Ankara Avrupa’dan uzaklasiyor
Paris’teki son terör eylemi ve onu izleyen gelismeler, Ankara’nin Avrupa’dan uzaklasmasi gibi bir sonuca yol açacaga benziyor.
Bu olaylar karsisinda iktidarin üst düzey yetkililerinin beyanlari ve kamuoyunun genis bir kesiminin tavri, Türkiye ile Avrupa’nin arasinin açilmakta oldugu sinyalini veriyor.
Aslinda bu frekans farkina yol açan durum su ana kadar resmi iliskilere yansimis degil. Türkiye Avrupali müttefikleriyle Paris saldirisindan sonraki süreçte istihbarat ve güvenlik alanindaki isbirligini arttirmis bulunuyor.
Ancak olup bitenlerin mahiyeti ve nedenleri konusunda Ankara’nin yaklasimi Batililarinkinden ayrildigi gibi, gerek resmi agizlarin, gerekse bir kisim politikaci, akademisyen ve yazarin gösterdigi tepki, Türkiye’yi Avrupa ile çelisen farkli bir noktaya dogru götürüyor.
Nasil bir imaj?
Cumhurbaskani Erdogan ve Basbakan Davutoglu basta olmak üzere, Türk yetkililerinin beyanlarinin isiginda, Ankara’nin Paris’teki saldiri sonrasinda aldigi tavrin ana hatlari kisaca söyle:
– Temelde Türkiye yapilan saldiriya ve genelde her türlü teröre karsidir. Olaylarin basinda bu durus açik ve net olarak sergilendi. Ancak daha sonraki demeçlerde israrla üzerinde durulan argümanlar, isi baska bir mecraya döktü.
– ‘Teröre karsiyiz, ama’ seklinde baslayan cümlelerle ifade edilen baslica argüman, bu terörün Ortadogu’daki sartlarin yani sira genelde Avrupa’da hâkim olan Islamofobi’den kaynaklandigidir. Bu tespit yapilirken, bir genellemeye gidilmis, yani olay bütün Avrupa’ya mal edilmistir. Oysa Hollande, Merkel ve diger liderler buna siddetle karsi çiktilar, birçok ülkede irkçiliga karsi gösteriler yapildi.
– Yapilan konusmalarda terör ve terörle mücadele konusunun ötesine gidildi ve Avrupa’nin bencilliginden ikiyüzlülügüne kadar bir dizi olumsuz özellikleri öne çikarildi. Bu, resmi çevrelerde dahi menfi bir Avrupa algisinin mevcut oldugunu gösterdigi gibi, bu üslup kamuoyunda da kötü bir Avrupa imaji yaratiyor.
– Bu vesile ile sik sik seslendirilen bir görüs de Avrupa ülkelerinin -veya genelde Bati’nin- ‘güçlü bir Türkiye’ istemedigi, onu zayiflatmaya çalistigidir. Avrupa’daki terörün ele alindigi bir ortamda Türkiye’de konu bu noktaya geldi, odaklandi.
Yeni dis politika
Avrupa’ya karsi takinilan bu tavrin birçok sebebi var. Kuskusuz bunlarin bir kismi gerçekten Avrupa’nin Türkiye’ye karsi olumsuz davranislari geliyor. Bir de Avrupa’da son zamanlarda yayilan Islam karsitligi…
Ancak iktidarin bu konuda aldigi tavir, izlemeye çalistigi dis politikanin hedefleri ve yönelimiyle de yakindan ilgilidir.
Bu tutumda dinsel refleksleri kadar, iktidar partisinin Islam dünyasinda önder rolünü üstlenmek arzusunun da büyük payi vardir.
Bir baska faktör de, izlenmeye çalisilan dis politikanin daha Türkiye eksenli, daha bagimsiz olmasinin amaçlanmasidir. Bu da yönetim liderlerine, zaten sahip olduklari büyük özgüvenle Avrupali ve Batili müttefiklere de açikça meydan okumak cesaretini veriyor. Gerekirse eski dostlardan uzaklasmak pahasina…
————————————————
20 Ocak-Milliyet
Sami Kohen