Makale

CHP, Dersim ve Ermeni kirimi!

Dersim Katliami’nda Atatürk’ün rolünü tartisiyoruz ve bundan Kemalistler son derece rahatsiz oluyor.

Haklilar, çünkü bir din mertebesine yükseltilen Kemalizm’in bu tartismadan agir yara alacagini biliyorlar.

Aslinda tartisilacak fazla bir sey de yok, tarihi bilgi ve belgeler, binlerce kisinin ”fareler gibi zehirlenerek” öldürülmesiyle sonuçlanan operasyonun emrini bizzat Mustafa Kemal’in verdigini ortaya koyuyor.

Isin aslinda bakacak olursak, bu iddiayi yeniden gündeme getirip sorgulayan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’e kendi partisi içinden gelen tepkinin, olayin gerçekliginden ziyade gündeme getirilmesinden kaynaklandigini görüyoruz.

Burada 1915’te yasanan Ermeni Tehciri veya Soykirimi’na yönelik tepkinin benzeri sözkonusu.

Yani, iki olay da dogrudur Kemalistler açisindan.

Birini zamaninda Mustafa Kemal’in de üyesi oldugu Ittihatçilar yapmistir, digerini Mustafa Kemal.

Ancak, ikisinde de savunma aynidir: Isyan eden, ihanet eden cezasini bulur.

Yani, Ermeniler 1. Dünya Savasi sirasinda Ruslarla isbirligi yapip bizi arkadan vurduklari için çoluk-çocuk, kadin-yasli demeden ölüm yolculuguna çikarilmayi, mallarinin yagmalanmasini haketmistir.

Olay, saldiri degil, nefs-i müdafaadir.

Eger, sadik bir halk, birden yasadigi topraklarin yöneticisine karsi ayaklanir, bir kismi onun düsmani ile isbirligi yaparsa, tehciri de, kiyimi da hakeder.

(Bu bakis açisindan, Besar Esad’in ülkesindeki isyancilara gayet insani davrandigini iddia edebiliriz aslinda.)

Ayni tutum Dersim için de sözkonusudur.

Onur Öymen bu tavri Meclis kürsüsünden neredeyse açikça ilan etmistir: Sözkonusu vatansa, analar aglar.

CHP’nin Dersim’deki durusu budur.

Yani, Dersim harekati Mustafa Kemal Atatürk’ün emirleri dogrultusunda gerçeklesmistir ama bu operasyon vatanin gelecegi açisindan zorunludur.

Binlerce insanin ölmesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin varligini sürdürebilmesi için gereklidir.

O yüzden, bu harekati sorgulamak gereksizdir.

Siz, CHP’lilerin Esad’a desteginin bosuna oldugunu mu saniyorsunuz!

Onlar hala Dersim’e ders veren kafadalar…

Eksi Sözlük ve özgürlük

Sosyal medyada, Allah ve Hz. Muhammed’e hakaret ettigi ileri sürülen Eksi Sözlük isimli sitenin kapatilmasi için bir kampanya var.

Girdim, baktim, inançli insanlari rahatsiz edecek ifadeler var.

Ama benimle ilgili de çok sayida olumsuz görüs var.

Atatürk’e ise övgüler yagdiran bir yazar kadrosu var Eksi Sözlük’ün.

Bildiginiz kökten laikçi bir grup yani.

Bence sorun inançlara karsi çikmalari, kutsali sorgulamalari veya zaman zaman hakaret etmelerinde degil.

Ayni sekilde kendi kutsallari Atatürk’e de sahip çikiyorlar.

Sorun, bunu korkakça, müstear isimler arkasinda yapmalari.

Bir insan, dine, dünyaya bakisini kendi kimligiyle elestiremiyor, fikrini kimligiyle savunamiyorsa, fikirleri ve etik degerleri konusunda ciddi bir sikinti var demektir.

Bu açidan, Odatv’ye müstear adla yazan Amiral Gemisi’nin eski kaptaninin mürettebatindan farklari yoktur.

Ancak bütün bu dogrular, tüm dünyada örnekleri bulunan böyle bir sitenin kapatilmasi talebini hakli kilmaz.

Bizi rahatsiz eden, kizdiran, üzen herseyi yasaklayacaksak, epey isimiz var demektir.

Birakiniz, yazsinlar.

Nefret suçu, hakaret veya baska bir suç varsa, o yasalarin kapsamina girer, sansürün degil.

——————————————-

Sabah-22 Kasim

Ergun Babahan

Back to top button