Haber

HAK-PAR: Seyh Said, Seyit Riza ve Saidî Kurdi’nin itibarlari iade edilsin, mezar yerleri açiklansin

“Su anda fani hayata veda etmek üzereyim. Halkim için feda olduguma pisman degilim. Yeter ki torunlarim düsmanlarima karsi beni mahcup etmesinler.’

Bu sözler 47 dava arkadasi ile birlikte 29 Haziran 1925 günü Diyarbakir’da idam edilen Seyh Said’in son sözleridir.

91 yil önce idam edilen Seyh Said Kuzey Kürdistan özgürlük mücadelesinin en önemli simalarindan biridir.

1.Dünya savasi sonrasi Osmanli Imparatorlugu çökerken, Kürdistan bir kez daha parçalanmis, Kemalistlerin öncülügünde yeni Türkiye devletinin temelleri atilmisti

Kemalistler ‘Kurtulus savasi’ sirasinda Kürtlere verdikleri sözleri bir yana birakmis, Kuzey Kürdistan da Kürtlerin en temel haklari bile inkâr edilmisti.
Kemalistler Lozan Antlasmasi ile kendilerine uluslararasi bir mesruiyet sagladiktan hemen sonra, çok uluslu bu cografyada zorla Türklestirme projesine girismisti.

Bu kosullarda Seyh Said ve arkadaslari Kuzey Kürdistan’da Kürt milletinin mesru talepleri için harekete geçtiler. 1925 tarihinde baslayan baskaldiri büyük bir kitlesellik kazandi. Tüm dünya Kürt halkinin özgürlük mücadelesindeki karaliligini bir kez daha gördü.

Bu Baskaldiri ayni zamanda büyük emperyalist güçlerin bölgede olusturdugu kirli statükoya karsi da bir muhalefet serhi oldu.
Yine, Osmanli devletinin merkezilesme politikalari ile baslayan ve son yillarina dek süren Kürt ayaklanmalari gelenegi, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti devletine de tasindi.

Seyh Sait ayaklanmasi, Türkiye Cumhuriyetinin inkârci, imhaci ve asimilasyoncu politikalarina karsi Kürt milletinin özgürlük manifestosudur.
Kanla, siddetle ve hileyle bastirilsa bile yakilan özgürlük atesi hiç sönmedi.
Seyh Sait ve arkadaslari idam edildikten sonra yine ayni meydanda, toplu olarak, bu güne dek resmen gizlenen bir mezara gömüldüler.

Isyana öncülük edenlerin aileleri basta olmak üzere, on binlerce Kürt sürgün edildi. Kemalistler ancak agir bir baski rejimi insa ederek, tüm bölgeyi hatta tüm Türkiye’yi kanli-karanlik bir hapishaneye çevirerek ayakta kalabildiler. Kürdistan’i hep özel rejimlerle yönetmek zorunda kaldilar.

Çünkü Kürt halki bas egmedi. Hakli ve mesru taleplerinden dün de bu gün de vazgeçmedi.

Bu gün manzara degismektedir.

Geçen yüzyilda halkimizin aleyhine sekillenen statüko çökerken, Ortadogu yeniden yapilanmakta, ülkemizin Güney parçasi bagimsizligin esiginde durmaktadir. Doguda, batida ve kuzeyde, kürdün oldugu her yerde özgürlük mücadelesinin bayragi serefle tasinmaktadir.

Herkes bilmeli ki bu gün de tüm acilara, ihanetlere, sömürgeci rejimlerin hile ve tuzaklarina ragmen, Kürt gençleri Seyh Said’in idam sehpasinda söyledigi sözleri bir emanet, bir talimat olarak yüreklerinde tasimaktadirlar.
Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) olarak, ölümünün 91.Yil dönümü nedeniyle Seyh Said’i ve onunla birlikte idam edilen dava arkadaslarini rahmetle aniyor, anilari önünde saygiyla egiliyoruz.

Öncelikle Seyh Said, Seyit Riza ve Saidî Kurdi’nin itibarlarinin bir an evvel iade edilmesini ve mezar yerlerinin açiklanmasini talep ediyoruz.

29.06.2016

Hak ve Özgürlükler Partisi HAK-PAR
Basin Bürosu

Dengê Kurdistan

Back to top button