Haber

HAK-PAR 4.Olagan Kongresi gerçeklesti

HAK-PAR Adana Il örgütü 4.Olagan Kongresi ;
‘Önceligimiz HAK-PAR’i güçlendirmek ve gelecege hazirlamaktir.’

Hak ve Özgürlükler Partisi HAK-PAR 4.Olagan Kongresi 7.10.2018 tarihinde Il binasinda gerçeklesti

Kongre saat 13:00 te özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yasamini yitirenlerin anisina bir dakikalik saygi durusu ile basladi.

Kongrenin açis konusmasini Il baskani Süleyman Kart yapti.

Divan Baskanligina HAK-PAR Genel baskan yardimcisi Arif Sevinç, katip üyeliklere ise Ramazan Semdinoglu ve Halise Öz seçildiler.

HAK-PAR Genel baskan yardimcisi Arif Sevinç kisa bir konusma yaparak HAK-PAR’in kurulus amacini ve temel politikalarini özetledi.

Sevinç konusmasini su sözlerle sürdürdü ‘ Osmanli Imparatorlugunun bakiyesi üzerinde Türklerin, Kürtlerin ve diger milletlerden azinliklarin bir arada yasadigi, çok uluslu bir cografyada kurulan devlet, kurucu kadrolarin irkçi, fasizan tercihleri ile asiri merkeziyetçi ve tekçi bir yapi olarak sekillendirildi.

Kürtlerin varligi da mesru haklari da reddedildi. Agir baski ve asimilasyon politikalari ile göçe zorlanan ve Türklestirilmeye çalisilan Kürtler çok agir badirelerden geçerek bu güne ulasti. Izlenen baski politikalarinin hiç biri beklenen sonucu üretmedi. Tam tersine sorun katlanarak, uluslararasi hale gelerek büyüdü.

Kürtler 30 milyona yakin nüfusuyla tüm baski politikalarini bosa çikarmayi basardi.

Kürtler bu gün de geçmiste uygulanagelen çagdisi zihniyetin sekillendirdigi, görece daha ince baski politikalariyla karsi karsiya.

Devletin temel refleksi degismis degil.

Devlet Kürt meselesinin demokratik ve barisçil yollarla çözümüne yanasmiyor. Çözümden ürküyor. Kürtlerin mesru haklarina kavusmasinin bölünmeye yol açacagini düsünüyor.

Çok bilinçli bir sekilde Kürt meselesini ‘terör’ parantezine aliyor, bu yolla siddete dayali politikalarini mesrulastirmaya çabaliyor.

Oysa bu politikalar sadece aci ve yikim üretmiyor, kaynaklari da tüketiyor, komsu ülkelerle, dünya devletleri ile olan iliskileri zehirliyor, militarizmi, otoriterlesme egilimlerini besliyor, demokratiklesme çabalarini engelliyor. Darbelere de kaynaklik ediyor.

Bu kadar temel yapisal bir sorunun barisçil demokratik çözümü mümkün mü?

Bize göre mümkün.

Türkiye Iranlasmadan, Suriyelesmeden, Iraklasmadan makul, adil, demokratik bir çözüm üretmek zorunda.

Biz buna ‘Federal Çözüm’ diyoruz. Dünyada pek çok gelismis ülke benzer sorunlarini bu yolla çözüme kavusturmustur.

Baris içinde bir arada yasamanin en uygar, gerçekçi, adil yolu federal yapilanmadan geçmektedir.’

Güncel politikalar hakkinda da görüslerini açiklayan Arif Sevinç sözlerini söyle sürdürdü; ‘Kürt hareketi kendisini 4 yilda bir yapilan seçimlere göre sekillendirmemelidir. Daha büyük, ulusal bir perspektifle gelecege yönelik kurumlasmayi hedeflemelidir.

Önceliklerini iyi tespit etmeli, muhalefet ettigi, yanlis hatta zararli olarak belirledigi güçlerin gündemleri pesinde sürüklenerek, her seferinde yeniden basa dönmeye neden olan patinajlardan kurtulmalidir.

Biz seçimleri de Parlamentoyu da önemseyen, tüm mücadele araçlarinin bir arada ustaca kullanilmasi gerektigine inanan bir dava partisiyiz.

Amacimiz sadece birkaç kisiyi vekil yapmak degildir. O türden islere soyunanlar, pazarlik masalarinda dirsek çürütenler var.

Bizim önceligimiz, halkimizin özgürlük mücadelesini omuzlayacak saglam, kararli, istikrarli ve barisçil, demokratik bir seçenek olan HAK-PAR’i güçlendirmek ve gelecege hazirlamaktir. Seçimler buna hizmet eden birer araç olarak görülürse anlamlidir. Bir veya birkaç kisinin parlamentoya tasinmasi ya da belediye baskani olmasi ile sinirlandirilan, pazarliklarla ‘puç’ edilen bir mücadele ulusal demokratik hedeflerin iskalanmasina yol açar ve sadece çürüme yaratir. Seçimler biter, arkasindan samimi Kürt yurtsever kadrolarinin temizlemek zorunda kalacagi ‘ulusal birlik’ ambalajlarina sarili devasa enkazlar kalir.

Önceligimiz barisçil mücadeleyi esas alan, arkasinda hiçbir kötü miras tasimayan, ulusal ‘demokratik bir proje olan HAK-PAR’i güçlendirmek, kitlelerle bulusturmak, toplumumuzun önüne gerçekten samimi ve demokratik barisçil, güçlü bir seçenek olarak çikarmaktir.

Biz bunu basarirsak kitlelere öncülük yapabilir, halkimizin temel taleplerini gerçeklestirmek için yol kat edebiliriz.’

Kongrede, çalisma ve mali raporlarin okunmasi ve aklanmasinin ardindan yapilan seçimlerde il baskanligina Süleyman KART yeniden seçildi.

Il yönetim kurulu ise Deniz Koç, Cennet Sevinç, Veddat Mavlay, Gülistan Yavuz Kart, Süleyman Bay ve Süleyman Atay’dan olustu.

Dengê Kurdistan

Back to top button