Haber

Burkay: Silah birakanlar evlerine serbestçe dönebilmeli

HAK-PAR Genel Baskani Kemal Burkay, 6 Nisan günü Mersin’de düzenlenen ‘ Son gelismelerin isiginda baris, demokrasi ve özgürlük‘ konulu konferansta konustu ve dinleyicilerin sorularini cevapladi. Ticaret Ve sanayi Odasi’nin salonunda yapilan ve aralarinda çesitli sivil toplum kuruluslari temsilcilerinin de bulundugu kalabalik bir dinleyici kitlesinin izledigi, AK Parti ve CHP Mersin il örgütlerinin çiçek gönderdigi konferans saat 14’te basladi.

Konferansin basinda Koma Dergus adli müzik grubu Burkay’in siirlerinden yapilmis bazi besteleri ve halk ezgilerini sundu. HAK-PAR Il Baskani Hüseyin Özdemir yaptigi açis konusmasinda konuklari selamladi ve Burkay’i konusmasini yapmak üzere sahneye çagirdi.

Burkay konusmasinda, geçen Kasim ayinda yapilan 5. Kongre’de genel baskanligini üstlendigi HAK-PAR’in belirgin özelliklerinden bahsederek söyle dedi: ‘HAK-PAR demokratik ve degisimci bir parti. Kürt sorununun esitlik temelinde çözümünü öneriyor ve bunu federal bir sistemde görüyor. Federal çözüm bazilarinin sandigi ya da göstermek istedigi gibi bölünme degil, farkli etnik gruplarin, halklarin birlikte yasamasinin bir biçimidir. HAK-PAR su anda Türkiye’de bunu programina koymus tek partidir. Kürt sorunu elbet Türkiye’nin tek sorunu degil, ama en büyük sorunu. Çözüm bulunmadigi için zaman içinde agirlasti, ülkenin diger sorunlarinin agirlasmasina ve bazi yeni sorunlara yol açti.

‘Alevi sorunu da Kürt sorununun yani sira geçmisten miras kalmis önemli bir sorun. Alevi kitlesi de inançlarini özgürce yasamadi ve türlü baskilara, hatta kirimlara ugradi. Ülkenin gerçek anlamda laik olabilmesi için Alevilerin haklari taninmali ve Hiristiyanlar, Êzdiler gibi diger inanç gruplari üzerindeki baskilar da kalkmali. Laiklik inançlarindan dolayi kimseye baski yapilmamasi, ve kimseye imtiyaz taninmamasidir. Biz parti olarak böylesine gerçek bir laikligi savunuyoruz. Basörtüsü özgürlügünü de bu kapsamda degerlendiriyoruz.’

Burkay HAK-PAR’in ileri, çagdas bir demokrasiden yana oldugunu, bu nedenle AB üyeligini destekledigini, hak ve özgürlüklerin Avrupa Birligi standartlarina yükseltilmesini istedigini söyledi ve söyle devam etti:

‘Toplumun yüz yüze oldugu tüm sorunlarla ilgili bizim söyleyeceklerimiz var. Iyi bir çevre, kadin ve isçi haklari, sosyal haklar, çagdas bir kentlesme istiyoruz.’

Burkay daha sonra, ülkenin su anda içinden geçmekte oldugu yeni süreçten söz ederek söyle dedi: ‘Hükümet bu süreci çatisma ortamina son verme ve PKK’ye silah biraktirma olarak niteliyor. Biz HAK-PAR olarak öteden beri silahlarin susmasindan, siddetin son bulmasindan ve PKK’nin silah birakmasindan yana olduk. Bu nedenle yeni süreci destekliyoruz. Yasanan 30 yillik çatisma döneminin bir kazanani olmadi. Ne devlet yasakla ve zorla Kürt halkini sindirebildi, ne de PKK siddet yöntemleriyle bir sonuç alabildi. Hem Kürt halki hem Türk halki agir bedeller ödedi. Bu nedenle son yillarda silahlari susturma ve soruna barisçi yöntemlerle bir çözüm bulma egilimi güçlendi.

‘Silahlari birakma yöntemine gelince… Hükümet PKK’nin silahli unsurlari için ‘silahlari birakip yurt disina çiksinlar’ diyor. Kanimca bu kalici bir çözüm degil. 1999’da da PKK güçlerini sinir ötesine tasidi, 5 yil süreyle silah kullanmadi, ama daha sonra yine savas konumuna döndü. Mantikli olan bu insanlarin silahlari birakinca evlerine serbestçe dönebilmeleri, sosyal ve siyasi hayata katilabilmeleridir. Bu da kismi bir afla yapilabilir. Ancak anlasilan devlet ve PKK lideri Öcalan bu konuda da uzlasmis görünüyorlar. Öcalan son mektubunda PKK’nin silah birakip sinir disina tasinmasini istemis. Böyleyse elbet kendileri bilirler ve buna bir diyecegimiz olmaz.

‘Öte yandan silahlarin susmasi ve PKK’nin silah birakmasi ne denli önemli ve gerekli olsa da tek basina Kürt sorununun çözümü degildir. Çünkü Kürt sorunu bir PKK ve onun silahlari sorunu degil. Bu sorun PKK’den önce vardi ve PKK silah biraksa, hatta tümüyle ortadan kalksa da var olmakta devam edecek. Kürt sorunu Cumhuriyet’e Osmanli’dan miras kalmis bir sorun, çözülmedigi için de bugüne kadar sürüp gelmis, giderek de agirlasmis. Kürt sorunu ancak Kürt halkinin tüm mesru haklarini tanimakla çözülür. Türkiye bu sorunu çözmek, barisa ve demokrasiye ulasmak istiyorsa eski ezberleri bozmali. Gerek hükümet gerekse ana muhalefet bu sorunun boyutlarina uygun kapsamli projelerle ortaya çikmali. Su anda yeni bir anayasa yapilmasi gündemde. Bu anayasa Kürt sorununun çözümüne yasal zemin hazirlayacak biçimde formüle edilmeli. Kanimca bu bakimdan üç nokta önemlidir: Birincisi ülkenin tüm renklerini, tüm etnik gruplari kapsayacak bir vatandaslik tanimi, ikincisi anadilde egitim, üçüncüsü yerinden yönetime olanak verecek ademi merkeziyetçi bir yapilanma. Öyle ki Kürtler, nüfusun çogunlugunu olusturduklari cografya üzerinde, yani tarihi adiyla Kürdistan’da kendi kendilerini yönetebilsinler.’

Burkay’in konusmasi büyük bir ilgiyle izlendi. Verilen aranin ardindan ikinci bölümde Burkay dinleyicilerden gelen sorulari cevaplandirdi.

6 Nisan aksami ise Burkay ve geziye katilan Baskanlik Kurulu üyeleri onurlarina verilen yemege katildilar.

HAK-PAR Haber Merkezi
Mersin
6 Nisan 2013

Dengê Kurdistan

Back to top button