PSK: Bu savasin kazanani olmaz, çatismalar bir an önce durmali

Ve beklenen oldu.
Siddet sarmali 7 Haziran seçimlerinden sonra, Kuzey Kürdistan ve Türkiye’yi etkisi altina aldi ve giderek derinlesiyor.
50 uçaktan olusan Türk filolari Güney Kürdistani bombaliyorlar.
Kuzey’de 1990’li yillari aratmayacak biçimde daglarimiz, bag-bahçe ve ormanlarimiz yakiliyor.
Kuzey Kürdistan’in bir çok yeri ‘güvenlik bölgesi’ ilan ediliyor, buralara giris-çikislar yasaklaniyor.
Güvenlik güçleri tarafindan abluka altina alinan Kuzey Kürdistan’in birçok ilçesi ve yerlesim biriminde sokaga çikma yasagi uygulaniyor, rastgele açilan ates sonucu sivil insanlar yasamlarini yitiriyorlar.
‘Çözüm süreci’ döneminde biraz nefes almaya baslayan ekonomik yapi hizla kötülesiyor. Basta hizmet sektörü olmak ekonomik yasam durmus vaziyette.
Kuzey Kürdistan’dan Bati’ya asker ve polis cenazeleri gittikçe, Bati’da yasayan Kürdlere yönelik saldirilar ve linç girisimleri de giderek artiyor.
Mevsimlik isçilerin barinaklari, kürdlere ait evler ve isyerleri yakilip yikiliyor.
7 Haziran seçimlerinde önemli oranda oy alan HDP binalari ve yöneticilerine yönelik saldirilar sinir tanimiyor.
Kuzey Kürdistan’dan Türkiye’nin bati kentlerine yapilan otobüs seferleri durmus vaziyette, Kürtler saldiriya ugrama korkusu nedeniyle yolculuk yapmaktan çekiniyorlar.
Türkiye ve Kuzey Kürdistan’i etkisine alan korku ve tedirginlik çemberi giderek daraliyor.
Ve tüm bu ve benzeri gelismeler ve saldirilarda, geçmiste oldugu gibi en fazla Kürdler zarar görüyorlar.
Kuzey Kürdistan ve Türkiye’nin yeniden siddet sarmalina teslim olmasinin basta gelen sorumlularindan birisi, seçim sürecinde, bir kaç oy ugruna, Kürdlere hakaretlerde bulunan Erdogan ile ‘çözüm süreci’ni buzdolabina kaldiran, süreci ilerletecek adimlari atmayan AK Parti hükümetidir.
Diger sorumlu ise 7 Haziran seçimlerinde elde edilen basariyi dogru okuyamayan, bu basariyi legal ve demokratik mücadele kanallarinin önünü daha da açmada temel almak yerine, ‘devrimci halk savasi’ için, bölgede olusturmak istedigi tekçi yapi ugruna kullanmak isteyen KCK’dir.
Kürdistan Sosyalist Partisi-PSK, sömürgeci devletin Güney’e yönelik hava saldirilari ile Kuzey Kürdistan’daki son uygulamalarini bir kez daha mahkum eder, AK Parti hükümetinden askeri operasyonlari bir an önce durmasini ister.
PSK, ‘derin güçler’in Türk fasist ve irkçilari eliyle Bati’da gerçeklestirdigi linç eylemlerini siddetle protesto eder, uluslararasi kurum ve kuruluslari linç eylemlerine karsi seslerini yükseltmeye, devrimci, demokrat ve barissever Türkleri Kürdlerle dayanismaya, Bati’da yasayan Kürdleri kendilerini korumak amaciyla el ele vermeye çagirir.
PSK, HDP’ye yönelik saldiri ve kundaklama eylemlerini protesto eder, sözkonusu saldirilara karsi kendileriyle dayanisma içinde oldugunu belirtir, HDP yöneticilerinden KCK’nin Kuzey Kürdistan’daki siyasi partilere yönelik baskilarina karsi ayni hassasiyeti göstermelerini bekler.
PSK, AK Parti hükümetine operasyonlari durdurma, Kürd sorunun barisçil çözümü için gerekli adimlari atma çagrisinda bulunur.
PSK, KCK-PKK’yi Kürd halkina ve hakli davasina zarar vermekten öte bir ise yaramayan silahli eylemlerini hemen durdurmaya, kosulsuz ateskes ilan edip silahli güçlerini Kürdistan Bölge Hükümeti’nin bilgisi ve onayi dahilinde Güney Kürdistan’a çekmeye, silahi hak arama ve elde etme mücadelesinde bir araç olmaktan çikartmaya çagirir.
Bugün kadar yasananlar savasin bir kazanani olmadigini gösterdi.
Bu savasin da kazanani olmayacak, ama Kürd ve Türk halklari kaybedecekler.
Bu nedenle PSK, tüm barissever güçleri, devletin ve KCK-PKK’nin savasçi politikalarina karsi durmaya, bu ugurda uygun eylemlerle seslerini yükseltmeye çagirir.
Kürdistan Sosyalist Partisi
9 Eylül 2015
Dengê Kurdistan