Makale

Dünya Iki Renkten Ibaret Degil

Her seçim öncesi, seçmeni iki kampta kutuplastirmaya çalisan, toplum mühendisligi devrege girer. Her seçimi, hayat mezat haline getirmeyi basarirlar. Demokratik çogulculuk,düsünce özgürlügü, fikir farkliliklari, mümkün oldugunca rafa kaldirilmaya çalisilir. Öyle bir hava estirilir ki, seçmen olarak,her birimiz, benligimizi, biz kelimesi içinde yitiririz. Seçim gelir, geçer, sular durulur, o puslu hava dagilmaya baslar,bir de görürüz ki, aslinda degisen fazla bir sey olmamistir. Aktörlerin ismi degismis,ama rol dagilimi ayni kalmis. Sosyal adelet gelmemis oluyor. Ülke kaynaklari, adaletsiz bir sekilde dagitiliyor. Ülkenin devasi sorunlari,daha da çok büyümüs oluyor.

Gördügüm kadariyla 100 yillik Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca, yoksulluk bitmemis. Issizlik giderek artmis. Dis borç, azalacagina artmis. Istihdam, diger emsal ülkelere oranla çok çok az gelismis. Devasa Kürt sorunu çözülmemis. Yolsuzluk daha da artmis. Alt gelir grubuyla, üst gelir grubu arasindaki makas geometrik artisla daha da çok açilmistir.

Türkiye’de islerin göreli olarak iyi gittigi yillar, 2005-2009 yillari arasidir. Bu iyilesme de Avrupa Birliginin itici gücü sayesinde olmustur. 2009 yilinda, ilerleme yerini duraklamaya birakmis. 2013 yilindan itibaren duraklama yerini gerilemeye birakmis. 2018 yilindan bu yana mutemadiyen, yasam kosullari çekilmez hale gelmeye baslamistir. Simdilerde, ekonomik sikinti, ikinci dünya savasi yokluk yillari gibidir. Emeklilerin üçte ikisi,çalisanlarin yarisindan fazlasi açlik siniri altinda, bir gelire sahiptir. Etin kilosu 250-600 lira arasinda seyretmektedir. Sütün litresi 30 lira civari. Yumurta 3-4 lira. Hali hazirda,cebinizde 100 lira olmazsa firina, 1000 lira olmazsa lokantaya,10.000.lira olmazsa restaurantlarin kapisindan geçemezsiniz. Derin bir ekonomik kriz ve büyük bir toplumsal sessizlik vardir.
Deomokrasilerde,ekonomik krizlerde,sessizlik hakim olmussa,demokrasinin de ruhuna fatiha okumak gerekir. Otoriter rejimlerde,insanlar korkudan ses çikaramiyorlar. Bu haliyle mevcut iktidar gitmeyi elbette çoktan beri hak etmistir.

14 Mayis seçimleri su anda iki ittifak arasindaki mücadeleye dönüstürülmeye çalisiliyor. Iktidardaki Cumhur Ittifaki ile Muhalefetteki Millet ittifaki.Iktidar, muhalefetin,yönetime gelmesini, ülke için beka sorunu ilan etmistir. Seçimi kazanmak için neredeyse, tüm muhalifleri suçluklukla yaftalamaya çalisiyor. Muhalefet de mevcut hükümetin iktidardan gitmesini hayati bir durum olarak seçmene sunuyor. Cumhuriyet tarihinden çok daha eski Kürt sorunun çözümü konusunda, ne muhalefetin ne de iktidarin en ufak, bir önerisi yoktur. Iktidar, böyle bir sorun kalmadi, modundadir. Millet ittifaki da, ne teshiste,ne de tedavide belirli bir çözüm sunmuyor.

Oysa ülkede tüm sorunlarin anasi, çözülmemis Kürt sorunudur. Bu güne kadar bir bucuk trilyon dolari yutan bir sorun. Bu meblag elde olsaydi, ne dis borç olurdu,ne de istihdam ve issizlik sorunu. Ülke, ciddi bir refaha da kavusabilirdi. Bu nedenle sorunun, demokratik çözümünde tüm yurttaslarin çok büyük bir faydasi vardir.

Kürt sorununa, esitlik temelinde çözüm öneren ve seçime katilan tek parti Hak ve Özgürlükler Partsisidir. Dünya iki renkten ibaret degildir. Siyah beyaz renkler tek basina insana ne huzur veriyor ne de estetik begeni kazandiriyor. Renklilik hayata heyecan da katiyor. Toplum mühendislerinin elinde birer meteryal olmayalim, ihtiyaç ve begenilerimizi, esas alarak tercihte bulunalim.

Bu gün Türkiyenin gerçek ihtiyaci , ne Cumhur Ittifakinin gidisi ne de Millet Ittifakinin gelisidir. Tolumun ihtiyaci, sistemin degisiminedir. Tekçi, üniter, merkeziyetçi sistem sorun çözecegine, sorun üretiyor. Yerinden yönetimi ve çogulculugu esas alan, yönetilenlerin iradesini karar ve icra organlarinda egemen kilan, sosyal adaleti,Insan Haklarini yönetimin esasi haline getiren bir sisteme ihtiyaç vardir. Bunu yaratmaya samimi bir sekilde istekli tek parti Hak ve Özgürlükler Partisidir. Gelin güçlülerin kuyrukçulugunu birakalim, tercihimizi dogrudan yana yapalim.
29.03.2023

Abdulmenaf Kiran

Back to top button