Makale

HAK-PAR kabugunu kirdi

Seçimlere katilabilmek için örgütlülügünü, hayal edilemiyecek kadar kisa bir sürede bitiren HAK-PAR, hem kaderini degistirdi hem de halkimizin kaderini degistirebilecegini ispatladi.

2015’de girdigi genel seçimlerde oylarini – 60 binden 110 binin üzerine ‘ ikiye katlayan ve aldigi oy orani ile ülkede 8.büyük parti konumuna ulasan parti, malesef bu tarihden sonra yapilan seçimlere katilamadi.

Bunun ana nedeni seçim kanununda yapilan yeni degisikliklerdi. Yeni seçim yasasina göre, siyasî partilerin seçime girebilmesi için 81 ilin en az 41’inde il örgütlenmesini tamamlamasi ve seçimlerden en az alti ay önce büyük kongresini düzenlemesi gerekiyor. Açiktirki bu düzenleme antidemokratiktir. Genis halk kesimlerinin kendi çikarlari dogrultusunda seçimlere katilma, hak ve özgürlük taleblerini dile getimelerinin önüne konulmus büyük bir engeldir. Bu yasa degisikligi, meclisdeki belirli partilerin gelecek seçim pozisyonlarini belirlemenin yanisira, özellikle HAK-PAR gibi halk çogunlugunun temel çikarlarini programlastirmis, kürt ulusunun sesi olarak girecegi seçimlerde daha da büyüyecegi korkusu, sistemi böylesi akilalmaz bir degisiklige itmistir. Nitekim HAK-PAR bu yasal degisiklige aninda itiraz etmis ve bunun antidemokratik oldugunu ilan etmisti.

Seçim yasasindaki bu degisiklikle HAK-PAR gibi milli bir partininin seçimlere katilmasi böylece engellenmis oldu. HAK-PAR, gasp edilen bu hakkini elde etmek ve tekrar seçime katilabilme yeterliligine ulasmayi her dönemde önceligi olarak önüne koydu. Ama bununöncelikli olarak belirlemesi, bugüne kadar örgütlenme yeterliligine ulasmaya malasef yetmedi. Ta ki son büyük kongreye kadar.

HAK-PAR’in son 9. olagan kongresinde görevi üstlenen yeni yönetim, önceliklerinin partiyi seçimlere hazir hale getirmek oldugunu ve partinin tekrar seçimlere katilmasi için yeterli sartlari yil sonuna -yani 2022’nin sonuna kadar olusturacaklarinin vaadinde bulundu. Bu tür vaadlere alisik olan HAK-PAR’lilar ve diger yurtseverler buna pek de fazla ihtimal vermediler. HAK-PAR’in böylesi zorlu bir engeli asamayacagini düsündüler. Ama oldu. Ihtimal dahilinde bile düsünülmeyen gerçeklesti. Yeni yönetim vaad ettigini yerine getirdi. Seçime katilma sarti olan yalniz 41 il ve ilçe de degil, daha fazlasinda örgütlenmeyi basardilar. Bu özlenen ve yatsinmaz büyük bir basaridir.

HAK-PAR, kongre sonrasi süreçte ve elde ettigi bu basari ile, ‘ihtimal degil, imkansiz, vs.’ türü algilari yerle bir etmis, istenildiginde hedeflerine ulasabilecegini göstermistir. HAK-PAR ayni zamanda kendi potansiyelini açiga çikarmis ve mobilize etmistir. Kendisi için olumsuz olan bir duruma müdahale etmis ve kosullari kendi lehine dönüstürme becerisini göstermistir. Su anda sahada gururlu büyük bir siyasi aktördür.

HAK-PAR’in bu basarisi, Kürt hakina bir armagandir. Kürt halki ve yurtsever güçleri yillardir ikilemler, çaresizlik ve alternatifsizlik içinde bocalandi sikayet ettiler. Artik serzenislere yer yok. Çünkü tüm yükü omuzlayip özgürlük mücadelesini daha da ileriye tasima yetkinligi, tecrübesine sahip tek temsilcileri vardir. Programi, söylemi ve gerceklestirdikleri örgütlenme pratikleriyle de, halkimizin kaderini de degistirecek kapasitede oldugu açiktir. Bu andan sonra yapilmasi gereken, kendini yurtsever gören herkesin Kürt halkini siyasi arenada temsil etme kapasitesine sahip HAK-PAR’i birlestirici ve ulusal mobilize merkezi olarak görüp destek vermektir.

Memed Demirtas

Back to top button