DINDASLIK KÜRD HUKUKUNU ÇIGNEMEYE ENGEL TESKIL ETMIYOR

Yillardir ‘din kardesiyiz’ palavralari ile Kürdleri engellemeye çalisan Kürd Karsiti nizamin etnik Islamiyet anlayisi artik para etmiyor. Etnik Islamcilarin Kürdlere reva gördügü hukuksuzluk ve statüsüzlük karsisinda ,onlarin Islam disi politikalarini teshir etmek her Müslümanim diyen kisinin görevi olmalidir.

Türkiye,Iran,Irak ve Suriye gibi sözüm ona ‘Islam ‘ülkelerinin; Islamiyete sonsuz hizmetleri dokunmus ve hala Islamiyeti etnik temelden uzak, gerçek bir biçimde özümleyen Kürdlere karsi sürdürdükleri irkçi,sömürgeci ve hiçbir din ve inanista yeri olmayan hosgörü ve merhametten uzak tutumlari artik kendi halklarindan temiz vicdanli bir takim kesimleri dhia tatmin ve ikna etmeye yeterli gelmiyor.

Bilindigi gibi Kürdler Islamiyetten önce,Zerdüst ve Êzdi inancini benimsemis, Islamiyetin baslangici ile de çogunluk olarak Islam incina dönmüstür.

Kuranda Allahin insanlari farkli kavimler ve milliyetler biçimde yarattigi ifade edilmektedir. Kürdler de bu farkli milliyetlerden, bu farkli uygarliklardan biridir ve kendine has milli karakter özellikler tasimaktadir.

Burdan bakildiginda Kürdler kimsenin boyundan ve soyundan degil; kendi soylarindan gelmektedirler. Keza Kuran ayet ve hadisleri, zulmü, baskiyi ve esitsizligi, bencillik ve sovenizmi,irkçilik,üstünlük, hosgörüsüzlük ve kibirlilik durumlarini tasvip etmemektedir. Buna karsin sözde dört ‘Islam’ ülkesi Kürdlerin kolektif haklarini gasp etmis ve bugüne dek Kürdleri engellemek için akla hayale gelmeyecek baski ve katliamlar uygulamistir. Bu ülkeler Islamiyet’i kendi kimliklerinin ve etnik yapilarinin hizmetine kosmustur. Araplar önce Arap sonra Müslüman gibi davranmaktadir. Farslar ve Türkler de öyle.Bu ülkeler kendi aralarindaki sonsuz uzlasmalara ragmen Kürd karsiti bir nizam içinde ortak hareket etmektedirler.

Irak, Kurandaki Enfal suresini ileri sürerek Halebçede bir soykirim uyguladi. Dersim ve Zilan deresinde Kürdlere büyük katliamlar yapildi ama hiçbir Islam ülkesinin sesi çikmadi,Kürdlere bunca zulmü reva görenler ise sözüm ona ‘Islam’ ülkeleriydi.

Keza Kürd federe bölgesi parlementosu her yil açilisini Kuran tilaveti ile yapmakta,bölgesel yöneticiler hitabetlerine Allahin adini anarak baslamkta olduklari halde bugün ‘Müslüman’ Kürd karsiti nizam bölgesel özerk yönetimin statüsünü yok etmek için akla hayale sigmaz entrikalar düzenlemektedir.

Bu gün dünyada 52 Islam ülkesi var.Bunlarin 17 si Araplardan olusuyor.Bu ülkeler kendi aralarinda birçok ekonomik ve sosyal isbirlikleri ve dayanisma organlari kurmus ve yürütmrktedirler.Kürdler Müslüman bir millet oldugu ve Islamiyete çok büyük hizmetler verdigi halde Islam Ülkeleri Isbirligi teskilatlarina alinmamaktadir.

Hemen tüm kutsal ve dinsel kaynakli kitaplar Islam dininin Mezopotamyada, hatta yukari Mezopotamyada ( Kürd ülkesi) ortaya çikip gelisip yayildigini ileri sürmektedir.Hazreti Ibrahimin 11 bin yil önce ibadet ettigi mabet Urfa Göbekli tepede ortaya çikarildi.

Kürdler Araplar ve diger ‘Islam’ kavimleri gibi kiliç zoru ile degil ama inanarak,bilerek ve özümleyerek Islamiyeti tercih etti.

Kürdlerin medari iftihari Selehadinê Eyûbî,Islamiyetin yayilmasi için büyük hizmetler gerçeklestirdi.Araplar ve Türkler Selahaddinin kimligini gizleyerek onu kendilerinden ilan etmektedir.Dahasi Israil saldirilarina maruz kalan Filistinliler bu gün dahi Selahaddinden aman dilemektedirler. Filistin göstericileri Mescid-i Aksa önünde “Selahaddin neredesin, gel bizi kurtar? Diye sloganlar atmaktadir.

Oysa ki Selahaddin yüzyillar önce öldü.Onun torunlari Kürdler ise Filistine yardima gidecek durumda degil.Çünkü Arap milliyetçileri Kürdlere etmedigini birakmadi.

Islam oldugu iddiasinda olan kimi devletler, Selahaddinin torunlarinin yasadigi ülkeyi baski altinda tutmaya devam ediyor. bölüp onlari zincire vurdu. Diger Müslümanlar ise bu duruma seyirci kaldilar.

Enfal sirasinda Filistin gerillalari Saddamin iskencehanelerinde Kürtlere gönüllü olarak celladlik yapmisti.Simdiki devlet baskani Abbas da Kürd karsiti nizamin gönüllü neferidir.Araplar Kürdleri katlettiginde kimse tepki göstermemisti.Çünkü hakim zihniyet su:’Kürdler ölsede kurtulsak’ti.

Kuskusuz ki, Israilin saldirilari kabul edilemez.Abasin Kürdler için söyledikleri de öyle.Yillarca Ortadogu barisi Filistin bagimsizlik sorununa indirgendi.Kocaman bir yalandi bu, bizde kandik. Gelinen noktada açikça görüldü ki, Kürdler Özgür olmadan Ortadogu’da baris olmaz.Baris isteyenler önce Kürdlerle barismali’

Kürdler tarihsel süreçler içinde Islamiyete ciddi hizmetler sunan evlatlar yetistirdi. Örnegin,Bediuzeman Saidê Kurdî,Islamiyetin hayat bulmasi ve anlasilmasi yolunda önemli çalismalar yapti.

Kürdler Islamiyete bir mezhep ve birkaç tarikat armagan ettiler.Imam Safî ile Safî mezhebini kabullendiler.Mevlana Halît ile Naksîbendi,ve Seyh Abdulkadir ile Kadiri tarikatini olusturdu,Saidê Kurdî ile de Nur cemaatini ve daha sonra da Menzil ocagini kurdular.Bu tarikat ve cemaatler bugün bile Kürd karsiti nizama mensup Müslüman milletlerin menevi yasamini süslemeye devam etmektedir.

Kürd bilgin, alim ve siyaset ve devlet adamlarinin çogunun ünvanlari dini ünvanlardir.Naksibend Seyhî, Seyh Abdulkadir, Mevlana Halit, Mevlana Idris, Melayê Ciziri, Seyh Taha,Seyh Ahmedê Xani, Feqiyê Teyra,Melayê Bateyî,Seyid Abdulkadir,Seyh Seyda,Kadi Muhammed, Seyh Said, Seyh Mehmudê Berzencî, Besiuzeman Saidê Norsî, Seyid Riza, Mela Mistefa, Seyh Abdulselam ve daha nice Kürd düsünür ve siyasetçi hep Islami ünvanlarla anilmaktadir.

Kürdler tarihte Islamiyet ögretisi konusunda da önemli hizmetlerde bulundu. Kürd medreseleri önemli din adamlarini yetistirdi.Geçmisten günümüze Kürdistanda birçok medrese islam dinine hizmet etti.Kizil Medrese, Diyarbakir Sitrabas ve Aktepe medreseleri, Medresa Findika Botan, Medreseya Bêdarê, Norsin Medresesi, Mir Hesenê Weli medresesi, Van’daki Sikal, Bitlis Hizan’daki Xeyda Medresesi, Dogubeyazit’taki Ahmed-i Hani medresesi, Van’daki Bediüzzaman Said Nursi (Horhor), Mus, Silvan, Tillo, Musul ve Zaho medreseleri önemli medreselerdir.

Fatihin egitmeni Mela Goran, danismani Aksemseddin, Yavuzun danismanlari Mevlana Idris ve Çelebi Mehmed, Kanuninin SeyhülIslami Ebu Suud efendi,Türk musikinin mucidleri, Dede Efendi, Haci Arif bey, ile Salâ ve Ezanin bestekari Mustafa Itri gibi bestekar ve müzisyenler Kürd asilliydilar.Bu ve benzer yüzlerce Kürd bilgin Islamiyete sayisiz hizmetlerde bulundu.

Ne yazik ki, ortadogunun en kadim halki olan Kürdler ve uygarliga,insanliga ve Islamiyete besiklik etmis olan Kürdistan kimi Islam ülkeleri tarafindan,isgal,ilhak ve kusatma ile baski altinda tutulmaktadir.

Kürdler Türkiyede kendi dilleri ile ibadet bile yapamamaktadir. Dualarini ve taziyelerini bile kendi dillerinde yapamalari engellenmektedir. Mevlüdü camilerde Kürdçe okumak ve okutmak yasak. Diyanet isleri baskanligi Kuranin Kürdçe mealini kabul etmemektedir. Kürdler Safi meshebine göre inançlarini özgürce yerine getirememektedirler. Devlet hanifi mezhebi Türk mezhebidir diye adeta resmi mezheb haline getirmistir.Kürdistana tayin edilen tüm din görevleri Hanefi mezhebine göre ibadeti zorunlu kilmaktadir.Taziye ve hutbeler Türkçenin disinda herhangi bir dilde yapilamamaktadir.Bu durumu hiçbir din ve inanç hakli göstermez.

Bu durumda Kürd dilini yasaklayan, Kürdlere hayati zindan eden baski ve katliamlarla Kürdleri engellemeye çalisan, Kürd ülkesini savas ve yangin yerine çeviren bu devletlerin hangi inanca hizmet ettikleri belli degildir.Bu devletler irkçi ve sömürgeci politikalarini sürdürmekte olduklari halde hala Islamiyeti kendi siyasetlerine alet etmekten geri kalmamaktadirlar.

Adi geçen devletler Kürd varligini hep kendileri için bir tehdit olarak algiladi. Bu yüzden Kürdlerin özgürlesmesini hep engelledi. Riyakârlik ve çifte standartlarla kendilerine reva gördükleri hiçbir seyi Kürdlere reva görmediler. Gurur, kendini üstün görme ve kibirleri hep hasetlerinden gelmektedir.

Türk siyasetinin müracaat kapilarindan olan Menzil tarikatinin seyhi tüm hayati boyunca yeter derecede Türkçe dilinde kendini ifade edemedigi için,kendisini ziyarete gelen türk ‘müridleri’ iyi anlasin diye telkinlerinde hep tercüman kullandi. Türk siyaset ve din adamlari onun huzurunda el baglayip boyun büktüler, hala da ayni dergaha gidip gelirler.Hal böyle iken, Kürd varligini inkar edecek kadar aymaz bir tutum içindedirler.

Fethulla Gülen denilen sahtekarin kendisi,Bitlis ili Hizan ilçesi Nors köyünden Bediuzeman Saidê Kurdînin Nur cemaatinin talebesi oldugu halde bir demecinde ‘Benim Türklük gururum Bediuzeman hazretlerini görmemi engelledi’ diyecek kadar açiktan, dindarlik adina irkçilik yapmaktan geri durmadi.

Görünen on ki, ortadoguda zalimler ve mazlumlar ayni dinden olsalar bile, Kürd karsiti nizamin etnik Islamciligi ve dindasligi Kürd hukukunu çignemeye engel teskil etmiyor.

Kürd milleti tüm bunlari hak etmiyor. Bu kosularda onlarin ‘din kardesligi’ söylemi bir safsata ve aldatmacadir.Artik bu palavralara kanmamak gerekir.

Bu yazi Ramazan Bayrami arifesine denk geldi.Bu bayramda da her bakimdan kisitli ve tutuklu durumdayiz. Gelecek bayramlarda daha özgür olacagimiz kuskusuzdur. Özgür ve demokratik bayramlarda, hep birlikte bayram sevinci yasamaya ve hayati bayrama çevirmeye hep birlikte varmak dilegi ile;Iyi yürekli, temiz ve saf Müslümanlarin Ramazan Bayrami’ni da bu vesile ile kutlarim. kutlarim.

12.05.2021.

Latif Epözdemir