| |
|
Dünya İki Renkten İbaret Değil
|
|
2023-04-01 21:58
|
|
Abdulmenaf Kıran
|
|
|
Her seçim öncesi, seçmeni iki kampta kutuplaştırmaya çalışan, toplum mühendisliği devreğe girer. Her seçimi, hayat mezat haline getirmeyi başarırlar. Demokratik çoğulculuk,düşünce özgürlüğü, fikir farklılıkları, mümkün olduğunca rafa kaldırılmaya çalışılır. Öyle bir hava estirilir ki, seçmen olarak,her birimiz, benliğimizi, biz kelimesi içinde yitiririz. Seçim gelir, geçer, sular durulur, o puslu hava dağılmaya başlar,bir de görürüz ki, aslında değişen fazla bir şey olmamıştır. Aktörlerin ismi değişmiş,ama rol dağılımı aynı kalmış. Sosyal adelet gelmemiş oluyor. Ülke kaynakları, adaletsiz bir şekilde dağıtılıyor. Ülkenin devası sorunları,daha da çok büyümüş oluyor.
Gördüğüm kadarıyla 100 yıllık Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca, yoksulluk bitmemiş. İşsizlik giderek artmış. Dış borç, azalacağına artmış. İstihdam, diğer emsal ülkelere oranla çok çok az gelişmiş. Devasa Kürt sorunu çözülmemiş. Yolsuzluk daha da artmış. Alt gelir grubuyla, üst gelir grubu arasındaki makas geometrik artışla daha da çok açılmıştır.
Türkiye"de işlerin göreli olarak iyi gittiği yıllar, 2005-2009 yılları arasıdır. Bu iyileşme de Avrupa Birliğinin itici gücü sayesinde olmuştur. 2009 yılında, ilerleme yerini duraklamaya bırakmış. 2013 yılından itibaren duraklama yerini gerilemeye bırakmış. 2018 yılından bu yana mutemadiyen, yaşam koşulları çekilmez hale gelmeye başlamıştır. Şimdilerde, ekonomik sıkıntı, ikinci dünya savaşı yokluk yılları gibidir. Emeklilerin üçte ikisi,çalışanların yarısından fazlası açlık sınırı altında, bir gelire sahiptir. Etin kilosu 250-600 lira arasında seyretmektedir. Sütün litresi 30 lira civarı. Yumurta 3-4 lira. Hali hazırda,cebinizde 100 lira olmazsa fırına, 1000 lira olmazsa lokantaya,10.000.lira olmazsa restaurantların kapısından geçemezsiniz. Derin bir ekonomik kriz ve büyük bir toplumsal sessizlik vardır.
Deomokrasilerde,ekonomik krizlerde,sessizlik hakim olmuşsa,demokrasinin de ruhuna fatiha okumak gerekir. Otoriter rejimlerde,insanlar korkudan ses çıkaramıyorlar. Bu haliyle mevcut iktidar gitmeyi elbette çoktan beri hak etmiştir.
14 Mayıs seçimleri şu anda iki ittifak arasındaki mücadeleye dönüştürülmeye çalışılıyor. İktidardaki Cumhur İttifakı ile Muhalefetteki Millet ittifakı.İktidar, muhalefetin,yönetime gelmesini, ülke için beka sorunu ilan etmiştir. Seçimi kazanmak için neredeyse, tüm muhalifleri suçluklukla yaftalamaya çalışıyor. Muhalefet de mevcut hükümetin iktidardan gitmesini hayatı bir durum olarak seçmene sunuyor. Cumhuriyet tarihinden çok daha eski Kürt sorunun çözümü konusunda, ne muhalefetin ne de iktidarın en ufak, bir önerisi yoktur. İktidar, böyle bir sorun kalmadı, modundadır. Millet ittifakı da, ne teşhiste,ne de tedavide belirli bir çözüm sunmuyor.
Oysa ülkede tüm sorunların anası, çözülmemiş Kürt sorunudur. Bu güne kadar bir bucuk trilyon doları yutan bir sorun. Bu meblağ elde olsaydı, ne dış borç olurdu,ne de istihdam ve işsizlik sorunu. Ülke, ciddi bir refaha da kavuşabilirdi. Bu nedenle sorunun, demokratik çözümünde tüm yurttaşların çok büyük bir faydası vardır.
Kürt sorununa, eşitlik temelinde çözüm öneren ve seçime katılan tek parti Hak ve Özgürlükler Partsisidir. Dünya iki renkten ibaret değildir. Siyah beyaz renkler tek başına insana ne huzur veriyor ne de estetik beğeni kazandırıyor. Renklilik hayata heyecan da katıyor. Toplum mühendislerinin elinde birer meteryal olmayalım, ihtiyaç ve beğenilerimizi, esas alarak tercihte bulunalım.
Bu gün Türkiyenin gerçek ihtiyacı , ne Cumhur İttifakının gidişi ne de Millet İttifakının gelişidir. Tolumun ihtiyacı, sistemin değişiminedir. Tekçi, üniter, merkeziyetçi sistem sorun çözeceğine, sorun üretiyor. Yerinden yönetimi ve çoğulculuğu esas alan, yönetilenlerin iradesini karar ve icra organlarında egemen kılan, sosyal adaleti,İnsan Haklarını yönetimin esası haline getiren bir sisteme ihtiyaç vardır. Bunu yaratmaya samimi bir şekilde istekli tek parti Hak ve Özgürlükler Partisidir. Gelin güçlülerin kuyrukçuluğunu bırakalım, tercihimizi doğrudan yana yapalım.
29.03.2023
|
|
|
|
|
|