Yabanci parmagi
Hükümete karsi gösterilerin arkasinda “yabanci parmagi”arama gayretleri epeydir vardi. Ama Basbakan’in Afrika dönüsü iki gün içinde bir püskürtme harekati tarzinda pes pese yaptigi konusmalarda iyice ön plana çikti.
Bir “faiz lobisi ve uluslararasi destekçileri”dir gidiyor…
Kimdir bunlar, nasil örgütlemisler bu isi; kanitlari neler? Dogru dürüst anlatsalar da bilsek. Hiçbir açiklama yok; ama bol bol ima, bol bol esrarengiz suçlama var.
“Birileri” Türkiye’nin güçlenmesini istemiyormus… “Ser odaklari” Türkiye’nin birligini hedef almis… “Birileri”IMF’ye olan borcumuzu kapatmamizdan rahatsizmis; Türkiye’nin IMF önünde diz çöker vaziyette kalmasini istiyormus.
Yeni havaalani “birilerinin” tekerine fena halde çomak sokmus… 3. köprü de “birilerinin” hesabini altüst etmis… Kimi is çevreleri uluslararasi sermayeyle el ele verip bu gösterileri organize etmis… Bu isin arkasinda Soros ve faiz lobisi varmis…
Dört bir yani düsmanlarla sarili ülkemizde…
Kisacasi, dört bir yanimizi saran dis düsmanlarimiz ayni anda harekete geçip AK Parti’yi düsürmek için el ele vermis.
Iyi de, hani AK Parti yeni dis politikasiyla, bütün dünyada yeni dostlar kazanmis; basta stratejik müttefiki ve Avrupa olmak üzere son derece iyi iliskiler gelistirmisti? Daha geçen gün “Seçilmis basbakana diktatör diyemezsin” deyip Kiliçdaroglu’nu azarlayan Swoboda Avrupali degil mi?
Hani siz bütün dünya ile ekonomik iliskileri gelistirmis, kazan- kazan ilkesi çerçevesinde bütün dünyada saglam ekonomik partnerler edinmistiniz? O zaman kim bu Türkiye’nin büyümesini, ekonomik kalkinmasini kösteklemeye çalisan düsman ülkeler?
Su Soros dediginiz daha düne kadar Kemalistler tarafindan ulus devleti yikip sizi iktidara getirmekle suçlanmiyor muydu? Ne zaman saf degistirdi?
Boykot çagrilari ve tehditler
Bu arada, Bati basinina karsi topyekûn ve düsmanca degerlendirmeler de girla gidiyor. Biz onlarin ne oldugunu zaten bilirmisiz! Onlarin Türkiye hakkinda hayirli bir haber verdigi görülmüs sey miymis!
Sanki Bati basini denen sey, hepsi bir agizdan konusan homojen bir blokmus gibi… Sanki Türkiye vesayet rejimiyle hesaplasirken ya da demokratik reformlar yaparken Erdogan’i alkislayan, “Türkiye’de sessiz devrim” mansetleri atan da Bati basini degilmis gibi…
Yine, endise verici bir Istanbul sermayesi düsmanligi…
Kimi firmalarin mallarina boykot çagrisi… Sanki is dünyasi AK Parti hükümetinin yikilmasi için el ele vermis ve gençleri sokaga dökmüs gibi… Sanki herhangi bir is adaminin Gezi Parki direnisini destekleme hakki yokmus, desteklemek uluslararasi komplonun içinde olmak demekmis ve destekleyenin cezalandirilmasi mesruymus gibi…
Gösterileri destekleyen sanatçilara tehdit… Sanki muhalif olmak, gösterileri desteklemek AK Parti’ye karsi antidemokratik bir komplonun içinde olmak demekmis gibi bir algi… “Bedelini ödeyecekler”, “Bundan sonra baska türlü davranacagiz” tarzi vahim ifadeler…
Bir üniversitenin, ulasimin felç oldugu bir günde, ögrencilerinin magdur olmamasi için “sinavi kaçiranlar için ek sinav yapacagiz” duyurusunun bile “komplonun içinde olmanin kaniti” olarak sunulusu…
Küflü bir söylem
Bütün bunlar dogru degil, bilesiniz; hayra alamet de degil…
Her tasin altinda “yabanci parmagi” arayan, “Türk’ün Türk’ten baska dostu yoktur”duygusunu körükleyen, her türlü toplumsal muhalefeti “dis mihraklara ve onun içerideki masalarina” baglayan siyasi söylem yeni Türkiye’nin degil eski Türkiye’nin söylemidir.
Kendine güvenen, kitle destegine güvenen güçlü bir iktidarin söylemi olmamalidir bu söylem.
AK Parti’nin kendi gücünü konsolide etmek, saflarini pekistirmek için böyle fiktif düsmanlar üretmeye, öcüler yaratmaya ihtiyaci yok.
Tek ihtiyaci hakli zeminde kalmak, haksiz suçlamalara tok bir üslupla cevap vermek ve tabii ki en önemli olarak, gerçekte bütün bunlarin neden olup bittigini anlamaya çalismak…
Bu arada sunu da merak ediyorum: Bir iktidarin halki filanca bankayi boykot etmeye; taraftarlarini paralarini o bankadan çekip devlet bankasina yatirmaya çagirmaya hakki var midir? Bu serbest rekabete aykiri degil midir? Rekabet Kurumu buna ne der?
—————————————-
Bugün-11 Haziran
Gülay Göktürk