Haber

HAK-PAR Genel Baskani Fehmi Demir: ‘Çözüm tiyatrosunda figüran olmayi reddediyoruz’

HAK-PAR Adana il örgütü tarafindan düzenlenen geleneksel dayanisma gecesi 1 Subat 2014 tarihinde Borsa Restoran’da yapildi.

Geceye HAK-PAR Genel Baskani Fehmi Demir, Genel Baskan yardimcilari Hasan Seseogullari, Necati Bayram ve Arif Sevinç ile, Adana Pir Sultan Abdal Kültür Dernegi,Vartolular Dernegi, IHD, Dersimliler Dernegi yöneticileri de katildi.

Gecenin açilis konusmasini yapan ve katilimcilari selamlayan HAKPAR Adana il baskani Süleyman Kart, Adana ili ve bu ilde yerlesik Kürtler hakkinda kisaca bilgi verdikten sonra söyle dedi;

‘Sömürgeci asimilasyoncu politikalarin ögütücü mekanizmalari içinde, çarpik kent yasami ile issizlik ve yoksullukla cebellesen Kürtler, bu kentlere dolusmanin nedeni olan siddet politikalarinin farkinda olsalar da, siddet ve baski ile, bin bir oyunla, yaratilan kutuplasma ile yeniden kendi topraklarini terke etmelerine neden olan güçlerin kanatlari altina itilmislerdir. Halkimizi yerlerini yurtlarini terke zorlayanlar, yarattiklari siddet ve terörün aktörleri yine kurtarici olarak sahne almaktadirlar.

HAK-PAR bu oyunlari bozmak için, Türkiye’nin gerçek anlamda demokratiklesmesi, Kürt sorununun barisçil demokratik çözümü için bir seçenek olarak ortaya çikmistir.’dedi.

Süleyman Kart sözlerini söyle sürdürdü; ‘Biz israrla siddet politikalarinin karsisinda olmaya, barisçil demokratik yol ve yöntemleri önermeye halkimiza karsi uygulanan senaryoyu desifre etmeye devam edecegiz.

Siddet sorunlarin çözümü olamaz. Siddet çözümü degil çözümsüzlügü büyütür. Biz Kürt sorununun adil ‘esitlikçi çözümünü savunuyoruz. Bunun Federasyonla mümkün oldugunu söylüyoruz. Türkiye, gerçekten demokratik bir ülke olmak istiyorsa, itibarli bir dis politika izlemek ve dünyada saygin bir ülke olmak istiyorsa, ekonomik olarak gelismek istiyorsa, öncelikli olarak Kürt sorununu esitlikçi adil çözümünü gerçeklestirmeyi basarmalidir.’

Daha sonra alkislar ve zilgitlar esliginde kürsüye gelen Genel Baskan Fehmi Demir yakalasan seçimler dolayisiyla Kürtlerin hak ve özgürlük taleplerini bir kez daha kamuoyunun gündemine tasiyacaklarini, seçimlere tüm illerde katilarak Kürt halkinin seçeneksiz olmadigini göstereceklerini söyledi.

Fehmi Demir, ‘Türkiye’yi yönetenler TBMM’ni sorunlarin çözümünün adresi olarak gösterirler. Ancak Türkiye cumhuriyetinin kurulusundan bu yana geçen neredeyse 95 yildir temel sorunlarin çözümüne yönelik hiçbir ciddi proje ortaya konmus, çözümler üretilmis degildir.

Maalesef parlamento her zaman Kürt sorununun çözümü için degil, Kürtlerin en temel hak ve özgürlüklerini bastirmaya, inkara yönelik bir pratik içinde olmustur. Tüm yasal faaliyetler bu yöndedir.

Geçmiste oldugu gibi bu gün de en önemli sorun Kürt sorunudur. Bu sorun sadece Kürtleri ilgilendirmemekte, genel olarak Türkiye’nin ekonomik gelisimini, demokratiklesmesini, iç barisini, uluslar arasi iliskilerini felç etmektedir. Bu kadar önemli bir sorunun çözümü konusunda, ‘çözüm zemini’ olarak gösterilen TBMM’ne tasinan, tartisilan her hangi bir proje var midir?

Maalesef yoktur.

O zaman soruyoruz; ‘sorunlarin çözüm zemini olan’ TBMM ne ise yarar? Bu tiyatroyu daha ne kadar, kaç 90 yil daha seyredecegiz?

Onca gürültüye, havada uçusan sözlere, vaatlere ragmen bu gün de parlamentoda bulunan partilerin kayda deger bir projesi yoktur.

Son yillarda ortada dolasan ‘baris ve kardeslik projesi’ ise tam bir komediye dönüsmüs durumda. Baris için, Kürt sorununun çözümü için kamuoyunda yüksek bir destek olmasina ragmen henüz siyasetçilerin ortaya koyduklari somut bir proje var midir?

Iki yildir neredeyse her saat TVlerde, siyasetçilerin demeçlerinde ‘çözüm süreci’nden bahsedilmekte, bunun çok önemli ve tarihi bir süreç oldugundan dem vurulmaktadir. Peki bu kadar önemli olan bu projeden neden kimsenin bilgisi yoktur? Neden Meclise tasinmamaktadir. Açik bir zeminde tüm detaylariyla konusulmamaktadir?

Bu ‘Çözüm süreci’ denen ve senaryosunu MIT ve Öcalan tarafindan ortaklasa hazirlanan tiyatroda herkese gönüllü figüranlik öneriliyor.

Biz HAKPAR olarak öteden beri silahlarin susmasini, tümden devre disi kalmasini istiyor ve destekliyoruz. Ancak bunun Kürt sorununun çözümü gibi sunulmasina da gülüp geçiyoruz.

Kürt halki bunca badireden sonra kapali kapilar ardinda, küçük hesaplara gelecegini kurban etmeyecektir.

Biz, ortaya konan bu ‘çözüm’ tiyatrosunda figüran olmayi reddediyoruz.

Çünkü Türkiye’de 20 milyonluk bir halki ilgilendiren bu sorun ‘kimseye çaktirmadan’ çözülemez. Bu siyaset tarzindan samimiyet beklenemez.

Varsa bir projeniz kamuoyuna açiklayin. Merak etmeyin halkimizin yararina olan her adimi desteklemeye haziriz. Inaniyoruz ki hem Kürt halki hem de Türk halki da adil bir çözümü benimseyecek ve destekleyecektir.

Kürt sorunu ulusal bir sorundur ve ancak iki halkin esitligi çerçevesinde çözülebilir. Adil çözüm budur ve bunun Türk halkina bir zarari da yoktur. Bunun, yani adil çözümün yolu asgari olarak federasyondur. Biz Kürt halkinin kendi ülkesinde kendi kendisini yönetmesi gerektigini söylüyoruz.’dedi.

Güney ve Bati Kürdistan’daki ISID saldirilari ve Kürtlerin gösterdigi kahramanca savunmalari da aktaran Fehmi Demir, ‘Kürtler kendi vatanlarini, topraklarini, kentlerini vahsi, barbar ISID çetelerine karsi savunmaktadirlar. Kahramanca vatanlarini savunan Kürt güçlerini, Pesmergeyi selamliyoruz. Ulusal ve uluslararasi dayanismanin artarak devam etmesini diliyoruz’ dedi.

Gece, geç saatlere kadar Koma Derya Delfin’in Kürtçe müzigi esliginde çekilen halaylarla devam etti.

Dengê Kurdistan

Back to top button