Haber

HAK-PAR: “YENI” ANAYASA YAPIMI “SART”A BAGLANAMAZ

Türkiye 40 yila yakin bir süreden beri 12 Eylül rejiminin topluma biçtigi bir deli gömlegi olan 1982 Anayasasi ile yönetiliyor. Bu anayasa zaman içinde bazi rötuslara ugrasa da esaslari degismedi. Bir yili askin zamandan beri parlamentoda yeni bir anayasa yapma çalismasi var. Ama ne yazik ki bu çalisma da umulani vermedi. Bazi partiler statükonun devamini istiyor ve mevcut anayasanin degismesine karsi çikiyorlar. Bazilari ise yine rötus kabilinden bazi degisikliklerle yetinmek istiyorlar. Mevcut Anayasa’nin ilk üç maddesine dokunmama egilimi ve üniter devlet yapisinin korunmasi sarti ise hala ana esastir.

Oysa Türkiye sorunlarini çözecekse, bu ülkede çagdas bir demokrasi insa edilecekse, buna uygun gerçekten demokratik bir anayasaya ihtiyaç var. Bunun için ‘devletin bir cumhuriyet ve demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olma prensipleri disinda- meriyetteki Anayasanin ilk üç maddesi de dahil, Anayasa’nin hiçbir hükmü tabu kabul edilip degismez sayilmamalidir.

Gerek Kürd ve Alevi meselesinin çözümü, gerekse her alanda çagdas bir demokratiklesmeye zemin hazirlamak için Türkiye’nin en basta çagdas ve demokratik bir anayasaya ihtiyaci var.

Yeni anayasa bir yasaklar demeti degil, özgürlükler demeti olmali ve sorunlarin çözümüne zemin hazirlamali. Bu nedenle su esaslarin yeni anayasada yer almasini gerekli ve hayati görüyoruz:

*Yeni Anayasa bu ülkede herkesi Türk sayma gibi tarih ve toplum gerçegini hiçe sayan bir anlayistan vazgeçip farkliliklari gözeten, herkesi kucaklayan bir vatandaslik tanimi yapmali;

*Üniter devlet saplantisi gibi, yine toplumsal gerçegi yok sayan bir anlayistan vazgeçip federal çözüme olanak verecek ‘ademi merkeziyetçi’ bir devlet yapilanmasi benimsenmeli;

*Anadilde egitim hakki yeni anayasada yer almali; Kürdçe Türkçe’nin yani sira ikinci resmi dil olmalidir.

*Diyanet Isleri Baskanligi bir devlet kurumu olmaktan çikarilmali, vakfa veya benzer bir özel kuruma dönüstürülmeli; inanç özgürlügü saglanarak anayasal güvence altina alinmalidir.

*Bunun yani sira, Siyasi Partiler Kanunu, Seçim Kanunu, TCK ve TMK basta olmak üzere tüm yasalar anti demokratik hükümlerden ayiklanarak demokratiklestirilmeli.

*Seçim baraji kaldirilip ‘Nisbi Temsil Sistemi’ getirilmeli; böylece Parlamento’nun temsil kapsami genisletilmeli.

*Düsünce ile siddet eylemi ve hakaret arasinda net bir ayrim yapilarak, düsünce özgürlügü güvenceye kavusturulmali.

*Örgütlenme özgürlügünün önünde hâlâ süregelen tüm engeller kaldirilmali; Venedik Sarti’na uygun olarak siddeti dislayan tüm görüsler, adlari ve programlariyla serbestçe örgütlenebilmeli.

Dünya degisti, toplum degisti ve mevcut sistemin de ciddi bir degisime ihtiyaci var. Türkiye artik bunu basararak sorunlarini çözmeli, uygar dünya ile arasindaki mesafeyi kapatmalidir.

Ya bunu basarip düze çikacagiz ya da toplum, çözülmemis sorunlari ile aci çekmeye ve yanlis politikalarin agir bedellerini ödemeye devam edecek.

11.02.2021

HAK-PAR BASIN BÜROSU

Dengê Kurdistan

Back to top button