2024-03-28
Skip Navigation Links
Destpêk/Anasayfa
Pêwendî/İlişki
Lînk
Skip Navigation Links
Video
Album
Arşîv
 
Ali Haydar Koç: ”Şeyh Sait Milli Hareketı Bağımsızlığı hedefliyordu”
2015-03-16 16:56


HOLLANDA KOMKAR

Hollanda KOMKAR tarafından 15 Mart 2015 pazar günü "90. Yılında Kürt Milli Harekatı Konferansı" düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak Kürt tarihçi Ali Haydar Koç katıldı. Yoğun katılımla gerçekleşen konferans iki bölümden oluştu. Birinci bölümde sayın Ali Haydar Koç, Şeyh Sait Hareketi üzerine genel bilgiler verdi. İkinci bölümde ise dinleyicilerden gelen soruları cevaplandırdı.

Konferans, Sidar Bingöl’ün 14 Mart – 21 Mart Newroz Haftası ile ilgili bilgiler vererek, “içinde bulunduğumuz haftayı Hollanda’da "Newroz Haftası" olarak kutluyoruz. 20 Mart’ta Den Haag Büyük Kilise önünde Newroz ateşi yakılacak ve 21 Mart’ta Newroz gecesi düzenlenecek, dostları ve Kürtleri bu etkinliklere yoğun olarak katılmaya çağırıyorum” dedi ve 2014’de Den Haag Dünya Kimyasal Silahların Yasaklanma Merkezi önünde açılan Halepçe Anıtı’nı tüm Kürtlerin her yıl ziyaret etmesi gerektiğini belirtti.



Bingöl, daha sonra Kürt tarihçi Ali Haydar Koç’un önemli bir tarihçi olduğunu ve Şeyh Sait ayaklanması ile ilgili önemli çalışmaları bulunduğunu belirterek sözü Koç’a bıraktı konferansın birinci bölümü başladı.

Katılımcılara teşekkür ederek konuşmasına başlayan Koç, “Şeyh Sait Kürt Milli Hareketi, İstanbul’da Kürt cemiyetlerinin oluşması, Mele Selim Hareketi, Koçgiri isyanı gibi 1800’lü yılların sonlarında başlayan Kürt milli hareketlerinin arkasından gelen büyük bir başkaldırıydı. Yapılan araştırmalarda bu başkaldırının Kürtlerin bağımsızlığını hedeflediğini görülüyor. İrticacı bir ayaklanma olduğu, dünya kamuoyunu yanıltmak ve hareketin destek almasını engellemek için uydurulduğunu da yaptığımız araştırmalarda gördük.

Şeyh Sait, söylenenin aksine oldukça geniş bir nüfusu olan ve sevilen önemli bir şahsiyetti. Başkaldırı tam örgütlenmesini sağlayamadan 8 Şubat 1925 günü başladı. Kürtler tam örgütlenememiş ve bekledikleri destekler tam sağlanamamıştı. Buna rağmen 5 cephede eğitimli olmayan savaşçılarıyla büyük bir başkaldırı gerçekleştirdiler.

Hazırlıkların tam bitmemiş olması, ele geçirdikleri cephelerdeki haberleşme araçlarını kullanamamış olmaları, Türk devletinin yaklaşık 200 bin kişilik askeri Kürdistan’a kaydırması ve Almanya, İngiltere ve Fransa gibi devletlerin Türk devletini desteklemesi sonucu başkaldırı istenilen gibi sonuçlanmadı. Osmanlı ordusunda bulunan Kürt subaylar destek verseydi ve Diyarbakır kapıları içeriden açılabilmiş olsaydı, başkaldırının sonuçları daha farklı olabilirdi.

Harekat sonrası Türk devleti 1913 Mele Selim hareketi ve 1915 Ermeni olaylarında denedikleri katliamları, Şeyh Sait Hareketi’nde de uygulamışlardır. İnsanlar camilere ve kiliselere doldurulup yakıldılar. İstiklal Mahkemeleri yargılamaları yapmadan insanları çoluk-çocuk, yaşlı-kadın demeden insanları öldürdüler. Ölümden kurtulanlar sürgüne gönderildiler. Sürgüne gidenler gittikleri yerlerde de öldürüldüler. 1940 yılına kadar zulüm sürdü. Hiçbir devlet bu sorunu dile getirmedi yardım etmedi. Bu katliam ve talandan elde edilen taşınabilen ganimet ile Türk devleti bankalar oluşturmuştur. Bunlardan isim değiştirerek günümüze gelen bankalar İş Bankası ve 2001 yılında kapatılan Etibank’tır. Ermeniler bu bankaları dava etmişlerdir. Kürtler henüz etmediler.” diyerek konuşmasını bitirdi.

Koç, konferansın ikinci bölümünde dinleyicilerden gelen önemli sorulara dinleyicileri tatmin eden önemli bilgiler verdi ve Kürt gençlerinin tarihlerini öğrenmeleri ve araştırmalarının önemli olduğunun altını çizdi.
Print