Makale

ISID yüzünden Türkiye bölünebilir

OBAMA, Türkiye Cumhurbaskani’na bir ‘saatli bomba’ hediye etti son görüsmede.

‘ISID’e karsi yapilacak operasyona fiili destek vermeniz gerekiyor’ dedi.

Yani Türkiye’nin Irak’ta ISID’e karsi Irak ordusu ve bölgedeki diger güçlerle beraber savasmasini talep ediyor.

En azindan kara harekâtinda Türkiye’nin de destegini istiyor.

Türkiye bu konuda kararsiz.

Iki nedenle.

Birincisi, ISID’in Türkiye’de bir tabani, bir sempatizan grubu var.

Ve tabii Türkiye’de ‘eylem yapma gücü’.

Üstelik de bu taban, AK Parti’nin ‘çekirdek tabanina’ çok yakin bir taban.

Daha önce yazdim.

Bunlar ISID’den yana olmasalar bile ISID’e karsi da degiller.

‘Müslüman mahallenin yaramaz çocuklari’ gözüyle bakiyorlar ISID’e.

Bu, AK Parti’nin birinci açmazi.

Ikincisi ise daha net ve somut.

ISID’in elinde 46 Türk rehine var.

Bunlarin güvenligi açikça riske girecek.

Türkiye bu nedenle Obama’nin teklifine soguk.

Fakat Türkiye’nin bu teklifi reddetmesi ve isin disinda kalmasi halinde ABD’nin kullanacagi baska bir koz var: Kürtler.

Bu sadece Irak Kürtleri ile sinirli da degil.

PKK da ISID’e karsi savasmak istedigini zaten saklamiyor ve ön safta yer almak istedigini söylüyor, hatta bunun için Türkiye’den silah istiyor.

Eger Türkiye, ISID’e karsi açilacak cephede yer almazsa, PKK Türkiye’den almadigi silahlari ABD’den alacak.

Ki büyük ihtimalle buna agir silahlar da dahil.

Türkiye isin içinde olmazsa, ABD’nin ISID’e karsi savasmak isteyen PKK’yi ve PYD’yi geri çevirmesi düsük olasilik.

Bunun sonuçlarinin ne olacagini öngörmek için âlim olmaya gerek yok.

Anlayacaginiz, basimiz ciddi belada.

Türkiye’nin gündeminde ise hangi tesise kimin adini verecegimiz var.

Konsolosluk niye bosaltilmamis

BIR diplomatla sohbet ettik.

Haliyle Musul’daki ‘rezaleti’ sordum.

Rezalet dedigim, Musul’daki konsoloslugumuzun ISID tarafindan ele geçirilip kimi diplomat, kimi güvenlik görevlisi, kimi sivil, 3’ü çocuk 46 vatandasimizin rehin alinmasi.

Rezalet lafi hafif ama dahasini demek için gazete kösesi uygun yer degil.

Yoksa ‘dal’la baslayan çok güzel tanimlar var.

Aynen söyle sordum: ‘Yahu Kürdistan yönetimi uyarmis, Neçirvan Barzani ‘Biz Türkiye’yi uyardik’ diyor. Eger dogruysa MIT de uyarmis. Buna ragmen konsolosluk bosaltilmadi ve simdi elimiz kolumuz bagli. Bu enayiligi nasil yapti Türkiye?’

Diplomatin verdigi bilgi, bilgi mi, izlenim mi emin degilim ama önemli.

Söyle dedi:

‘Çok açik söyleyeyim. ISID’in bizim konsoloslugu isgal edecegine Disisleri inanmadi. Musul’u ele geçirseler bile, Türk Konsoloslugu’na dokunmayacaklari düsünülüyordu. Böylece Türkiye’nin ISID’le temasta olan ve sorunun çözümü için devreye girecek tek ülke olacagi düsünülüyordu. Bunu ilk agizdan duymadim ama havanin bu oldugunu biliyorum.’

‘Her yeri talan eden ISID’in Türk Konsoloslugu’na dokunmayacagi yolundaki inanca sahip olunmasinin nedeni neydi peki?’ diye salakça bir soru daha sordum.

‘Bunu bana sormayacaksin. Bu düsünce benim düsüncem degil. Konsoloslugu bosaltmama kararini kim verdiyse ona sorulmasi lazim, ama sen de ISID’e niye güvendiklerini üç asagi bes yukari tahmin edebilirsin’ dedi.

————————————————-

Haber Türk-12 Eylül

Fatih Altayli

Back to top button