1 Kasim seçimleri ve HAK-PAR
1 Kasim 2015 seçimleri de geride kaldi.
Genel baskanimiz Fehmi Demir’i kaybetmis olmanin acisi hala taze ve yüregimizi yakmaya devam ediyor.
Ancak, Onun ömrünün son 13 yilini harcadigi HAK-PAR’in seçimlerde görece ‘basarili’ çikmasi, Onun bir partinin büyümesi için asilmasi gereken ‘psikolojik sinir ‘dedigi 100 bin oyu asmasi hepimizi sevindirdi.
Evet, Türkiye’de kurulu 100’e yakin siyasi partiden ancak 16 si seçimlere girme yeterliligini gösterebildi.
Hak ve Özgürlükler Partisi HAK-PAR da bu 16 partiden biriydi.
HAK-PAR Kürt/Kürdistan sorununun barisçil demokratik çözümünü, Kürt halkinin temel istemlerini açik ve net bir tutumla gündemlestiren tek parti olarak seçmenlerden, yurtsever demokratik kesimlerden oy ve destek istedi.
Bu seçimlerde de HAK-PAR, Kürt meselesinin, esitligi esas alan adil bir çözüme kavusturulmasi gerektigini, kalici bir baris için, gelismis bir demokrasi için, Türkiye’nin, çok dilli, çok kültürlü, çok uluslu gerçegine uygun, çogulcu bir nitelige kavusmasi, federal tarzda yeniden yapilanmasi gerektigini vurguladi.
Basta Kürtlerin çogunlukta oldugu bölge Kürdistan olmak üzere, farkliliklarin gerektirdigi bölgelerde federe yapilar kurulmasi gerektigini, Kürtçenin Türkçenin yani sira resmi dil olmasi gerektigini açikça ifade etti. Seçim propagandasini bu talepler üzerinden yürüttü.
HAK-PAR Kürt ve Kürdistani bir parti oldugunu, Kürdistan’da yasayan farkli inanç ve etnik kesimleri de kucaklayan bir parti olarak, Türkiye’nin demokratiklesmesi için de görüs ve önerilerini gündemlestirdi, olanaklar ölçüsünde net ve samimi bir seçim kampanyasi sürdürdü.
HAK-PAR’in bu samimi ve net tutumunun toplumun dikkatini çektigine kusku yok.
Nitekim Türkiye’de yasanan asiri kutuplasmaya, parlamentoda bulunan 4 partinin bloke ettigi, TV, radyo ve diger kitle iletisim araçlarindan hiç yararlanamamasina ragmen, büyük mali imkansizliklarla, çok kisitli olanaklari degerlendirerek mesajlarini topluma ulastirmaya çabaladi ve görünür olmayi basardi.
HAK-PAR 7 Haziran seçimlerindeki 58 bin olan oyunu, bu kez 110 bin’in üzerine çikardi.
Bu neredeyse yüzde yüzlük bir artisi ifade etmektedir
Öncelikle HAK-PAR’in Kürdistan’da ve Türkiye’nin hemen her bölgesinde, Kürtlerin yasadigi her seçim çevresinde aday gösterebilmesi, seçimlere girme yetenegi gösteren 16 partiden biri olmayi basarabilmesi önemlidir.
7 Haziran seçimlerinden çok kisa bir süre sonra yapilan 1 Kasim seçimlerine de girme basarisi, deyim yerindeyse HAK-PAR’i birinci lig partilerinden biri yapmistir.
HAK-PAR politikalariyla istikrarli yapisiyla, geçmiste Türkiye’de iktidar olan partileri, genis olanaklari bulunan kimi partileri de geride birakarak Türkiye’nin ilk 8 partisinden biri olmayi basarmistir.
Kürtler tümden HAK-PAR’a yönelmeseler de izlediklerini, bir seçenek olarak baktiklarini, istikrarli, daha güçlü ve daha görünür olunmasi halinde HAK-PAR’a sans verebileceklerini göstermistir.
Öte yandan, bu seçimler bir kez daha bize, içe kapanmanin, iç sorunlarla bogusmanin, hiziplesme girdabinda sürüklenmenin, her kesi, her kesimi; uzlasmaya yanasmayan, birlikte yürümemek için bin dereden su tasiyan, suni ayriliklar yaratan kisi ve kesimleri memnun etmek için ugrasmanin bos bir çaba oldugunu, esas olanin halkin kendisi oldugunu, tüm enerjimizi halka ulasmak için harcamamiz, bunun yollarini bulmamiz gerektigini göstermistir.
Elbette ki biz, yakin düsünen herkesle birlikte yürümeye, bunun için her türlü fedakarlikta bulunmaya hazir olacak, bu politikamizi hep önde tutacagiz.
Ancak enerjimizi de inatla, yillar boyu ortaklasmayi degil ayrismayi tercih edenlerin pesinden sürüklenerek tüketmeyecegiz.
Su akar yatagini bulur!
Yine, farkli Kürt siyasi grup ve etkili sahsiyetlerin özellikle Diyarbakir ve Van gibi illerde yogunlastigini göz önüne aldigimizda, çok az bir istisna hariç, düsünceleri HAK-PAR’a yakin, tipki HAK-PAR gibi programlarinin merkezine Kürt sorununun çözümünü koyan bu kesimlerin grup/hizip bariyerlerini asamadiklarini, seçimlerde HAK-PAR’a mesafeli durduklarini, oy vermediklerini, farkli tercihlere yöneldiklerini tespit edebiliriz.
HAK ‘PAR olarak sikâyet etmek yerine, bu alana yönelik yeni politikalar üretmemiz, Kürt siyasi çevrelerinin aralarindaki suni bariyerleri kaldirmaya, ortaklasmaya yönelik çabalar içine girmemiz gerektigi ortadadir.
Evet, Neden? diye sorup, geregi için seferber olmaliyiz
HAK-PAR’in 13 yillik deneyimlerinin rehberliginde hem Kürt çevreleri ile yakinlasmaya hem de partimizi büyütmeye, halkla bulusturmaya daha büyük bir enerjiyle çabalamaliyiz.
Kürt sorununun çözümüne yönelik, fikirleri, önerileri, mücadele biçimleri, çalisma prensipleri hitap ettikleri kitle ayni olmasina ragmen , sadece amblem ve yönetici kadrolari farkli olan bu siyasi yapilarin, birlesememelerini, ortak akil olusturamamalarini bir ‘gerçeklik’ olarak alip, bu durumu asmanin yollarini bulmayi hedeflemeliyiz.
Ben kendi adima var olan eksiklerimizi gidermek için samimi bir çaba içinde olacagimi ifade ediyorum.
Ve;
Yüzlerce HAK-PAR adayinin, hiçbir hesap içine girmeksizin, vekil olma gibi bir sanslari olmadigini bilerek, Türkiye’de ve Kürdistan’da dominant olan odaklarin yarattigi mahalle baskisini da asarak; HAK-PAR’in kamuoyu önüne çikmasi için, Kürt halkinin özgürlük mücadelesini esas alan politikalarinin görünür olmasi için gösterdikleri fedakarliga tesekkür ediyorum.
Yine, tüm parti yöneticilerimize üyelerimize, gönüldaslarimiza,
Avrupa’da çocuklarinin rizkini HAK-PAR ‘la paylasarak seçim çalismalarimiza katki sunan arkadaslarimiza, dostlarimiza, kardes kurumlarimiza,
Çalismalarimiza fiilen katilarak destek sunan tüm HAK-PAR dostlarina,
Elestirileriyle güncel parti politikalarimizin olusturulmasina katki sunan aydinlarimiza tesekkür ediyoruz
Kuskusuz en büyük tesekkürü, bize oy vererek cesaretlendiren, daha da güçlendiren ve sorumlulugumuzu arttiran seçmenlerimize sunuyoruz.
Son olarak, bir kez daha, Kürt halkinin özgürlük mücadelesinin hemen her alaninda ciddi katkilari olan, partimizin kurulusunda, yönetiminde emegi olan ve uzun yillar merkez yöneticisi, nihayet genel baskanligimizi yapan, bize hep onurla-gururla yad edecegimiz güzel anilar,basimizin üstünde serefle tasiyacagimiz büyük bir mücadele mirasi birakan, degerli yoldasim Fehmi Demir’i özlemle aniyor, anisi önünde saygiyla egiliyorum .
3 Kasim 2015
Arif Sevinç
HAKPAR
Genelbaskan Yardimcisi
Arif Sevinç