Nereden nereye! Evren ve Sahinkaya için agirlastirilmis müebbet hapis
Bugün 12 Eylül cuntacilarindan hâlâ hayatta olan Evren ve Sahinkaya’nin Ankara 10. Agirceza Mahkemesi’ndeki durusma günüydü. Durusma salonu hincahinç dolmustu. Baslangiçta seyircilerle müdahil siralari arasinda çevik kuvvet polisinden olusan bir bariyer olusturulmustu. Seyirci ve avukatlarin itirazi üzerine çevik kuvvet polisleri mahkemece disari çikarildi.
Her iki darbeci de, hastalik ve yaslilik gerekçesiyle yine mahkemeye gelmediler ve daha önce oldugu gibi, bulunduklari hastaneden telekonferans yöntemiyle ifade verdiler. Yataklarina uzanmis halde, beyaz örtüler içinde sirtlarini yastiga dayamis
‘Oh ne ala, böyle ifadeye can kurban!’ diyeceksiniz. Ama onlar için hiç de öyle degil. Bu kadari bile onlara ölüm gibi gelmistir. Düsünün, bir zamanlar, darbenin ardindan onlar bu ülkenin hakimi idiler; dedikleri dedik, çaldiklari düdüktü. Simdiyse hasta yataginda da olsa kendilerine hesap soruluyor.
Savci artik karar asamasina gelmis yargilama sürecinde esas hakkindaki mütalaasini okudu ve hem Evren, hem de Sahinkaya için darbe yapmis olmaktan, yani anayasayi ihlalden agirlastirilmis müebbet hapis cezasi istedi. Ardindan mahkeme de talebe uygun biçimde her iki saniga TCK’nun 146. Maddesinden agirlastirilmis müebbet hapis cezasi verdi, sonra bunu müebbete çevirdi. Ayrica silahli kuvvetlerle iliskilerinin kesilmesine ve rütbelerinin sökülmesine karar verildi.
Mahkeme Baskani karari okurken onlara ‘Sanik ayaga kalk!’ demedi elbet. Çünkü hem mahkeme salonunda degildiler, hem de, rol icabi da olsa yatalak durumda idiler Ama yüzlerindeki ifade acaba nasildi, ekrana net biçimde yansidi mi? Bir 12 Eylül magduru olarak iste bunu merak ediyorum
Darbeciler ülkeye ve halka çok büyük kötülükler ettiler, agir suçlar islediler. Dava ve ceza çok geç kalmis olsa da onlara revadir.
Böylece 34 yil önce islenen bu agir suçun failleri çok geç de olsa mahkum edildi. Gerek savcinin mütalaasinda, gerek mahkemenin kararinda, darbecilerin daha 12 Eylül 1980’den bir yil önce darbeye karar verdikleri, bu nedenle ülkede darbe öncesi yasanan kaos ortamini tesvik ettikleri; 1 Mayis, Mars, Çorum olaylari ve benzerlerinin de darbeciler tarafindan tezgahlanan provokasyonlar oldugu dile getirildi. Kararin okunmasinin ardindan salonu dolduran 12 Eylül magdurlari ve yakinlari onu alkislarla karsiladilar.
Bu her seye ragmen tarihi bir karardir ve sembolik de olsa degeri vardir.
Haklarindaki darbe davasi sona erdi; ama darbe sonrasi kurduklari iskence çarki ve isledikleri öteki melanetler için açilmis dava devam ediyor. Evet, tüm bunlarin da hesabi sorulmali.
Bir 12 Eylül Magduru
Ankara
18 Haziran 2014
Dengê Kurdistan
