Makale

7 Haziran seçimi ve sol GDO’lu ulusalci Kemalizm destekli Kürt zaferi!

2015 yilinin 7 Haziran seçimlerini geride biraktik. Siyasetteki bütün bu kirli toplum mühendisliklerine ragmen bir sonuca gelindi. Kaybedenler ve kazananlar. Bana göre hem AKP kaybetti, hem de derdi ve önceligi demokrasi ve Kürt sorununa ulusal temelli çözüm olan Kürtler kaybetti. Kazanan Kemalizm’in askerleridir, kazanan Türkiyelilesme siariyla entegrasyona evet diyen, Kürt ve Kürdistan sorunu olmayanlardir. Her seye ragmen bu seçimlerde basari saglayanlar, umarim ülkeye gerekli olan demokrasi ve Kürt sorununun çözümü konusunda önayak olurlar. Seçimdeki basarisindan ötürüde HDP’yi kutluyorum.

Bu seçimi degerlendirecek olursak, yapabilecegimiz en net tanim, ülkede Kürt sorununun olup olmadigi meselesine Kürtlerin son noktayi koydugudur. Hiç kimsenin gocunmasina gerek yok. Kürt sorunu diye bir sey yok, varsa da bitmistir diyen AKP ye, Kürt sorununun çözümü için destek veren Kürtler açikça bu sorunu çözmedigi için kirmizi kart göstermistir. Umarim AKP ve kurmaylari kendi sonlarini hazirladiklari bu yanlisin farkina varirlar. Hep söyledik, siyasi tarih buna benzer örneklerle doludur. TC siyasi tarihinde Kürde sirt dönen bütün politikacilar ve partilerin akibeti ayni olmustur. Bu tür yanlislarindan ötürü tarihin çöplügüne giden çok parti ve lider vardir.

Ayri bir konu ise, gelinen sonuca baktigimizda bu durum Kürde yarar mi, yoksa zarar mi verecek hep birlikte görecegiz. Bana göre birbirleriyle koalisyon yapmaya bile yanasmayan yapilarin demokratiklesmede ortaklasmalari mümkün degildir. Hele söz konusu anayasa degisikligi olunca, hiç degil. Sunu aklimizdan çikarmayalim. Barisin hâkim oldugu, istikrarin saglandigi, ekonomisi ve refahi iyi olan bir yerde demokrasinin gelismesi, daha kolaydir. Geçmisin yasanan aci deneyimi olan siddetle, silahla Kürd sorunu çözülemedi, hatta daha da içinden çikilmaz bir hal aldi; bu sorunun çözülebilmesi için demokratik bir ortamin ve demokratik bir anayasanin insasi sarttir. AKP son dönem yaptigi hatalarla isi oyalayarak agirdan aldigi için bu konuda sinifta kaldi ve sorunun çözümü konusunda, Kürtlerin güvenini kaybetti. Bunun hesabini da halk sandikta sordu.

Bunun disindaki HDP+CHP ve MHP, AKP’nin yerini alarak bu süreci insa eder mi, açikçasi pek mümkün görünmüyor. Çünkü her iki partinin de AKP ye dis bileme nedeni, amaci mevcut baris ve müzakere adi altinda atilan adimlardi. Kürtlere ve PKK’ye AKP’nin zaaf göstererek bir statü verecegi ve bu yolla ülkeyi bölecek endisesiydi. Hal böyle olunca, bu Kemalist ulusalcilar, devletçi ve irkçi partiler Kürt sorununda çözüme yanasirlar mi, pek emin degilim.

Biz parti olarak basindan beri içimizde ve disimizda yasanan sorunlar nedeniyle kirli bir seçim süreci yasadik. Bize uygulanan medya ambargosu ve ekonomik zorluklar, bizim siyasetimizi, Kürt sorununun çözümüne dair projelerimizi halkimiza anlatmamizi zorlastirdi ve engelledi.

Ellerindeki medyayla, ekonomik olanaklarla, TV’ lerle rakiplerimizin bu devasa olanaklariyla mücadele etmek elbette mümkün degildi. Biz HAK-PAR olarak tüm olanaksizliklarimiza, haksiz rekabete ragmen mevcut gücümüzü koruduk. Bize verilen oylar, Kürt sorununu ulusal temelde dogru bir sekilde çözecek olan siyasetimiz adina verilmistir.

HAK-PAR’in hiç bir parti, hiçbir sivil toplum örgütü, hiç bir dernek, cemaat ya da farkli muhalif gruplarla ittifaki olmadi. Açikçasi tüm birlik çagrilarimiza ragmen rakiplerimizin ellerinde olan devasa rant ve olanaklardan ötürü bize yanasan da olmadi. Buna “biz daha çok Kürdistani’yiz” diyen irili ufakli partiler, dernekler ve gruplar da dâhil; ama rekabet ettigimiz partilerin ittifaklarina, saibeli kesimlerle olan dirsek temaslarina baktigimizda, bu güçlerine ragmen parti olarak gücümüzü korudugumuz ortadadir. Içimizdeki ve disimizdaki, mahcup Apocularin çelmelerine ragmen, bu durum bizler açisinda büyük bir basari olmasa da, kötü bir sonuç degildir.

HAK-PAR yaklasik olarak kirk yillik bir emegin ürünüdür. Bu emegin dogrulugunu ne yazik ki aci tecrübelerden sonra, zaman görebilen herkese göstermistir. Pratikte yaptigimiz hatalarimizin muhasebesini mutlaka yaparak mücadelemize ilk günkü heyecanla sahip çikacagiz. Bundan kimsenin en ufak kuskusu olmasin. Partimiz HAK-PAR’a dogru durus, dogru siyasetinden ötürü destek veren halkimiza sonsuz tesekkürlerimi sunuyorum.

08.06.2015

Ilhan Çetin

Balkêş e ?
Close
Back to top button