‘Andimiz’ kaldirilsin mi?
Bu baglamda, ilkokullardaki çocuklarimiza, her sabah asker komutlariyla esas durusta, ‘and’ içirmekten ve ‘varliklarini Türk varligina armagan etmelerini’ istemekten artik biz de vazgeçmeliyiz.
Tirnak içinde ‘andimiz’ yazdim, çünkü kulaga her ne kadar kendiliginden ‘biz’im benimsedigimiz bir antmis gibi gelse de, malumunuz ilkokuldan itibaren, tam olarak ne üzerine neden ant içtigini bile bilemeyecek yastaki çocuklara devlet eliyle ve zorla okutturulan bir metinden bahsediyoruz.
Velilerin, çocuklarinin hangi kutsallara ne derecede baglanmasi gerektigine dair farkli inançlari olabilir. Çocuklarini kimisi Allah yolunda, kimisi Türklük yolunda, kimisi Kürtlük yolunda, kimisi sosyalizm yolunda, kimisi de Atatürkçülük, vb. yolunda yetistirmek isteyebilir. Andimiz baglaminda vahim olan, besbelli ideolojiklestirilerek kutsanan bir anlayis üzerine tüm çocuklarin, üstelik askerî düzene sokularak zorla yemin ettirilmesidir.
Asagida, demokrat egitimcilerin baslattigi ve gittikçe daha fazla kesimden destek bulan bir imza kampanyasi çagrisi bulacaksiniz. Mevzunun içerigine iliskin oldukça bilgilendirici olan bu metni paylasiyor, karari size birakiyorum:
‘Toplumsal çatismalarin bir nedeni de, kati ideolojik tutumlarin ve toplumda, kendi irkinin, kendi sinifinin, ya da kendi inancinin bir baskasina üstün oldugu bilincinin, özellikle egitim araciligiyla kazandirilmaya çalisilmasidir. Ulus devletçi sistemler egitim araciligiyla toplumun tüm kesimlerine tek bir ideolojiyi dayatarak, bireylere ‘benim dünyamin disindakiler ise yaramaz’ duygusunu asilamaya çalismistir. Diktatörlerin, hâkim ideolojilerini, çocuklara daha küçük yaslardan itibaren asilamaya basladiklari ve militarist egitime ayri bir önem verdikleri de bilinen bir gerçektir. Örnegin, dönemin Almanya’sinda ilkögretim ögrencilerine asilanmasi gereken en önemli konunun, Hitler’e bagliligin ne kadar kutsal bir duygu olduguydu. Okulda her gün, yaklasik on dakika, Hitler’in resmi selamlanirdi. Ideolojik ve beden egitimi içerikli gençlik kamplarinda çocuklara,’Führer’e adanmis kanimin her damlasiyla; ben tüm enerjimi ve gücümü Adolf Hitler’e ve ülkeme adayacagima yemin ediyorum. Onun için, sahip olduklarimdan hatta hayatimdan bile vazgeçecegime söz veriyorum ve bunun için Tanri’dan yardim diliyorum’ diye yemin ettiriliyordu. Duçe lakapli Mussolini Italya’sinda ise ilkögretimden itibaren fasist ideoloji ile yetistirilen çocuklara ve gençlere söyle yemin ettiriliyordu: ‘Tanrinin adiyla ben liderimin bütün emirlerini yerine getirecegime, gerekirse bu ugurda kanimin son damlasina kadar mücadele edecegime yemin ederim, yasasin fasist devrim…’
II. Dünya Savasi öncesi, tüm dünyada esen ulusçuluk rüzgârindan Türkiye de payini düseni almis, Almanya ve Italya’dan etkilenen bazi siyasetçi ve aydinlar benzer uygulamalarin bizde de olmasi için öneriler sunmuslardir. 1933 yilindan itibaren, ülkemizde de, yeni rejimi ve devrimleri güçlendirme amaciyla, ilk ve ortaokullarda, ‘And’ okunmaya baslanmistir. Nasyonal-sosyalist/fasist ideolojinin tüm unsurlarini tasiyan yemin metinleri günümüz Almanya’sinda ve Italya’sinda bile kaldirilmis olmasina ragmen, ne yazik ki Türkiye’de, ilkokullarda çocuklara, askeri esas durusta, ‘varligim Türk varligina armagan olsun’ andi tekrar ettirilmektedir. Hem içerik olarak hem de militarist söylenis biçimi ile ‘andimiz’, yaraticiligi körelttigi, özgür düsünme becerilerine ket vurdugu ve baris söylemi ile çelistiginden dolayi, pedagojik açidan sorunlu ve zararli bir uygulamadir. Andimizin, tek tip birey yetistirme amacina ve egitim hakkinin sadece ayricalikli belli bir sinifa ait ideolojiye hizmet ettigi de yadsinamaz bir gerçektir. Çocuklarimizi tek bir ideolojinin kiskacina kapatmak, zihinlerini ele geçirerek kontrol etmeye çalismak yerine, onlarin, özgürlükçü, çok kültürlü, barisçi, yaratici ve üretken bireyler olmalari için çaba harcamaliyiz.
Bu baglamda, ilkokullardaki çocuklarimiza, her sabah asker komutlariyla esas durusta, ‘and’ içirmekten ve ‘varliklarini Türk varligina armagan etmelerini’ istemekten artik biz de vazgeçmeliyiz. Kaldi ki 1930’larin yükselen degeri irkçi ideolojiler çaginda yazilmis bu yemin metni ‘BM’in Her Türlü Irkçilik Ayrimcilikla Mücadele Sözlesmesi’ olmak üzere evrensel insan haklarina, insani ve ahlaki degerlere de terstir. Milli Egitim Bakanligi, Türkiye egitim sisteminden ‘andimiz’ basta olmak üzere tüm militarist uygulamalari ivedilikle yürürlükten kaldirmalidir.’
Imzacilari görmek ve imzalamak için: http://www.andimizkaldirilsin.com/
—————————————
Yeni Safak-11 Eylül
Hilal Kaplan