Demokrasi Kazandi

Kürdistan Bölgesi’nde parlamento seçimlerinin basariyla yapilmasi önemli bir gelismedir. Seçimlerin yapildigi dönem ve Ortadogu’da yasanan siyasi gelismeler göz önüne tutulursa, kazanilan basarinin ne kadar önemli oldugu açiga çikar.

Yaklasik 23 yildir özgür olan ama bu sürenin 6 yilini amansiz bir kardes kavgasi ile geçiren bir bölgede yapilan seçimlerin, birkaç ufak çatisma ve saldiri disinda önemli bir olayin yasanmadan tamamlanmasi, önemli bir gelismedir.

Ve her seyden önce siyasi taraflarin birbirini kabul ettiklerini, demokratik ilkelerin giderek topluma mal oldugunu gösteriyor.

Güney Kürdistan’da halk oyunu kullanmak için sandiklara gittigi saatlerde, Irak’ta devam eden amansiz Sünni-Sii çatismasinda yüze yakin kisi hayatini kaybetti.

Suriye’nin kimyasal silahlari konusunda ABD-Rusya anlasmasinin bu ülkeye yönelik dis müdahaleyi bir dönem için gündemden düsürmesine ragmen, Suriye’de uluslar arasi ve bölgesel güçlerin de taraf oldugu iç savas devam ediyordu; ediyor.

Irak ve Suriye ve Lübnan’daki siyasi gelismelere dogrudan taraf olan Iran ile Batili ülkeler arasindaki iliskilerde, devlet baskanligina seçilen Ruhani’nin uluslar arasi kamuoyuna verdigi uzlasmaci mesajlar nedeniyle bir yumusama yasaniyordu; yasaniyor.

Türkiye’deki gelismeler ise biliniyor.

Gezi Parki olaylari, polis siddeti, KCK’nin geri çekilmeyi durdurma karari ve önümüzdeki günlerde açiklanmasi beklenen paket ile ilgili tartismalar devam ediyor.

Ve kuskusuz tüm bunlar ve benzeri gelismeler, dolayli-dolaysiz olarak, dis güçlerin müdahalesine açik bir bölge olan Güney Kürdistan’daki parlamento seçimleri üzerinde etkili oldular, hiç kuskusuz seçim sonrasi olusacak siyasi yapinin da söz konusu gelismeler üzerinde etkisi olacaktir.

2013 parlamento seçimleri bazi noktalarda daha önceki seçimden ayriliyor.

Bunlarin basinda temel siyasi partilerin toplumdaki agirliklarini görmek amaciyla seçimlere ayri listeler halinde girmesiydi. Bir önceki seçimde bolca olan ortak liste, bu seçimde yok denecek kadar azdi.

Bir baska önemli nokta ise seçim çalismalarinda issizlik ve yolsuzlukla mücadele, hizmetlerin iyilestirilmesi ve artirilmasi gibi konularin ön plana çikartilmasidir.

Siyasi propagandalarda bazen topuzun kantari kaçmasina karsin, siyasi yapilar, seçim kampanyasi esnasinda yasanan bazi istenmeyen olaylar karsisinda akliselim davrandilar, sorunlari siyasi propaganda araci olarak kullanma yerine, çözümü dogrultusunda tavir aldilar.

Önümüzdeki dönemde Güney Kürdistan’i zorlu bir süreç bekliyor.

Yeni dönemin en önemli sorusu, hükümeti kimlerin kuracagi sorusudur.

Alinan ilk sonuçlar, hiçbir partinin tek basina hükümet kuracak çogunluga ulasamayacagini ve koalisyon hükümetinin zorunlu oldugunu gösteriyor.

PDK ve YNK propaganda sürecinde, kazanilan milletvekili sayisindan bagimsiz olarak, iki parti arasinda varilan Stratejik Ittifak geregi koalisyon kuracaklarini açikladilar.

Geçen dönemin muhalefet partilerinden Kürdistan Islami Birlik Partisi, bu dönemde hükümette yer almak istedigini ve kendisine verilecek bakanlik sayisini sorun etmeyecegini ilan etti.

Goran Hareketi ise bu konudaki sert tavrini yumusatti, hükümette yer almak istediklerini dile getirdi.

Kuskusuz, Kürdistan Bölgesi’nin içinde bulundugu sartlar ve yüz yüze oldugu iç ve dis sorunlar, genis tabanli bir hükümeti gerekli hale getiriyor.

Tüm bu olumlu açiklamalara karsin genis tabanli bir hükümet olusturmanin önünde birçok engel bulunuyor.

Ki, bunlarin basinda taraflarin arasinda var olan güvensizlik geliyor.

Bir baska önemli neden ise, Güney Kürdistanli siyasi yapilarin, Anayasa, Bölge Baskanligi seçimi, Bagdat-Hewlêr gerginligi gibi iç sorunlar konusunda farkli düsünmeleridir.

Siyasi yapilarin basta Suriye ve Iran olmak üzere komsular ve bölge ülkelerine, bu ülkeler ile olan iliskilere yönelik farkli tavirlara sahip olmalari da bir baska önemli nedendir. .

Hiç kuskusuz bu sorunlar çözülmez, engeller asilmaz degillerdir.

Ortadogu gibi istikrarsiz, amansiz bir mezhep çatismasinin, iç savaslarin yasadigi bir bölgede, demokrasinin olmazsa olmazlarindan birisi olan seçimleri gerçeklestirme basarisina imza atan Güney Kürdistanli siyasi yapilar, bu basariyi devam ettirmek adina, hükümet kurma sürecinde de demokratik duyarlilik göstermelidirler.

2013 seçim sürecinde sahit olunan birbirine kabul etme, birlikte var olma anlayisi bu konudaki en büyük yardimcidir ve gelecege yönelik umutlari artiriyor.

Kimler tarafindan kurulursa kurulsun, gelecekteki Güney Kürdistan Hükümeti ve muhalefeti Güney Kürdistan halkinin iradesini ifade edecektir.

Bu iradeye saygi göstermek, Kürdistanli yapilarin basta gelen görevidir.

Mesud Tek