Makale

Burhan Hocam, yeter ki gelen annelerimiz olsun

Anadilde egitim talebini destekleyen birisi olarak, simdilik özel okullarda bu serbestinin taninmasini önemli buluyorum.

Ama nokta degil. Zira ‘sikâyet etme oy kullan’cilardan degilim. Bu mevzuda da her cepheden hakkaniyetini kaybetmeden samimi kaygilarini tartismak için ortaya koyanlara saygi duymaliyiz.

‘Yetmez ama evet’ cephesiyle devam edeyim. Evet, adimi önemli buluyorum. Çünkü konu hakkinda hem yakin geçmisimizin hâl-i pür melâlini unutmadim hem de bir engelim olmadigi için 10 yillik AK Parti iktidarinin siyaset tarzini anladim.

Bugün hâlâ, Yargiçlar Sendikasi Baskani, MHP ve bazi CHP’liler savcilari göreve çagirsa da AK Parti, basindaki kapatma davasini henüz savusturmus bir parti olarak haklarin iadesi yolunda ilerliyor. Kürtçe enstitüleri, Kürtçe kurslar, seçmeli Kürtçe dersi derken özel okullarda anadil egitime varan bir yol bu… Bu güzergâhin devlet okullarinda anadilde egitime zinhar varmayacagini düsünmemiz için ön yargilarimiz ve mahalle baskisinin güdüklestirdigi hakkaniyetsizligimiz disinda bir neden de yok.

Kürtlerin kahir ekseriyeti bu gelisimin niteliginin layikiyla farkinda. Maksimilistlikleri, kimi zaman milliyetçi-ulusalci cenahin olusturmaya çabaladigi paranoyalara tuz biber olsa da BDP’nin de her seyin farkinda oldugunu düsünüyorum.

Bu baglamda, Çarsamba aksami TRT’de Ömer Sahin’e konusan AK Parti’nin deneyimli isimlerinden Burhan Kuzu’nun ‘bölünürüz’ uyarisi esligindeki ‘Bir tek Kürt’ün anasi yok ki, 18 tane etnik grup anasini alip gelirse ne yapacagiz?’ sözleri de üzerinde durmaya deger.

E ‘gelsinler’ Burhan Hocam? Devletin isi ne? Binlerce çalisani, yüzlerce dairesi olan Milli Egitim Bakanligi yeni Türkiye’de artik ‘bu egitim’ isine bakmakla yükümlü degil mi?

Hem AK Parti’nin slogani ‘devletin milleti degil, milletin devleti’ degil mi? O halde halkin talepleri karsisinda, eski Türkiye’yi hatirlatircasina devletin bahaneleri siralamak, paket açiklanirken Erdogan’in israrla vurguladigi ‘zamanin ruhuyla’ ne kadar uyumlu?

Kaldi ki PKK’nin bir dönem hedeflerinden ötürü, sürekli bölücü olmadiklarini kanitlamak zorunda olan bir halka haksizlik degil mi bu? Öyle ya Kürtlerin, anadillerini özel okulda degil, bizzat devlet okulunda layikiyla ögrenmeyi talep etmeleri, bölücülük mü yoksa baglilik beyani midir?

Hayal âleminde yasamiyoruz. Konunun teknik ayrintilari, ögretmen, kitap, müfredat vs. hakkindaki maddi imkânsizliklarin farkindayiz. Ama konuyu bu akliselim düzlemde tartismak varken, niçin kendi halkimizin bir kesimini rencide edecek, kimilerini ise gereksiz yere gerecek ‘bölücülük’ gibi argümanlari tercih ediyoruz?

Kaldi ki devletin kapisina dayanan, çocuguna ‘farkli’ bir egitim vermek için gelen annelerimiz olsun degerli hocam. Yoksa birileri ovadaki çocuklarimizin sahipsizliginden, dislanmislik hissinden tutup baska yüksek yerlerin kapsina dayaniyor; aglayan hep analarimiz oluyor.

[email protected]
04.10.2013

Melih Altinok

Balkêş e ?
Close
Back to top button