Makale

Dönülmez yola dogru…

Dün sabah ordunun Kahire’deki Cumhuriyet Muhafizlari Karargahi önünde Mursi’yi destekleyen savunmasiz, silahsiz göstericilerin üzerine ates açmasi darbecilerin “dönülmez yola” girmek üzere olduklarini gösteriyor.

Yaziyi yazmaya basladigimda sabahki katliamin bilançosu 52 ölü, 500’e yakin yarali idi. Adeviyye Meydani’na giden bütün yollar zirhli araçlarla kapatilarak meydana giris engellenmisti. Ülkedeki gazetecilerin çalismasi yasaklaniyor, otellerinden çikmalarina bile izin verilmiyordu. Meydanlardaki göstericiler arasindaki yaralilarin disari çikarilmasi mümkün degildi.

Ihvan, Misir halkina meydanlara çikma, hak ve özgürlüklerini korumak için barisçil direnis çagrisini tekrarliyor; bütün dünyaya ise yardim çagrisi yapiyordu.

Beklendigi gibi, acimasiz katliam, darbecilerin ittifaklarini da çatirdatiyor; Nur Partisi katliami protesto ederek bütün görüsmelerden çekildigini açikliyordu.

Avrupa’nin namusunu Isveç kurtardi

Bu arada Misir konusunda Avrupa’nin namusunu kurtaran tek ülkenin Isveç oldugunu da not edelim. Isveç Disisleri Bakani “AB Misir konusunda Afrika Birligi’nin gerisine düstü” sözleriyle darbeye karsi açik ve net tutum alan tek açiklamayi yapti.

Bati’nin ve ABD’nin, bu açik katliam görüntüleri karsisinda nasil hizalanacaklarini, darbenin ilk gününden beri aldiklari tutumu ne ölçüde “revize” edeceklerini hep birlikte görecegiz.
Minarenin kilifa hepten sigmadigi bu kosullarda “ordunun hamlesi” deyiminden “darbe” sözcügüne geçerler mi, bilmiyorum.

Ama bu saatten sonra duruslarini ne kadar revize ederlerse etsinler, Misir kamuoyu da, dünyanin baska yerlerindeki Müslüman halklar da, Bati’dan en zor zamanlarinda yedikleri bu darbeyi asla unutamayacak.

Islamofobinin pençesi altinda

Görülebildigi kadariyla, Misir’da oylarina ve demokrasiye sahip çikan kitlelerin destegi ile Müslüman Kardesler sonunda yine iktidara gelecek.

Eger bu geri dönüs barisçi yoldan ve darbecilerin geri adim atmasiyla gerçeklesirse Ihvan’in kazandigi bu ikinci sansi çok daha dikkatli bir biçimde kullanmasini, daha tecrübeli ve daha olgun bir parti olarak geri dönmesini, ilkinde yaptigi bazi hatalardan ders çikarip tekrarlamamasini bekleyebiliriz.

Darbeciler halk hareketini siddetle bastirma ve Ihvan’i ezme yoluna giderse ve olay bir iç savasa dönüsürse, Ihvan belki daha uzun bir süre sonra ama yine ikinci dönüsünü yapar. Ama bu dönüsten sonra dünya, karsisinda eskisinden çok daha sert, çok daha öfkeli ve muhtemelen daha fundamentalist bir Ihvan bulur.

Islamofobinin pençesindeki Bati’nin çikmazi da bu iste… Islami fundamentalizmden duydugu korkuyla Islami hareketlerin demokratik yoldan iktidarlarini engellerken -ya da engelleyenlere destek olurken- o korktugu Müslümanlar’in öfkesinin artmasina; Bati’ya ve Bati degerlerine karsi düsmanlasmalarina yol açmak. Ve sonra daha da çok korkmak…

Bu kisirdöngü dünyayi nereye dogru götürür, bilinmez. Ama Bati’yi “özgürlük ve demokrasinin ana vatani” olmaktan çikardigi; “Batili degerler” dedigimiz degerleri sahipsiz biraktigi kesin.

——————————————–

Bugün-9 Temmuz

Gülay Göktürk

Back to top button