Makale

Bedel Ödetme Müdürü haykirdi: Atin hapse!

Ertugrul Özkök ve Prof. Dr. Osman Müftüoglu’na göre hâlâ orta yasli bile sayilmayacak bir yasa gelmis olmakla birlikte yine de sanki yasli bir bilgeymis gibi söylemeliyim ki, arkadaslar çok sansliyiz!
Niye diye soracak olursaniz yanitimi da okumak zorundasiniz: Çünkü basimizda ‘dünya bedel ödetme genel müdürü’ var!
Kim ne yapar, ne söyler; bunu karsiliginda ne bedel ödemesi gerekir, o biliyor.
Bu bedel bazen hapishane olabiliyor, bazen baska bir sey.
‘Baska sey’ nedir, onu tam bilemiyoruz.
Mesela imam hatipli bir petrolcü vardi, o az kalsin kucaga oturacakti ki ‘kucaga oturmak’ deyince kulaga hos gelmiyor. Ben olsam ‘deragus edecegim’ derdim ki daha nezih!
Tabii bu eski deyimleri gençler bilmiyor, cümle içinde kullanirsak daha iyi.
Orta okulda sahane bir edebiyat hocamiz vardi, o bu tür kelime ya da deyimlerin anlamini ‘cümle içinde kullanarak’ ögretmeye çalisirdi. Ben de öyle yapacagim. Buyurun:
‘Iki karis boyundaki çayirlarin içine yuvarlanmis, yekdigerini derâgus etmis iki vücut görmekte idi.'(Nur içinde yatsin, Nâbîzâde Nâzim).
Umarim açiklayici olmustur, yani deragus etmek, birbirini kucaklamak anlamina geliyor ki o petrolcüyü, yapmasi gereken bagisi zamaninda yapmaz ise bekleyen de buydu!
Bundan ben bir kötülük çikarmiyorum tabii. Insanlarin birbirine sarilmasi neden kötü bir sey olsun ki?
Özür dilerim, sözü uzattim.
Dün bedel ödemesi gerekenler listesine Metin Akpinar’i da koydular. Hepimizin Metin Agabey’ini!
Ve memleketimizin bagimsiz yargisi, bundan tamamen bagimsiz olarak Metin agabey ile ilgili sorusturma baslatti.
‘Sorusturma baslatti’ diye küçümsemeyin, sonu her yere varabilir!
Ama bunun ‘bagimsiz bir karar’ oldugunun altini çizelim.
Metin Agabey gibi çelebi bir adam, ‘bedel ödetme müdürünü’ niye kizdirmis olabilir?
Merak ettim, T24 basta olmak üzere bütün haber kaynaklarini taradim.
Korkudan ödüm patladi! Megerse Metin Akpinar, ‘iç savas baslatmak ve darbe yaptirmak için çagrida bulunmus’!
Hemen nöbetçi eczaneden bir Zoviraks aldim ki korkudan uçuk çikarsa, süreyim, kizlar beni çirkin görmesin diye!
‘Kimin Bedel Ödeyecegini Ve Ne Zaman Ödemesi Gerektigini Bilen Adamlar’ bence hiç bir seyi tam olarak kendileri okumuyorlar.
Birileri onlara bir seyler söylüyor, o da bunlara inaniyor sonra öfkeyle ayaga firliyor: Bedel ödesinler!
Bedel, üç ‘ bes lira olsa kolay, 20 ‘ 30 lira olsa aramizda para toplariz, o da olabilir. Ama ‘darbe kiskirticiliginin’ bedelini toplansak da ödememiz mümkün olmaz.
Metin Agabey’e haliyle sinirlendim: ‘Niye abuk sabuk konusuyor ve bedel ödetme müdürünün canini sikiyorsun’ diye.
Öte yandan bagimsiz savcilarimiza da sormak isterim:
Metin Akpinar’in gerçekten iç savas baslatmak istedigine inanabiliyor musunuz?
Gerçekten artik saçmaliyorsunuz gibi geliyor bana.
‘Ayiptir, günahtir, yaziktir!’
Bu sözlerin neden tarihe geçtigini ve aradan bunca yil geçtikten sonra bile neden unutulmadigini biliyor musunuz?
Tarihte böyle mi anilmak istiyorsunuz?
Not: Yazinin basligini Yahya Kemal Beyatli’nin Akincilar siirinden uyarladim, umarim bunun için de bir bedel ödemem gerekmez:
‘Ak tolgali Beylerbeyi haykirdi: Ilerle / Bir yaz günü geçtik, Tuna’dan kafilelerle!’

———————————————-

T24-24 Aralik 2018

Mehmet Y. Yilmaz

Back to top button