Makale

Hükümet bir eliyle yaptigini öteki eliyle bozuyor

Sok iddia! Asker darbe için plan yapiyor

Prof. Murat Belge, AK Parti ile cemaat arasindaki kavgayi, Türkiye’nin önündeki ihtimalleri degerlendirdi. Belge’ye göre, Erdogan’in tüm orduya hakim oldugunu düsünmesi yaniltici olabilir. Zira askerler arasinda 27 Mayis benzeri yapilanmalar var.

Belge’nin iddiasina göre ‘Bunlari bir sey yapip devirmek lazim, yoksa memleket batacak’ diye konusan subaylar var ve epey adam öldürecek vakitleri olacak.Hatta Islami burjuvazi darbeye karsi bile çikmayacak.

Prof. Murat Belge, T24’e verdigi söyleside yeni tehlikeyi isaret etti:

– Erdogan’in basardiklari listesine siz hala askeri vesayeti geriletmeyi koyuyor musunuz?

Benim en fazla önem verdigim konu bu. Ama simdi bakiyoruz, adamlari birakmak üzere manevralara hazirlaniyor gibiler.

– Bir yandan Bülent Arinç genel affin olmayacagini açiklarken diger yandan Yalçin Akdogan’in ‘orduya kumpas’ sözleri üzerine TSK, MGK ertesinde açiklama yapti, ardindan Basbakan’a ragmen olamayacagi konusulan suç duyurusunda bulundu. Siz bu adimlari askeri vesayetin gerileme/canlanma hattinda nasil izliyorsunuz?

Rasyonel bulmadigim sadece Erdogan degil, policy makerlari da (siyasete biçim verenler) öyle. Bakiyorum ortada policy yok, o zaman bu makerlar ne yapiyorlar? Akli basinda bir gidis görmüyorum, bir debelenme hali var ve o debelenme içinde ‘Askere de kumpas kurdular’ diye bir laf salliyor adam. Çünkü su anda Fethullah’la savastan ibaret bütün dünya. Tabii o zaman da Genelkurmay, ‘Yeniden yargilama olsun’ diye geliyor.

Türk ordusu gibi bir gelenegi olan bu insan toplulugu AKP ile yasanmis su kadar yil içinde degismedi, bu insanlar gidip yerlerine yeni insanlar da gelmedi. Bütün o eski sorun orada duruyor. Ama hareket imkâni bulamadigi için duruyor, yoksa durmazdi. Onun için bunlar baya bir atesle oynamak. HSYK hikâyesinde oldugu gibi, bir eliyle yaptigi seyi öbür eliyle bozuyor. Bunlar da bende debelenme izlenimini güçlendiren seyler. Hukuka aykiri davranislar, son TIR hikâyesi ki kim bilir böyle daha neler görecegiz… Kaotik bir ortam hazirlandiginda darbe de olmayacak bir sey degildir.

BENZERLIKLER VAR 27 MAYIS’A DÖNÜS OLABILIR

Ben eminim, binbasidir, albaydir, su an aralarinda ‘Bunlari bir sey yapip devirmek lazim, yoksa memleket batacak’ diye konusan subaylar mutlaka vardir. Bunlarin arasindan bir adim daha atarak ‘O halde sen, ben ne yapalim’ diyenler de çikar.

Bir sey bildigimden söylemiyorum bunlari, tamamen sosyoloji çerçevesinde düsünerek yürüttügüm ‘Bir kurum üç gün içinde ne kadar degisir’ sorusundan yola çikarak konusuyorum. 27 Mayis’tan sonraki olaylarda bizim asker hiyerarsi içinde davranmayi seçmisti, ama 27 Mayis hiyerarsiye de karsiydi. Çünkü üst rütbeliler siyasi iktidara karsi bir sey yapmayi düsünmüyorlardi. Simdi tekrar 27 Mayis’a dönüs olabilir. Böyle bir ihtimal “yok’ denilip, silinip atilacak sey degil. Endise verici ölçüde benzerlikler var. Erdogan’in ordunun tümüne hakim oldugu yansilsamasina kapilmamasi lazim.

2002’de seçim kazanip geldiginde dis dünyanin ‘Sakin ha ilismeyin’ dedigi bir ortam yaratmisti Erdogan, ama bu son birkaç yildir, Orta Dogu’da yaptiklari ve Bati hakkindaki konusmalariyla onu sildi.

‘Bati ‘Askerler bildigi gibi yapsin’ diyebilir’

– Bati’nin Erdogan için gördügü emniyet supabi niteligi sizce kalkti mi?

Evet. ‘Bu adamlar olmuyor, zaten model olmaktan da çiktilar, askerler bildigi gibi yapsin’ diyebilir; Misir’da uzun boylu bir sey yapmadiklari gibi…

– TSK içinde muhasebe vesilesi olmak yerine, sizce Ergenekon ve Balyoz davalarinin askeri darbeye itekleyen, tesvik eden bir niteligi mi oldu?

O da karmasik bir konu. Sanirim ordu içinde azinlik olabilecek belirli insanlar, 12 Eylül’den itibaren ordunun Türkiye’de oynamaya basladigi rolü, Kürt meselesini bastirmak için yapmayi içine sindirdigi isleri, bütün o faili meçhulleri vs. düsünüp ‘Kim bu, devlet mi, eskiya mi? Türkiye bir seye dogru sürükleniyor, o zaman bu devleti kurtarmaliyiz, bu adamlari durdurmaliyiz’ dedi. Davalara konu olan birçok bilgileri de bu adamlarin sizdirdigini tahmin ediyorum.

Ama 12 Eylül’den itibaren çok kuvvetlendirilmis, ‘Bu ordu, bu toplumun hamisidir, banisidir, sigortasidir, biz olmasak batar’ diye yetismis bir kesim var. Onlarin herhangi bir özelestiri yapmis olacagina ihtimal vermiyorum. Bunlarin bir kisminin da Ergenekon gibi davalardan içeriye giren adamlar oldugunu tahmin ediyorum. Böyle olmayanlar da vardir, ama böyle olanlar da mutlaka var. Onlarin dünya görüsü bu artik; kendilerini inkâr etmeden degisemezler.

‘Asker üç ay da kalsa, epey adam öldürecek vakitleri olacak’

– Sizce 2010’larda bir darbe nasil olur?

Basarili olmaz, bir yillik bir iktidar bile biçemem. Mesele ipleri ellerinde tuttuklari süre içinde ne kadar zararli is yapmaya vakitleri olacak… Bir adami öldürmek bir tetige basmak kadar vakit istiyor. Dolayisiyla üç ay da kalsalar, epey adam öldürecek vakitleri olacak. Ortaligi perisan edebilirler. Baska türlü de orada duramazlar zaten. Onun için bu olabilecek en kötü sey.

– Babasi Yassiada’da yargilanmis biri olarak, bugün tekrarlanmasini ihtimal olarak koydugunuz 27 Mayis darbesi neydi hatirlatir misiniz?

1950’de yapilan ilk dürüst seçimde Demokrat Parti (DP) diye bir parti iktidara geldi. “Ismet Inönü bunu (çok partili sisteme geçis) Birlesmis Milletler’e girme hedefi için yapti ama yanlis oldu. Toplum henüz hazir degildi” dediler. Tabii öyle düsünenlere göre toplum hiçbir zaman hazir olamaz; hâlbuki futbol için bile antreman gerekliyken, demokrasinin de antremana ihtiyaci vardi. Demokrat Parti’nin basinda Atatürk’ün en yakininda bulunan, en son Inönü’yü harcayip Basbakan yaptigi isim Celal Bayar ve Adnan Menderes vardi. Bu adamlara karsi ‘Atatürk düsmani’ diye bir kampanya açabildiler, ‘Memleketi hilafete götürecekler’ diye anti-Müslüman bir söylem baslattilar ve iktidari verdikten 10 yil sonra geri aldilar.

– Yassiada yargilamalarinda öne çikan mevzularin basinda DP’nin kurdugu yasamaya yargi yetkisi veren Tahkikat Komisyonlari yer aldi. 27 Mayis darbesinde Menderes ve ekibinin payi neydi?

Simdiki hükümetin yaptigi gibi Menderes de hayatta kalma savasi veriyordu. Dolayisiyla o da hukuk ihlalleri yapiyordu. Ama Tahkikat Komisyonu’nun kendisini anayasal suç haline getirmek yanlistir. O suçsa, Istiklal Mahkemeleri neydi? O Meclis’te bakan olan Kiliç Ali’ler, Istiklal Mahkemesi’ni kurmuslardi ayni anayasayla.

– Bu dogru oldugunu gösterir mi?

Dogru veya demokratik degil, ama suç da degil. 1960 yilina kadar bu anayasayla gelmissin! Halk Partisi ancak muhalefete düsünce bu anayasanin antidemokratik oldugunu söylemeye basladi. DP’liler de ‘Ana muhalefet partisi ve Silahli Kuvvetler’den bazi insanlar bir araya gelerek, hükümete karsi darbe hazirligi yapiyorlar. Bunu ortaya çikaracak bir yapi kuruyoruz Meclis’te’ dedi. Sonra olan olay da bu. Ana muhalefet ve Silahli Kuvvetler darbeyi yaptilar, adamlari astilar.

‘1950’lerde Vatan Cephesi, bugün örgüt ve platformlar…’

– 14 Aralik’taki yazinizda ’27 Mayis benzetmesi yapan Basbakan’in 26 Mayis’taki Basbakan’a benzeme çabasini anlamakta zorlaniyorum’ demistiniz. Bu benzerlikler neler?

Hiç kimseyi dinlemez hale gelmesi, özellikle ‘Gidisat iyi degil’ diyenleri… DP’nin de son demlerine gelindiginde Ethem Menderes, yargilama sonucu yine de asilacak olan Fatin Rüstü Zorlu gibi isimler ‘Bu is böyle olmaz’ demisti. Ama dinlemedi Adnan Menderes. Onun yerine benim babami çagirip, daha da sert bir radyo gazetesi hazirlatti. Bugün de ayni sey oluyor. Inönü, Tahkikat Komisyonlari kurulurken muhalefet yapmasi dogalken Usak sehrine alinmadi, kafasina tas atildi. Vatan Cephesi kuruldu. Allah’in her günü cepheye katilanlarin ismini okudular. Buna benzer bir sürü sey yapmakta Erdogan. 1960 Türkiye’si ile nitelik ve nicelik farki oldugu için bugün Vatan Cephesi çocuksu duruyor, ama bugün de birtakim örgütler, platformlar kuruyorlar, bildiriler çikariyorlar. Ayni taktiklere basvuruyorlar.

– Menderes’in o dönem uçak kazasindan kurtulduktan sonra ‘evliya’ gömlegini üstüne geçirdigi, hatta ‘Cenabi Allah beni Türkiye’yi hamur gibi yogurmam, kalkindirmam için gönderdi’ içerikli sözleri sarf ettigi yazildi. ‘Ulusallasan bir mahalle imami’ portresi de çizdiginiz Erdogan’in bu açidan Menderes’le bir benzerligi var mi?

Kendisinde böyle birtakim seyler gördügünü tahmin ediyorum. ‘Ben hak yolunca çalistikça hayat da beni dogruluyor’ havasina girdigini seziyorum.

‘Ulusalcilarin darbeyi destekleyecegini düsünüyorum’

– 27 Mayis için bazi kesimlerin ‘darbe’ yerine ‘ihtilal’ veya ‘devrim’ demesine yol açan ‘bazi sol ve ilerici kesimlerin’ o dönem askere yesil isik yakmasi da olmustu. Güncel bir 27 Mayis’a destek verecegini varsaydiginiz gruplar hangileri?

O zaman sol denilecek insanlar devede kulak. Tek tük Marksistler katilmisti ama olaya karakterini veren durum bu degildi.

– 27 Mayis dönemini mutlulukla karsiladiklarini aktaran Zülfü Livaneli veya Hilmi Yavuz gibi isimler azinlik miydi?

Sahiden sol diyecegin Marksist, sosyalist isimler yok gibiydi. Geri kalanlar Halk Partisi ideolojisi içindeydi, solculukla alakasi olmayan, sonuç olarak Tan gazetesini de basan adamlardi bunlar. Bugün agirliklari olmasa da seslerini sayilarinin çok ötesinde çikarma yetenekleri olan ulusalcilarin destekleyecegini düsünüyorum darbeyi. Yukaridan da desteklenince sesleri daha da yükselir ama toplumun büyük kismi böyle bir seyden mutlu olmaz.

– Sizce böyle bir durumda sol ne yapar, hangi tarafta olur?

Küçük küçük gruplardan baska bir sey yok ortada.

‘Sol gruplar Kemalist bir darbe olursa ‘Helal olsun’ tavri koyar’

– Bugün Kemalizmle baglari elestiri konusu olan solun önde gelen yayinlarindan Birgün, Ergenekon davasi için attigi ‘Yiyin birbirinizi’ mansetini AKP-cemaat kavgasi için de geçtigimiz haftalarda tekrarladi. AKP’ye karsi yapilmasini ihtimaller arasina koydugunuz bir darbe girisiminde sizce Birgün bu manseti tekrar atabilir mi?

Kemalizm adina bir darbe olursa, ucu kendilerine dokununcaya kadar ‘Yesinler birbirlerini’ degil ama ‘Helal olsun, bak oldu’ tavri koyarlar teshisime göre. Örnek olarak verdigin Birgün, bu konularda hala Mahir Çayan’in ‘Sol Kemalistlerle ittifak bizim için çok önemlidir’ dedigi o yazilariyla bakiyor dünyaya ve Türkiye’ye. Yillardir da sol Kemalistleri bekliyorlar, gelip antiemperyalist bir sey yapsinlar diye. Bu hükümeti düsürecek bir olay oldugunda da ‘Iste geldiler’ olacaktir. Daha önceki örneklerde (Hikmet) Kivilcimli’nin ‘Ordu kilicini atti’ sözlerinin benzerleri, Dev-Genç’in 12 Mart’i destekleyen tavri vs. gibi seyler gene olacaktir. Ama çok fazla zaman geçmeden gelenler bunlari da temizleyecektir muhtemelen asker.

‘Islami burjuvazi darbeye karsi dik durmaz ama…’

– Islami burjuvazi, varligini en çok AKP’ye borçlu oldugu için rüzgâra karsi dik durmaz mi sizce?

Durmaz bence. Ama böyle bir rejimi de ayakta tutmamak üzere harekete geçerler. Türkiye toplumun dinamolarini gitgide daha çok sermayenin islettigini söyleyebiliriz. Bu burjuvazi öyle bir yönetimin uzun ömürlü olmamasini saglar.

– Yine de, darbe girisimi olursa istikrari hukuka tercih edebileceklerini söylüyorsunuz.

Evet, ama hukuku su an iktidar da paramparça etmekte…

T24-& Ocak

Murat Belge

Back to top button