Makale

Bugün anneler günü

Bu gün anneler günü.

Bu gün dünyani bir kisim anneleri mutlu oluyor her anneler gününde. Nasil mutlu olunmaz ki insan sevince, sevilince. Lakin sevinmiyor milyonlarca anne, onlarin sevinci ile

Dünyanin kan ve zulüm ikliminde.

Filistin’de, Suriye’de, Irakta, Kürdistan’da ve Türkiye’de. .

Bu gün anneler günü.

Mutlu olmak, neselenmek en dogal hakkidir annelerin hiç kuskusuz ve elbette. .

En çok da insani üreten oldugun için sen ne kutsal bir varliksin ey anne. .

Kutsal ama horlanmis, dövülmüs benim ülkemde.

Kutsal ama yüregi kan aglayan anne benim ülkemde.

Cinsel tacize, töre cinayetine, erkek egemen baskisina bogun egmis, maküs kaderine razi gelmekten baskaca da bir çaresi kalmamis anne. .

Yasama en çok duyarli, insani var etmenin sancilarini en çok çekmis, ölümü yüregi kan aglayarak sineye çekmis anne. Bu gün anneler günü iste. .

Ogul tadinda bir yasama hasret anne. Canilerce tecavüze ugramis ve katledilmis genç kizina çeyiz sandigindan çikarip mutlulugu püskürtememis anne. Bu gün anneler günü. .

Nese içinde pahali hediyeler beklerken diger bir anne. Hayattan, acilardan zulümden habersiz, her yil pirlanta koleksiyonuna yenilerini eklemek üzere 8 Mayisi bekleyen anne.

Sevinmiyor senin pirlanta hediyelerden sonraki sevincinle oglu kirli savasta kurban edilmis olan yasli anne.

Bu gün anneler günü…

Her anneler gününde ve ömrünün tüm günlerinde sevinci ve mutlulugu arayan anne. Bu gün anneler günü, silkin sen de sevin, mutlu ol bir gün dahi olsa senede.

Bu gün anneler günü ve bu gün belki de, pahali bir hediye yerine, agir bir aci ile yüzleseceksin anneler gününde. Oglun tabutlar içinde kapina gelecek ve son bir kez sana gülecek kalabaliklar içinde. Sen inanamayacaksin onun öldügüne. . Ve daldigin seraptan uyanip isyana duracaksin yüreginin derininde. Bu gün anneler günü iste. .

Bu gün anneler günü. Yol gözledigin evladinin mezar yerini bile bilemeyeceksin belki de. Sana özgür bir ülke sunmak için çikip gitmisti evinden. Ne o düsü gerçek oldu, ne de, geri dönüsü mümkün oldu. Kandi kulagina hos gelen sözlere, gitti yüreginin çarptigi yere. Geri dönüsü olanaksiz bir yoldu oysa ki yürüdügü. Nedametin yarari yoktu. Artik vefa duygularina tutunarak geçiyordu yasamin içinden. Sonra ölüm haberi yayilacakti zaten. Kefensiz yatacak düstügü yere. Ölüm haberi çok sonradan sana gelecek ve yüregine kan dolacak. Bu ölüm nereden gelir hangi iklim salar bu kabulü imkansiz aciyi. Hangi vicdan onay verir ki bu ölüme.

Ölü cesetler üstünde poz veren irkçi beynin yönlendirdigi bedene. bu ne kindir, bu ne öldürme tutkusu, kimin için neden bu ölümler, neden bir insani öldürme. . ?

Bu gün Anneler günü. Ve bir sair sesleniyor uzaklardan, evladinin dilinden, dinle bak anne.

‘Bir sessizlikti annem, nice çileden örülmüs

Sevinçleri de var miydi bilmem

Kendisinden bile gizlenmis

Her anne çocuklarini yasar degil mi?

Ben annemi hiç yasamadim

Çünkü çocuklar

Bir rüzgâra biner giderler

Anne yüregi de beraber. ‘ ( Kemal BURKAY)

Anne yüregi çocugunun çantasindaki aziktir, yoluna yoldas, torbasindaki ekmektir.

Oysa ki benim için ölme ve benim için hiç kimseyi öldürme diyor milyonlar, hakli haksiz ayirmadan, ölüm makinesi haline gelmis evlatlardan tek dilegi budur annelerin

Bu gün anneler günü.

Ey anne: Izin verme bir daha bu zulme, bu ölüme, bu kan iklimine.

Bu gün anneler günü, ne bileyim iste. Yol bekler kimi anne, kulagi kiriste. Nese dolacak gönlü kimi anne evladini görünce. Dualar okuyacak, tanridan uzun bir ömür ve mutluluk dileyecek çocugunu her gördügünde. Hediye almasa da olur. En büyük hediyesi sag ve salim olusudur onun için evladinin.

Bu gün anneler günü. Arjantin’deydi anneler uzun bir dönemde. . Tarih yazdilar Plaza Del Mayo Meydaninda. Gözaltinda kaybedilmisti çocuklari. Genci, yaslisi, erkegi kiziyla binlerce kayip çocuk için bir yumruk olmustu anneler Arjantin’de.

Taksime tasindi hüzünleri gözaltinda kaybedilmis çocuklarin annelerinin. Hüzünleri yasla bogusuyordu. Cumartesi Anneleri olarak geri geldiler. Her seye ragmen yilmadilar, direndiler, diken oldular zalimlerin gözbebeklerinin içinde durdular. Biz anneyiz dediler. Nerde çocuklarimiz diyerek iki elleri ile zulmün yakasina sarildilar. Biz anneyiz, üreten biziz insani, nasil kaybedersiniz en kutsal emanetlerimizi, kiziyla, erkegi ile, Çerkesi, Lazi, Türkü ve Kürdü ile Cumartesi Anneleri bir destan yazdilar. Birlestiler, bir oldular dir oldular. Onlari birlestiren, dirlestiren acilari ve umutlariydi. Özlemleri onlari ortaklastirdi. Evlatlari bir gün çikip gelir diye bos tutular yüreklerini her günde ve elbette ki her anneler gününde. .

Bu gün anneler günü. Evladindan ayri bir çok anne. Birçogu iki kez telasli. Iki evladi silah elde farkli cephelerde. Belki de birbirleri ile karsilasacaklar ama kucaklasamayacaklar, aldiklari emirleri icra ederek tetige basacaklar. Ya asker öldürecek gerillayi, ya da gerilla vurmak zorunda kalacak asker kardesini. Ölüm adin kallestir zaten. Bilir tüm annelerin yüregi zulmün nerden geldigini. Ürperir geceleri özlem dolu yürek; tatli düsler görür kapaliyken bile nemli göz. Görür ki çocuklari el ele ona beyaz karanfiller getirir anneler gününde.

Açik tutar kapisini son nefesine kadar gelirse oglu üsümeden girsin içeriye diye Berfo Ana olur bu zulüm ikliminde her anne. . Gelmez oglu, gelemez. Ölür Berfo Anne, gözleri açik gider, hasreti tüter son nefesinde bile.

Gözaltinda kaybedilmis çocuklari için yüregini ortaya koymus ey kutsal anne: Bu gün anneler günü. Vur kendini öfkenin ve kinin duvarina savrulsun kötürüm düslerin. .

Kanli tuzaklarda, hain uykularda oglu ile kardesinin kellesi torbadan çikarilip masa üstüne döküldügünde, aglamadan, boyun egmeden, yigitçe direnerek yüregine karsi, sevindirmemek için canileri, kafasi bedeninden koparilmis çocuklari teshir eder anne ve basi dik:’ Berxê nêr, ji bona kêr’ der, gömer acisini içine. O aci yillar sonra bir intikam duygusuna döner, gözü kapali atar kendini kavganin içine torunlari, ve onlardan olma çocuklari. Bu zulüm dinsin diye. Olmasaydi sonumuz böyle. Sevgili güzel anne…

Bu gün anneler günü. . Olmasaydi annelerin gözünde kanli yas, olmasaydi gönüllerinde o sizi, o kanayan yara. Özgür bir gelecek için gülüsleri uçussaydi havalarda her renkten, her dinden, her halktan annelerin. Neseli gülücükler içinde kucaklayabilselerdi çocuklarini.

Özlem gideren kucaklasmalari en büyük hediyeleri olsaydi annelerin her anneler gününde. Anneler bir gün bile olsa mutlu gülebilseydi benim ülkemde…

Bu gün anneler günü. Kutlu olsun sana Fulya Hanim, Ceren Teyze, Özlem Abla. .

Bu gün anneler günü, haberin var mi, Sitîxan, Rewsen Xanim, Perîxan, Gûlê ve Rindê. .

Bu gün anneler günü. Her anne kendi düs denizinde. .

DIRENEN ONUR

Bir kasirga eserdi on yilda bir

Ortalik toz duman, hüzzam deminde hayat,

Sevgi kursuna dizilir ve onur kalbinden vurulurdu.

Direncin adi Berfo olur dört bir yanda zulme inat

Otuz yil geçer aradan,

Ama o hala izini sürer gözaltinda kaybedilmis oglu Cemilin.

Gün gelir dayanamaz artik bedeni, yenik düser hayata,

Kemiklerini göremeden Cemilin, göçüp gider.

Ülke bir yangin yeridir , günler nalinlarla geçer,

Cellatlar fermana durmus, insan öldürmeye ant içer

Gül dalinda kiriktir, sevmeyi unutmus, solgun

Analar evlat acisi ile kivranir, gülmeyi unutmus, durgun

Bu yangin nerden gelir, kim körükler bu atesi bilinmez.

Çünkü açik birakmistir Berfo evinin kapisini ardina kadar

Ilk günden otuz yil boyunca,

Oglu gelince hemen girsin diye, üsümeden içeriye.

Bu ne yaman sevdadir, bu ne yangin yürek

Bu ne özlemdi, r bu ne derin yara

Bir ömür yol gözlemistir dalip uzaklara. .

Bedeninin ölüsünü soguk bir morg odasinda bile göremedi,

Oglu Cemilin, yasami boyunca, Berfo Ana

Elinde torbasi ile gezdi durdu, sokaklarda

Günün birinde verirlerse eger oglunun kemiklerini

Toplayip koyabilsin diye torbasina. .

Cemilinin kemiklerini emanet etmek için Sahdamarini besleyen topraklarina

Elinde bos torbasi ile, dolasti oradan oraya.

Olmadi, tek tesellisiydi bu, olamadi, oldurmadilar.

Berfo öldü

Cemilin kemikleri hala bulunamadi.

Vasiyet etmisti oysa :

‘Bulunmadan oglumun kemikleri, ölsem de gömmeyin beni, ‘

Ruhunda azmis yaralar sagalmayacakti oglu bulunmazsa,

Bedeni derin acilar çekmisti zaten yillar boyunca.

Örtmeyin üstümü toprakla, kapanmaz gözlerim

Cemili arar dururum.

Sivasiz bir evdendi, Berfo, talan ikliminden; sararmis bir yüzle direnmisti zulme

Sirali ölüm çaldi bir gün kapisini, dalindan koparip aldi can parçasi evladini.

Savas gerçekleri öldürür önce, sonra gerçekler alt eder savasi duru günde

Gerçekler bembeyaz giysiler içinde, gerçekler temiz dillerimizde,

Berfo Ana öldü,

Vasiyetinin tersine memleketine gömüldü,

Cemilinin faillerinin bulunmasina dair direncin

Isigi da Berfo ölünce söndü. .

( Latif EPÖZDEMIR)

Latif Epözdemir

Back to top button