Baskin seçim degilse sebep ne?
Akif BEKI
Cumhurbaskani Erdogan, “Önümüzde daha 3 yil var” dedi. Bunu da seçim kazanma çalismalari için partisini talimatlandirirken söyledi.
Eski bir deyimle “Deli ayvaz Kürdistan’a gider gibi” apar topar bir baskin seçime gitmiyormusuz demek ki.
Öyleyse bu neyin hazirligi?
Kiliçdaroglu, gerekirse DEVA ve Gelecek partilerine grup kurabilmeleri için milletvekili transfer destegi teklif etti. Ama gerekirse, yani sartli destek…
Bir baskin seçim dayatilirsa…Henüz seçime girme yeterliligini karsilamadan hazirliksiz yakalanirlarsa…Yaris disi birakilacaklari bir plana maruz kalirlarsa…
Iktidar bunu ahlaksiz teklif olarak degerlendirdi. Yeni partileri sandiga sokturmamak için seçim takvimiyle oynamak, iktidar avantajlarini kullanmak çok ahlakli, erdemli bir siyasetmis gibi.
MHP’nin önerisiyle böyle bir destegin verilmesini engelleyecek düzenlemeye kafa yoruyor su an AK Parti.
Baskin seçimi akillarindan bile geçirmiyorlarsa neden?
Seçime girmelerini engellemek gibi bir hesap yoksa, engellenmeleri ihtimaline karsi taktik gelistirilmesine niye kizarlar?
Sandik disi yollarla önlerini kesmeye hiç niyetleri yoksa önlerini kestirmeme formülünü neden yasaklamaya kalksinlar ki?
3 yil sonra gününde yapilacaksa, baskin seçim zorlanmayacaksa CHP de yeni partilere milletvekili transfer etmeyecektir.
Öyleyse bu hazirlik niye?
Milletvekillerinin bir partiden digerine geçmelerine AK Parti, oldu olasi kötü gözle baktigi için mi? Hadi canim siz de!
Daha ocak ayinda, davul zurnayla transfer sezonu açan CHP miydi?
AK Parti Grup Baskanvekili Bülent Turan, müjdeyi söyle vermisti: “Basliyoruz, her hafta her partiden birer, toplam 5 belediye baskanimiz tören ile AK Parti’ye katilacak. 100’e yakin belediyeden AK Parti’ye katilim olacak. Birileri kavga ederken AK Parti’nin nasil büyüdügünü beraber görecegiz…”
Basladilar da…
Bir partiden seçilip digerine geçmek siyaset ahlakina aykiri ve seçmen iradesine saygisizlik demediler.
Ilk grup toplantisinda CHP, IYI Parti ve Saadet’ten seçilmis 5 baskani, daha birinci yillarini doldurmadan, rozet takarak saflarina kattilar.
Sandik sonuçlari, parti tercihini degistirmek isteyip istemedigi vatandasa sorulmadan degistirilmis oldu.
Baska partilere verilen oylar, fiilen AK Parti hanesine geçirildi. Seçimde kaybettikleri yerleri, seçimsiz kazanmis sayildilar.
Muhalefet belediyelerinin parti degistirmeye zorlandigi iddia edildi. Borç kiskacina alindiklari söylendi. Iktidar gücünün kötüye kullanildigi elestirilerine aldirmadilar bile.
Bunlari yapan bir parti, simdi üste çikip da CHP’ye laf ederse ‘hem suçlu hem güçlü, dön de önce kendine bir bak’ demezler mi?
Üstelik CHP, icabinda demokratik yarisin önünü açmak için bir taktikten söz ediyor.
Ugradigi antidemokratik müdahaleler, dayatma ve engellemelerse hep AK Parti’ye yaramis. Millet, tercihlerinin sinirlandirilmasini hiç hos karsilamamis. Siyaset mühendislikleri hep ters tepmis. Iktidar, bunu tecrübeyle biliyorken bir de…
Ne istir?
Akif Beki