hoş görmek sizde. Başkasının hakkını yemeyi hoş görmek sizde, çocuk tecavüzünü hoş görmek sizde. Fakat herkese Müslümanlık taslamak da sizde.

Böyle bir ahlak mı öğrettiler o vakıflarda size?

Tüm bu kötülüklere sahip çıkmadaki gözü karalığınıza bakılırsa evet, hepiniz Ensar’sınız.

Tüm bu pespayeliğinize, ahlak yoksunu tavırlarınıza rağmen peygamber dönemindeki o temiz, fedakar insanlara verilen adla kendinizi tanımlamanız da ayrı bir felaket.

--------------------------------------------

İnternet Haber-4 Nisan


Print