Idris Naim zihniyetiyle nereye?..
Idris Naim Sahin zihniyeti, Türkiye’de etnik ve mezhepsel bölünmeleri gitgide keskinlestirir; Sünni-Alevi
, Türk-Kürt çatismalarini alevlendirebilir. Ayrica, bu zihniyetle Türkiye burnunun dibinde yasanmakta olan olaganüstü ‘degisim’e ayak uyduramaz, en beklenmedik anda olaylarin arkasindan yuvarlanip gidebilir.
Idris Naim Sahin, Içisleri Bakani. Kendisini hayretle izliyorum. Gerçekten öyle.
Öylesine bir zihniyet dünyasinda, öylesine bir zaman tünelinde yasiyor, öylesine laflar edebiliyor, öylesine karar ve uygulamalara imza atiyor ki.
Akil alir gibi degil.
Her seferinde sasiriyorum.
Oysa alismak lazim.
Bazen en iyisi görmezlikten gelmektir.
Ama olmuyor, yapamiyorum.
Hazret geçen gün söyle demis:
‘Ülkenin olaganüstü gündemi sadece çatisma alani ile ilgili degildir. Bu çatisma Istanbul’da kitapla devam ediyor. Geçimli’de atilan havan mermisiyle burada, Ankara’da yazilan yazilarin bir farki yoktur. ‘
Kitapla silahi ayni kaba koymak…
Yaziyla silahi ayni kaba koymak…
Düsünceyle bombayi ayni kaba koymak…
Eli kalem tutanla silah tutani ayni kaba koymak…
Ne denir ki?
Ifade özgürlügüydü, demokrasiydi, demokrasi kültürüydü, ne desen hepsini hallaç pamugu gibi atiyor, Idris Naim Sahin’in bu sözleri…
Ve bu sözlerin sahibi, Içisleri Bakanligi koltugunda oturabiliyor.
Kendisini uyaran yok mu Bakanlar Kurulu’nda, devletin tepelerinde?..
Bir Allah’in kulu da çikip, ‘Yahu kardesim ne yapiyorsun?’ demiyor mu, diyemiyor mu bu zat-i muhtereme?..
Hâlâ neden sasiyorsun ki?..
Acaba bir noktaya dikkat edilmiyor mu? Hedef gösterilmeye basladi bazi gazeteciler, yazarlar…
Belki de bazi gazeteler, bu zihniyetten cesaret bularak sehitlerimizin katilleri diye isim verebiliyorlar.
Ak Parti iktidarinin sayin önde gelenleri;
Farkinda misiniz tehlikenin?
Ya da böylesine ‘psikolojik harekâtlar’la caydirici olabileceginizi mi saniyorsunuz?
Öyle saniyorsaniz yaniliyorsunuz.
Biz bu filmi çok gördük.
Acilar çekildi, çekiliyor.
Kan ve gözyasi akti, akiyor.
Bizim tüm çabamiz, geçmisten çikarmaya çalistigimiz derslerle acilarin durmasina, kan ve gözyasinin kesilmesine ve de barisin tesisine kalemimizle katkida bulunmaktan ibarettir.
Ama eger gerekli özeni göstermezseniz, 1990’larin o korkunç faili meçhuller dönemi yeniden açilabilir.
Bizden söylemesi…
Bir baska nokta.
Yine Idris Naim zihniyetiyle ilgili.
Bu zihniyetle Türkiye kendi iç barisini kuramaz.
Bu zihniyet, Türkiye’de etnik ve mezhepsel bölünmeleri gitgide keskinlestirir.
Bu zihniyetle Türkiye’de Sünni-Alevi, Türk-Kürt çatismalari alevlenebilir.
Bu ihtimaller beni ürkütüyor.
Ayrica, bu zihniyet dünyasi Ak Parti iktidarina damgasini vurmaya devam ederse, Türkiye Ortadogu’da, burnunun dibinde yasanmakta olan olaganüstü ‘degisim’e ayak uyduramaz, adapte olamaz.
Bu kafayla, en beklemedigimiz anda yuvarlanir gider Türkiye olaylarin arkasindan…
Yazik olur.
Daha fazla yazmak içimden gelmiyor.
——————————————–
Milliyet-10 Agustos
Hasan Cemal