Örgütlenmemis umut hüsrandir
Insani yasatan, ayakta tutan umuttur. Yarinin daha iyi, daha güzel ve daha yasanilir olacagina iliskin umut. Umutsuz kalinca bile umudu kaybetmemek gerekiyor.
Hasan Cemal 24 Haziran seçiminden sonra yazdigi umut verici yazilar nedeniyle kendisini sorgulamisti son yazisinda, ‘fazla naif miyim’ diyerekten.
”Karamsar degil, gerçekçi olmak gerekir” baslikli yazimda umudun önemine isaret etmis ve umutlu olmak için yeterli neden oldugunu vurgulamistim. Ancak bu kosullarin varligi tek basina umut vermeye yetmiyor. Umudun örgütlenmesi, organize edilmesi de gerekiyor.
Açik konusmak gerekirse, gerek CHP yönetimi, gerekse Muharrem Ince seçim öncesi ve seçim boyunca halka temelsiz bir umut verdi. Bu garip tavir neredeyse gece yarisina kadar sürdü. Sonra birden bir teslim bayragi çekiverdi.
CHP’nin Erdogan’a karsi bu ikircikli tavri, seküler seçmen tabaninda ciddi bir hayal kirikligi ve yenilmistik duygusu yaratti.
Ince’ye umut baglayan milyonlar seçim sandigina büyük umutla gitmis ve o gece CHP sözcüklerinin de açiklamasiyla basarinin erisebilir olduguna ikna olmustu. Ancak sonuçta CHP ne seçim öncesi iddia ettigi gibi sandiklara sahip çikabildi ne de binlerce avukati Yüksek Seçim Kurulu önüne yagabildi.
Ne yasandi o bir kaç saatlik zaman diliminde bilinmiyor. Ince’nin seçimde hile oldugu ancak bunun seçim sonucunu etkilemeyecegine iliskin açiklamalari ise krize tüy dikti.
Çünkü sadece yüzde 1.5 oyluk bir hile Erdogan’in ilk turda seçimini engelleyecekti. Ince’nin ve CHP’!nin ani bir karar degisikligiyle yenilgiyi kabul etmesi, bu firsati tanimadi. Ama daha önemlisi hilenin büyügü parlamento seçiminde yapilmisti. MHP’nin basta Kürt illeri olmak üzere Türkiye genelinde aldigi oyun ‘hormonlu’ oldugu ortada.
Kürt halkinin soven Türk milliyetçiliginin temsilcisi partiye akin etmesi için aklini peynir ekmekle yemis olmasi gerekirdi, hem de böyle bir ortamda. Sandiklara oylarin topluca atildigi kamera görüntüleriyse kanitlandi zaten.
Peki, CHP ve Ince yenilgiyi neden kabullendi?
Devletin bekasi için. Devletin bekasini toplumun refah ve mutlulugundan önde tuttugu için. Benim görüsüm, Ince ve CHP’nin seçim sonucunu mesru kabul etmemesi durumunda bastan-yük kentlerde milyonlarin sokaga dökülecegi, bunun hizla Kürt illerine yayilacagi uyarisi yapildi CHP’ye .
”Siranizi bekleyin Erdogan tahmininizden önce gidebilir” mesaji verildi belki de CHP de, 7 Haziran ve 16 Nisan’da oldugu gibi tavir takindi. En mesru seçimin geçersiz sayilmasina yol açti, hileli bir referandum ve seçim sonucunu ise kabul etti.
Simdi sokaga dökülen milyonlarin agzinda aci bir tad var. Ihanetin tadi
Ardindan is CHP’de koltuk kavgasina dönüsüverdi. Bu tablo açik söylemek gerekirse umut verici degil. Bu tabloda kentli genç ve seküler kesimin CHP’yi kitleler halinde terk etmesi ve CHP’nin marjinal bir parti haline dönme riski mevcut.
CHP demokratik bir dönüsüm öncüsü olacaksa, öncelikle devletin yerine toplumun sözcüsü olmayi içsellestirmeli. Ancak bu sekilde katlanilmasi giderek imkansiz hale gelen fasizan yönetim anlayisina karsi bir ortak cephe olusturabilir.
Kürtlerden uzak durmayi hedef alan bir siyaset anlayisi, seküler kesimin hizla eriyip kösesine çekilmesinden baska sonuç vermeyecektir.
Çözüm bellidir: Demokratik, laik bir hukuk devleti. Bu hedefe ulasmak için yapilmasi gereken ise ortak demokrasi cephesinde birlesmektir.
Bu yapilmadigi takdirde sonuç yeni hüsranlar, hayal kirikliklari olacaktir. Yasam tarzi, egitimi, kültürü, çevresi ile korkunç bir saldiri altinda kalmis bulunan Cumhuriyeti korumanin tek yolu budur. Köprüden önce son çikisa gelmis bulunuyor Türkiye .
—————————————
Arti Gerçek-7 Temmuz 2018
Ergun Babahan