Makale

Deprem: AKP’nin halka ihaneti

Izmir’in yillarca besik gibi sallanmasina aliskin biri olarak Istanbul’un deprem bölgesi oldugunu bilmiyordum açikçasi… Ta ki 19 Agustos 1999 depremine kadar. O günden sonra Istanbul’un nasil ciddi bir tehlike altinda oldugunu, tsunami dahil her riske açik oldugunu sagir sultan bile duydu ögrendi…
Deprem gecesi eve geç gelmistim. Gece yarisi sarsintiyla uyaninca biri yatagi salliyor düsüncesiyle uyanmistim. Uzun süren sarsintinin ardindan yeni tadilat yaptirdigimiz evimizde bir hasar olup olmadigini anlamak için evi dolasmis ve bir bardak bile devrilmemis oldugunu görünce siddeti benim abarttigimi düsünmüstüm.
Ancak evin önünde yavas yavas büyüyen kalabalik bu fikrin yanlis oldugunu anlamama yetmisti. Giyinip sokaga çikana kadar cep telefonlar devreden çikip gazeteyi arama imkanim kalmamisti. Çevredeki apartmanlardan inenler gerçek bir sok içindeydi…
Arabaya atlayip gazeteye gittigimde bütün arkadaslarin bahçede oldugunu görmüstüm. Sabah binasi ciddi sallanmis, baski makineleri bile yerinden oynamisti. Elektriklerin kesildigi binada jeneratörle izledigim tek kanal TGRT veya TGRT-Haber idi ve kanal o gece basarili bir habercilik örnegi verdi. Gölcük, Sapanca ve Adapazari’ndan gelen haberler ürkütücüydü…
Baski makinesi onarilana kadar hazirladigimiz tam sayfayi gören Dinç Bilgin (Her büyük olayda mutlaka gazeteye gelen bir patrondu) ilk basta manset ve haberi biraz abartili bulmustu ama sonraki gelismeler o sayfadaki bilgileri bile yetersiz birakti…
Deprem, Kizilay’in yetersizligi, depremzedelere 2. Dünya Savasi’ndan kalma çadirlarin dagitilmasi, yemek saglanmasindaki yetersizlik ve haberlesmenin günlerce kesilmesi o dönemden aklimizda kalanlardi…
AKP bu depremin ve ekonomik krizin arkasindan iktidara geldi. Kemal Dervis döneminde alinan önlemler ekonomideki çöküsü durdurmus, yukari dogru ivme baslamisti. AKP’nin tek yapmasi gereken bu programa sadik kalmasiydi. Ilk basta kaldi ve Avrupa Birligi yakinlasmasi sayesinde gelen kaynakla bir Lale Devri yasatti ülkeye…
Ardindan içinde kapanma, hukuk disina kayis, dünya ekonomisindeki degisimler bu tabloyu tersine çevirdi ve ülke ödenmesi giderek zorlasan bir borç yüküyle karsi karsiya kaldi…
AKP yönetimi bilim ve akildan uzak, yolsuzluklara ve kendini zenginlestirmeye odaklanmis anlayisiyla toplumun ihtiyaci olmayan büyük havaalani, sehir hastaneleri ve camiler gibi projelere servet gömerken depremi aklina bile getirmedi. Getirmedigi için bugün sürekli kendi halkina yalan söylüyor.
Soma’da 301 kisinin öldügü maden faciasi gibi depremi de Allah’in takdirine baglamaya hazirlaniyor. Halkla baginiz koptugunda 300 ile 300 bin kayip arasinda fazla bir anlam ve deger farki kalmaz zaten. Enver Pasa’ya atfedilen Sarikamis faciasi tepkisini hatirlayin. Kendisine 90 bin askerin donarak öldügü bilgisi verildiginde Enver Pasa’nin tepkisi basittir: Zaten öleceklerdi…
AKP iktidarinin zihniyeti de kahraman ilan ettigi Enver Pasa’dan farkli degil bu konuda. Bugüne kadar depreme karsi en basit önlemi bile almayan, insani bir kentsel dönüsüm yerine kendisini ve müteahhitleri zengin edecek bir gökdelen furyasini tercih eden AKP zihniyeti, halkin yasadigi gerçeklikten tamamen kopmus durumda.
‘Toplanma alanlarina insaat yapilmayacak diye bir kural yok’ diyebilen Cumhurbaskani Yardimcisi Fuat Oktay’in tepkisi bu gerçegin açik disa vurumu. Halki ve karsi karsiya oldugu tehlikeyi görmeden gelen bir rahatlik, umursamazlik.
Türkiye, AKP iktidarinin zenginlesme ve büyüklük kompleksi yüzünden 1999 Depremi’nden bu yana Istanbul depremi için tek bir adim atmadi. Bugün bir deprem olsa Türkiye varligini bile tehlikeye atacak bir riskle karsi karsiya kalacak. Profesörler yerine tarikat seyhlerini dinleyen bir zihniyetten baska türlü bir eylem beklemek de gerçekçi degil aslinda. Bilim insanlarinin söyledigi de nettir. Iste Naci Görür’ün tesbitleri:
‘Bu iki deprem enerjiyi bosaltti, bundan sonra daha küçük deprem olacak’ lafi yanlis. Iki deprem daha fazla gerilmeye sebep oldu. Ve neticesinde fayi kirilmaya zorluyor. Bu kilitli fay kirilirsa eger bekledigimiz deprem minimum 7.2 büyüklügündedir. Bu fay 70-75 kilometredir.
Marmara’da 7’den büyük bütün depremlerin arkasindan tsunami olmustur. Dolayisiyla da bu depremde de tsunami bekliyoruz. Burasi bir iç deniz. Okyanuslardaki gibi bir tsunami resmi kimsenin aklina gelmesin. 1999 depreminde de bu oldu. 4 metreye kadar sular yükseldi.
Fayda 75 km’lik alan kirildiginda 7.2 siddetinde bir deprem olur ve 40-50 saniye sürer.’
Hasta olunca doktora gidersiniz; teshis yapar, tedavi yollarini söyler. Deprem söz konusuysa jeoloji profesörlerine, mimarlara, bilim insanlarina kulak vermek gerekir. Bilim yanilabilir ama yalan söylemez. AKP size yalan söylüyor, kandiriyor. Bunu görmek için yandas medyanin deprem olmamis gibi davranan sayfalarina bakmaniz yeter. Deprem tehlikesinin kapida oldugu gerçegini bile halktan saklayan bir iktidar neler yapmaz…
———————————————————–
Arti Gerçek-28 Eylül 2019

Ergun Babahan

Back to top button