Hayir deme suçu

Terane tekrarlaniyor: “Referandumda ‘hayir’ diyecekler, 15 Temmuz’da halkin üstüne bomba yagdiranlar!”

Daha önce, böyle yapacak olanlarin PKK’li ve galiba “hattâ ISID’li” olduklari da söylenmisti.

Bir yandan bunlar söyleniyor; bir yandan “zevahir”i kurtarmak isteyen birileri her türlü oyun “saygideger” olacagini beyan ediyor. Bu arada, bu laflar edilirken, Türkiye’nin “en özgür” oldugu çagi yasadigini söyleyenler de var. Cumhurbaskani sifatini tasiyan kisi “hayir” diyeceklerin bombaci oldugunu söylerken.

Nasil bir kampanyadir bu? Siyasî partilerden bir tanesi fiilen kapatilmis denebilecek bir biçimde orasindan burasindan budanmis. Bir yigin gazeteci aslinda sadece “muhalif” olduklari için hapiste. Iktidar, polisiyle, savcisiyla (ama ayrica “resmî” sifati olmayan militanlarinin tehditleri ve tehdidi asan eylemleriyle) “hayir” mealinde her sesi bastirmaya, susturmaya çalisiyor. Bir yandan da bu “vatan haini” edebiyati!..

“Hayir” diyecek olanlarin eylemleri en hafif “vatani bölmek” suçlamasiyla tanimlaniyor.

Bu söylediklerinde biz nebze dogru payi varsa, neden “referandum” yapiyorlar?

Bu “referandum”da verilecek bir tür oyu verenler vatan haini, su bu ise, böyle bir referandum yapilir mi?

Halkin üstüne bomba yagdirmak suçtur, darbe tesebbüsünde bulunmak suçtur, silâhlanip daga çikmak suçtur. Madem biliyorlar, inaniyorsunuz ki “hayir” diyecekler bu suçlari isleyen kisiler, neden onlari serbest birakiyor, neden onlara “hayir” diyerek vatani bölecekleri bir referandum imkâni veriyorsunuz? Ya, mazallah, referandumdan “hayir” çikarsa? Vatanin akibetini bu hainlerin eline mi birakiyorsunuz?

Ama bu arada savciliga tayin ettiklerinizin yazdigi iddianamelerde filan bile, 2003’ten sonra Silâhli Kuvvetler’de Gülen taraftarlarinin bulunmasina ve herhalde örgütlenmesine engel olunmadigi söyleniyor. Silâhli Kuvvetler’in bu toplumda siyasetle iliski üslûplari hakkinda pek çok elestiri mümkün. Ancak herhangi bir ülkede ordu kendi içinde böyle kadrolasmalara göz yummaz ve burada da durum böyleydi. Bunu durduran sizsiniz. Gene sizin iddianamelerinizde 2014’ten baslayarak Gülenciler’in generallige yükseldigi, dilinize doladiginiz 17 Aralik olayinin da buna engel çikarmadigini anlatiyor.

Bir de bir politika… demeli herhalde. Adamlara kapilari açacaksin, yani suç islemelerine imkân vereceksin; sonra da yakalayacaksin. Dahiyane bir politika.

Referandum üstüne söylenenler bir yandan bunu da düsündürüyor. Belli ki iktidar bu oylamada “hayir” demenin suç olduguna inaniyor. Çünkü is “Böyle düsünmek yanlistir” gibi bir tartismayla baslayip bitmiyor. Isin içine halkin üstüne bomba yagdiranlar, siper kazanlar, herkes giriyor. Öyleyse “Böyle düsünmek yanlis” degil, “Böyle düsünmek suç!”

O halde referandum olup bittikten sonra (nasil olsa ezici bir “evet”le sonuçlanacagini biliyoruz” “hayir” diyerek suç isleyenleri toparlamak iyi olur. Simdiden hapishaneleri doldurmaya baslamistik. Referandumdan sonra “hizlandirilmis cezaevi” programini devreye sokmali.

“Referandumda ‘hayir’ diyerek vatani bölmeye tesebbüs ettigini itiraf etmistir” türünden cümleler yazilacak demektir, yeni iddianamelerde.

Yüzde on bes, on alti oranlarinda oy almis bir partiye bu sekilde davrandiktan sonra, yüzde diyelim kirk dokuz oy almis “hayir”cilara da ayni muamele çekilebilir. Iktidar, kendisiyle ayni inançlari, ayni görüsleri paylasmayan insanlarin serbest bir sekilde sokaklarda dolasmasindan hosnut degil. Gerçekten “özgür” bir Türkiye kurulmasi için bu insanlardan bir sekilde kurtulmanin yolunu bulmak gerekiyor. “Toplama kamplari”nda toplamak bunun bir yolu olabilir.

Tabii baska yollar da bulunabilir.

————————————————–

T-24 ‘ 7 Mart

Murat Belge