Makale

Bülent Ecevit ve cezaevleri

Bülent Ecevit’le 12 Eylül askeri darbesinin ardindan Dil ve Istihbarat Okulu Tutukevi’nin havalandirmasinda volta atiyorduk. Cezaevlerinin kötü kosullarinin, üst üste yatan mahkum ve tutuklularin, eziyete dönüsen hapishane günlerinin parçasi olmustuk. Ecevit, “Keske cezaevlerini Basbakan olmadan önce görseymisim” demisti. Tabii mahpusluk baska Basbakanlik baska… Cumhuriyet gazetesinde Abdullah Öcalan ve Kemal Burkay’la Kürt sorunu üzerine iki uzun söylesi yaptim. Bunlar gazetede yayinlandi.

Kimse bir sey demedi. Ikisini birlestirip kitap yapinca hakkimda dava açildi. Ben sadece gazetenin bana verdigi isi yapmis, söylesileri gerçeklestirmistim. ‘Terör örgütü propagandasi yapmak’tan suçlandim. Uzun bir dava süreci yasadim. Sonunda 13 aya mahkum oldum. Ecevit Basbakan’di. Hapishane arkadasimdi. Tabii cezaevlerindeki kötü kosullara da artik birinci gözden vakifti. Beni aradi ve karardan, çok üzüntü duydugunu ifade etti.

Rahsan Hanim da Ipek’i (Çalislar) arayip ‘Geçmis olsun’ dedi. Bülent Bey’e, ‘Üzülmenize gerek yok. Kanunu degistirin ve benim hapse girmemi engelleyin’ cevabini verdim. O sirada, yazi isleri müdürlerinin cezalarini erteleyen bir yasa tasarisi hazirlanmisti. O yasaya yazarlarin eklenmesiyle, yazilari nedeniyle hüküm giyenlerin cezasi ertelenebilirdi. DSP-ANAP-MHP koalisyonu iktidardaydi. Aralarinda anlastilar ve yasa degisti. Ben de cezaevi kabusundan kurtulmustum. Ecevit’e bir tesekkürümü burada da paylasmak isterim

Erbakan ve Erdogan

O günlerde Tayyip Erdogan ve Necmettin Erbakan da konusmalari nedeniyle hüküm giydi. Meclis’te bu kanun teklifi tartisilirken, Fazilet Partili milletvekilleri ‘konusmalari nedeniyle hüküm giyenlerin’ de kanuna dahil edilmesini istedi. Meclis bu öneriyi kabul etmedi. Eklenseydi, Erdogan cezaevine girmeyecekti. Belki birçok sey bugünkünden farkli olacakti. Ve Tayyip Erdogan hapse girmek durumunda kaldi.

Trabzon’da belediye baskani Asim Aykan’la sahilde oturmus sohbet ediyorduk. Bu mesele gündeme gelince, Asim Aykan Tayyip Bey’i aradi. Tayyip Bey’in tepkisi söyle oldu: ‘Oral Bey bizimkisi de sizinkisi de fikir suçu, yazanlari af kapsamina katip, konusanlari katmamak adaletsizlik degil mi?’ Ben, konusmalari nedeniyle mahkum edilenlerin de kanuna eklenmesi gerektigini söyledim. Nitekim Anayasa Mahkemesi esitsizligi görmüs, konusmalari nedeniyle ceza giyenleri de yasaya ilave etmisti. Ancak cezalari kesinlesen Erbakan ve Erdogan bu kanundan yararlanamadi. Erdogan, 1999’da hapse girdi. Sonra 2000 yilina geldik…

2000’deki ölüm oruçlari nedeniyle, Bülent Bey’le yeniden karsilasip konusmak durumundaydik. Yine Basbakandi. Yine cezaevlerini, yine mahkumlarin kaderini konustuk. Onun ‘Keske cezaevlerini gördükten sonra Basbakan olsaydim’ cümlesini hatirladim. 30 tutuklunun bir kisminin yanarak hayatini kaybettigi bir operasyona taniklik ediyorduk. Devlet içindeki fasizan güçler, inisiyatifi ele geçirdi. Tarihimizin en dramatik katliamlarindan birini yasadik. Ecevit Basbakandi ama onun gücünün yetmedigini gördük.

————————————————-

Posta Gazetesi – 8 Nisan 2023

Oral Çalislar

Back to top button