Haber

Kardeslik ve yardimlasma dini; KAKAILIK

Röportaj Kejé Bémal

Birbirlerine bakmayi unutan bireylerden olusan toplumlarin, birbirlerinin acilarini, sevinçlerini, iyilik ya da kötülüklerini görme sansi kalmaz. Birbirlerini görmeyen toplumlarin, birbirine düsman kesilmesi ve gerekçesiz zulümler yapmasi da böylece kolaylasir. Çünkü kimse tanidigi ve anladigina düsman olmaz. Insani korkutan ve yok etme güdüsünü kiskirtan bilinmeyene duydugu tedirginliktir. Sanirim bu emperyalistlerin bizden çok önce farkina vardiklari bir formül olsa gerek ki, canlari ne zaman Ortadogu’yu birbirine kirdirtip ve bu karisikliktan çikan rantiyeyi yemek istese etnik ve çesitli dini gruplari birbirine düsürmekle ise baslarlar. Buna uygun zemini birazda bizim kendimizin disindaki her inanci ötekilestirmemizden dolayi bulurlar. Ve düsündükleri gibi gelisen planlari Ortadogu’yu kana bularken, Onlar her seferinde sonuca gitmenin vicdansiz pervazsizligiyla yeni katliam ve rant planlarinin pesine düserler.

Sanirim hep beraber bu gidise ”bu dereden bu kadar balik!”demenin zamani geldi. Bir Kürd çocugu olarak ben isterim ki ise Kürdistan’dan baslayalim. Güney Kürdistan hepimizin ortak düsüydü, ayni zamanda benim baktigim yerden öncelikli olarak Kuzey büyük parçanin ve diger parçalarin özgürlügünün de habercisi. Bu anlamda hepimizin büyük ve özenle bu müjdeci bebegi büyütüp, binlerce yilin bize kattigi i temel degerlerimiz ve erdemimizle yetistirmemiz lazim!

Bu anlamda kirmizi çizgilerimizden biri Kurdistan’da ki dinlerimiz olmali. Ulusal kimligimizin hemen ardindan gelen toprak bütünlügümüz ve bunun içinde yasayan çesitli dinlere mensup popülasyonumuz dokunulmazliklarimizin arasinda olmali ki, saglam bir temel üzerinden ülkemizi insa edip birlikte kardesçe ve özgürce yasayabilelim.

Meseleyi bu açidan ele aldigim için size öncelikle kadim dinlerimizden Ezidi’ligi tanitmistim. Simdi de ”Kakailikle ilgili bir dosya hazirligi içindeyim. Ana hatlari ile bu dinin felsefesini ögrenmeniz açisindan en yetkili agizlardan biri olan Felakettin Kakayi ile yapilan bu röportajin hepinizin kafasindaki ”Kakailik nedir?”sorusuna öncelikli olarak bir cevap olacagi inancini tasiyorum.

Bu röportaj sayesinde hayatima giren ve ses tonu dahil tüm varligi ile insana inanilmaz bir rahatlik ve huzur veren Felakettin Kakayi basta olmak üzere, kendisiyle görüsmemi saglayan Sayin Mesut Tek’e, (üstelik sadece bu röportajdan dolayi degil varlindan dolayi), O olmasaydi asla bu röportaj’in çevrilemeyecegine inandigim güzel oglum Ömer Faruk Kaya’ya, son kirk dakikasinin çevirisinde benden yardimini esirgemeyen güzel delikanlim Serhat Ayebe’ye, tesekkür yetmeyecegi için tesekkür etmekten vazgeçtim. Sevgiyle hepsini kucaklarim. E hadi okuyup siz de bana tesekkür edin, müthis yorucu bir süreçten geçti bu röportaj haberiniz olsun!Yok tesekkür etmeyin bana vazgeçtim. Bunun yerine birbirinizi anlayip, dinleyin ve isgalcilerin oyunlarina karsi birbirinizi kollayip yücelin!

Nedir Kakailik?

-Kakailigin çikisi sirdir. Senkretik yapida, heterrodoks bir inançtir. Alevilik ögretisine çok yakin, Temizlik, dürüstlük, iyilik ve affedicilik temelleri üzerine sekillenmis bir ögretidir.

Kakiligi tanimlayan üç isim vardir;Irak’taki isimleri ”kakai”dir. Iran’da resmi isimleri ”Ehl-i Hak”tir. Ama asil isimleri ”Kakai”ya da ”Ehl_i Hak”degil ”Yarsan”dir. ”Yar”arkadas yada yoldas, ”san”toplanma yeri, iskan, halklar toplulugu…Buraya dikkatinizi çekmek isterim çünkü çok önemlidir. Kakailik dini kardeslik ve yardimlasma, yarenlik temelleri üzerine yapilandirilmistir. Toplumun dirlik düzeni için herkes esit olmali, zengin-fakir ayrimciligi olmamali, kuvvetli ve zayif arasindaki fark ortadan kaldirilmalidir. Kakailikte yardimlasma esastir. Birinin evi, herkesin evi, mali da herkesin malidir. Bir Kakai diger bir Kakainin malina göz dikmez, çalmaz. Helal degildir. Sözlü veya fiili olarak korkutmaz. Üzerinde baski kurmaz. Kakai yani ”kardeslik”anlamindadir. Yarsan’da içerik olarak benzer anlami tasimaktadir. Dolayisiyla kakailer birbirinin kardesidir ve aralarinda kardeslik hukuku geçerlidir.

Orjininiz, nereye dayaniyor?

-Geriye dönüp baktigimizda günümüze ulasan belgeleri baz alirsak, Kakailerin köklerinin Zerdüstlügün ve Miteraizmin köklerine çok yakin oldugunu görürüz.

Bir çok ortak noktalari vardir. Zerdüstlük ve Miteraizim Kürdistan’da Iran cografyasinda ortaya çikmistir. Kakailerin diger bir bölümü de Brahmanizim ya da Hinduizmle alakalandiriliyor. Yani Hinduizm ve Budizme çok yakin. Ama bence bu saydigim inançlarin tümü Kakailikten kök aliyor.

Dininiz nasil sekillendi?

-Hicri 120 senesinde Behlül isimli biri çikageldi. Behlül-i Dana çok büyük bir veliydi. Disaridan divane gibi görünse de çok akilliydi. Behlül cemaate seslenip, ayinleri modernize eder. Ilk metin Kürtçedir(Gorani lehçesi ile) ve su an var elimizde. Behlül-i Dana’dan sonra Saxûsin isminde baska biri gelir. Saxusin nesep olarak Seyyid Riza’ya dayaniyor. Ondan sonra yeni bir bölüm daha çikiyor. Kakailik dönemseldir. Dönem dönemdir yani. Her yeni dönem gelen, kendisi ile beraber yeniliklerle geliyor. Ve nitekim bu süreç böyle devam ederken en son Sultan Ishak geliyor. Sultan Ishak bu dini büyütüp tazeliyor. Simdiki sistem Sultan Ishak’in getirdikleri üzerine temellenmistir.

Bize biraz Sultan Ishak’tan bahseder misiniz

-Bir kere her seyden önce adinin önündeki sultanlik sifati dünyevi sulta anlaminda sultanlik degildi. Ruhani büyüklük anlaminda ”sultan”di. Manevi ve ruhani bir sultanlikti onunki. Sultan Ishak su andaki sistemi yaklasik 700 sene önce olusturdu ve biz onun olusturdugu son sistem üzerinden hareket ederiz hala.

Kadim Kitabiniz var mi?

-Evet süphesiz bir çok kadim kitabimiz var lakin Kakailigin asil kutsal kitabi ”Serencam”dir. Sultan Ishak tarafindan yazilmistir. 200 sayfadir. Tamami Hawrami lehçesinde siir ve metinlerden olusur. Anlamak biraz zordur çünkü Zerdest’in ”Avesta”sina yakin bir dil kullanilmistir. Yani Avesta dili ve Kürd dili arasinda bir geçis formudur.

Sir tembihli bir ögretiniz oldugunu bilmekle beraber yine de kendimi tutamayip sorsam? Serencam siirler ve metinlerden olusuyor dediniz. Dininizin kurallari mi yaziyor bu siir ve metinlerde?

-Evet. (”Evet”in tonundan bu konuda daha fazla soru sorma hakkini kendimde bulamadim. )

Ezidilik dini ile paralelliginiz var mi? Bana sanki bir miktar yakin geldi ögretileriniz.

– Çok yakin tabii. Aslinda Kakailere göre Ezidilik Kakailigin sonradan kopup ayri düsen koludur.

Ezidiler de sizin için ayni seyi söyledi. (Gülüsmeler. )

– Evet bir kisim Ezdiler Kakailigin Ezdiligin bir kolu oldugu inancini tasiyor. Ama tabii olarak bazi ayrismalar yada farklilasmalar vardir. Birinci farklilik dildir. Ezidi’ler Kurmanci, lehçesini kullanirken biz Gorani lehçesini kullaniriz. Bir digeri Kakailigin 14 kitabi var. En büyükleri Serencam ama baska kitaplari da var. Yine çok büyük farklardan biri Ezdilik inancina göre Ezidi dogulur, sonradan sen istesen bile Ezidi olmazsin, yani Ezdiligin yolu Ezidi dogmayanlara kapalidir. Ama Kakailikte böyle bir inanç yok. Yolu açiktir. Dileyen Kakai olabilir.

Evlilik açisindan durum nasil? Örnegin Ezdilerde farkli dinlerle evlilik yasak.

-Aslinda baslangiçta böyle bir durum yoktu. Ama tabi toplumsal ve cemaatsel olarak var ve gayet de tabii. Müslümanlarla evlenen bir çok Kakai, öte taraftan Kakailelerle evlenen Müslümanlarda var. Az oluyor ama oluyor. Toplum ilerledikçe, kalabaliklastikça bu tür evlilikler görülebiliyor. Tabi bu duruma en büyük etken Kakailigin bu konudaki esnekligi.

Kakailerin nüfus sayilari ve bölgelere göre nüfus dagilimlari hakkinda bilginiz var mi?

-Tahmini olarak sizi bilgilendirebilirim. Irak’ta yaklasik 200 bin civarinda. Kakai nüfusunun en yogun oldugu yer Iran. Sanirim 7 milyon civarinda Kakai var Iran’da. Yine rakamini bilememekle beraber Suriye, Afganistan, Tacikistan, Pakistan, Türkiye ilk aklima gelenler. Cografik kosullar yüzünden net olarak Kakai nüfusunu belirleyemiyoruz. Yine bazilari Kakailiklerini ifsa etmekten korkuyorlar.

Bölgelere göre bazilari da kendilerini baska isimlerle ifade ediyorlar. Bazilari Xaksar, bazilari Sarlo, bazilari Çiltem yada kirklar, kimisi Yarsan, Ehli Hak vs olarak isimlendiriyorlar inançlarini. Toplamda ne kadar çok Kakai nüfusu var lakin kendilerini cesurca tanitacak özgürlükleri yok. Kimisi söylüyor, kimisi suskun kaliyor. O yüzden net nüfusu kimse bilemez.

Türkiye’mi? Orada hiç Kakai görmedim ben.
(Gülümseyerek )

-Dogal. Mesela Alevilerin yasadigi bazi yerler var. Orada onlara Kakai degil ”Kirklar”diyorlar. Asillari Kakai ama. Mesela Azerbeycan’da varlar. orada da onlara ”görenler”diyorlar. Buradaki ”gören”in ”Goran”dan geldigi apaçiktir. Goraniler kimlerdir? Kakailerdir. Göz gezdirdiginiz zaman Kakailer epey kalabaliklardir. Bazi yerlerde azinlik, bazi yerlerde çogunluk olmakla beraber oldukça kalabalik ve daginik bir nüfusa sahiptirler.

Bu daginikligin altinda dini bir baski ve zulüm mü gizli? Neden bu kadar daginiksiniz?

-Aslinda Kakailer masum ve baris severdirler. Ayni Aleviler gibi. Hiç kimseyle sorunlari olmaz. Kendi hallerinde ibadetlerini yapip, yasamlarini idame ettirirler lakin buna ragmen olmadik zulüm ve baski üzerlerinde denenmistir. Yillar süren Irak ve Iran’daki geçmis rejimin yanlis politikalari ve hakim olan dini inancin baski ve etkinligi yüzünden Kakailik tüm azinlik dinleri gibi çok zor zamanlar geçirdi.

Çogu zaman gizli kapilar ardinda ibadetlerimizi ve dini inancimizi yasamak zorunda kaldik. 2003 yilina kadar görmedigimiz baski ve zulüm kalmadi. Köylerimiz bosaltildi. Can güvenligimiz tehlikeye girdi. Tutuklamalar yasadik. Yani çok tatsiz olaylar yasandi. Mesela Kakilerde tipki Dersim’dekiler gibi jenoside ugradi. Nasil bu güne gelindi?Kadinin koruyuculugunda. Erkekler düstügünde kadinlar korudu. Yani Kejê Xan buraya kadar geldigine göre ortalama yasanan baski ve zulümlerden haberin vardir.

Maalesef var. Okuyucularda haberdar olsun istedim. Yoksa geçmisteki acilari sizlere yeniden hatirlatmak degil niyetim. Bu gün durumunuz nedir? Nispeten daha mi rahatsiniz yoksa?

-Simdi çok çok rahatiz. Saddam sonrasi kurulan dengelerden sonra rahatladik. Üzerimizdeki kimlik baskisi oldukça azaldi. Kurdistan bizim evimiz. Dolaysiyla Saddam döneminde O’nun zulmünden nasibini alip köyleri bosaltilan Kakailerin çogunlugu köylerine geri döndü. Her ne kadar isin zulüm boyutu bitse de, azinliklar açisindan isin birde sosyolojik yani var bilirsin. Türkiye’deki gibi örnegin. Mesela Türk toplumunun gelenekleri oradaki Alevileri de etkilemis. Burada da öyle. Irak toplumu, Iran toplumu, Kurdistan toplumu geleneksel açidan Kakailere etki etmisler. Normalde jenoside ugrayan tüm azinliklar ulasilmasi zor ve izole cografyalari seçmelerine ragmen, Kakiler toplum içinde yasarlar. Dikkat edin Kurdistan’da yasadiklari köylerde yol kenarlarinda ve orta yerdedir. Çünkü Kakailer halkin içinde yasiyorlar, onlardan ayri degil. Halkin içinde yasayan bir aile, o halkin içtimai adetlerinden dogrudan etkileniyor. Her yönden. Dolayisiyla bu zaman içinde kaçinilmaz asimilasyonu da beraberinde getiriyor. Bu isin sosyolojik boyutu. Bir de isin duygusal boyutu var. Kakai ögretisine göre biz tüm dinlere, irklara, insanlara saygiliyiz. Biz de Insana sevgi ve deger mutlak olmazsa olmaz kosuldur. Dolayisiyla hiç kimseyi ait oldugu dinden dolayi asagilamayi, incitmeyi yada yok etmeyi aklimizdan bile geçirmeyiz. Çünkü bizde aslolan Insandir, dinler yada Irklar degil. Ama bizim birlikte yasadigimiz topluluklarda bu maalesef böyle degil. Örnegin Müslümanlar bizi sevmez. Bu sevmeme sadece sevmeme olarak kalmaz tabii ki. Bunun sosyo-ekonomik boyutlari var. Sen Kakai isen örnegin sattigin suyu bile almazlar. Farklilasmalar, bölünmeler, ötekilestirmeler var tabii ki. Bunun sonucu olarak da ortaya Kakailerin daginik yasamasi durumu çikiyor. Bunun iki temel nedeni var. birincisi baski ve zulüm, digeri ekonomik.

Bahsettiginiz bire bir ayni nedenlerden ötürü Ezdiler’in ekonomik durumu oldukça kötüydü. Bir çogunun düzenli çalistiklari bir isleri yoktu örnegin. Kakilerin ekonomik durumu nedir?

-Kakailer genel itibari ile saydigim sosyo-ekonomik nedenlerden ötürü , sosyal açidan, ekonomik açidan, maiset açisindan fakir bir topluluk. Örnegin sen ise müracaat ediyorsun baska biri ile, sadece Alevi yada Kakai oldugun için sana is vermezler.

-Ezidi’lerden bazi Müslümanlarin haram oldugu gerekçesi ile yemeklerini yemediklerini duymustum. Kakailerde de böyle bir durum var mi?

-Maalesef evet. Bir sürü cografyada azinliga karsi maalesef bu zulümler uygulaniyor. Örnegin Suudi Arabistan’da suni mezhebine tabi olanlar Siileri parçalara bölüp, zulüm uyguluyorlar. Iran’da bu tablo ise tam tersi isliyor. Çogunluk Sii Sunnilere karsi taraf tutuyor. Mesela Kürdler Iran’da iki defa eziliyor. Biri dilleri ve ait olduklari kavmiyetleri yüzünden. Digeri de suni olduklari için. Mesela Aleviler hem Alevi hem de Kürd olduklari çifte sorunla ugrasmak zorunda kaliyorlar. Hem Alevi, Hem Kürd, üstüne bir de sosyalist.

Isgal edilmis bir cografyada, isgalci bir ulusun üzerimizde uyguladigi her türlü zulüm taktigi yüzünden anlattiklariniz bir Kürd çocugu olarak hiç de yabanci olmadigim seyler maalesef. ben bu tanimladiginiz üç özelligin üzerinde biraz fazla durmak isterim. Hem Kürd, hem Alevi hem de sosyalist?Çok sevdim bu tanimlamayi. Buradan her Alevi’nin sosyalist oldugunu mu çikaralim?(Gülüsmeler)

– Evet öyle. Ben Türkiye’deki Alevilerin büyük çogunlugunun sol ve sosyalist kökenli oldugunu biliyorum. Evet düsünsel olarak öyleler. Iran’da da öyleler. Olmayanlar bile solcular ama sadece solun ne oldugunu bilmiyorlar. (Gülüsmeler)

Yasadiklari ötekilestirmelerden ve zulümden dolayi kendilerini ifade edebilecekleri en dogru felsefe bu diyorsunuz yani?Adini koyamasalar bile…

– Evet evet tam olarak öyle. Aslinda soldan falan haberleri yok ama zulme maruz kaldiklarinda pozisyon almak için nerde duracaklar?Örnek olsun diye söylüyorum. Türkiye’de CHP’nin baskani Kürd ve Alevi ama CHP’nin kendisi Kürdlere muhalif bir parti. Yani neden?Çünkü partinin algidaki karsiligi solda duruyor. Gözlemledigim kadar ile bir çok Kürd ve Alevi var ki seçimlerde CHP’yi tercih ediyorlar dogru mu?

Degil demek için her seyimi verirdim lakin maalesef dogru.

– Bazen diyoruz mesela, eger aleviler olmasaydi CHP bu denli oy alamazdi. Madem sen Kürdsün Kürdlükten kaynakli ulusal haklarin var. Orada bir çok Kürd hareketi ve partisi var neden onlara destek vermiyorsun?Burada baska bir mesele açiliyor önümüze iste. Buna ”sinifsallik”diyorlar. Sag ve sol diyorlar. Insanin üç aidiyeti vardir;Sinifsal, ulusal ve inançsal. Ve birini öncelikli olarak seçeceksin. Iran’da da durum ayni. Iran’da çogu sol partilerin baskanlari Kakailerden olusuyor. Ve Kakailerin ezici çogunlugu sol partiler içinde yer aliyor. Türkiye’deki durumu da biliyorum. Bir çok taninmis sosyalist parti yöneticisi Alevi. Burada esas olan soru su;Neden sol düsünce?Burada kökeni tarihe dayanan bir mesele var. Kakailer yaklasik bin senedir daima Bagdat’taki Abbasi halifesinin karsi pozisyonu içerisindeydiler. Bagdat’ta Islami ve Arabi bir hilafet vardi o zamanlar. Çifte yönden baski uyguladilar Kakailere hem dinsel hem mezhepsel nedenlerden ötürü. Çünkü Kakailer hem Kürddü hem farkli bir mezhebe tabidiler. Yaklasik bin sene evvelde Abbasi Halifesi Kakailere karsiydi. Çogunlugu Iran-Irak’ta yasayan Kakailer (Yarsan-Kakai-Ehl-i Hak tanimlama fark etmiyor. Üç isimde ayni duruma tekabül ediyor)Daima o pozisyon içinde, hep Devrim ve Isyan egilimindeydiler. Ve her zaman baskaldiri halinde olmuslardir Bagdat hükümet ve devletine karsi. Ama zulüm baslarindan eksik olmuyordu. Hatta Iran’da büyük bir Marksist-yazar olan Hesan Tebbari Kakailer için ”Kakailik isyana dayali bir dindir. Düsünsel bir baskaldiridir”demistir. Velhasil Daglarda hilafete karsi savaslar verildi. Baskaldiri oldu. Proleterlerin yaptigi bir baskaldiri. Daglarda savasanlar rençberlerdi. Tipki Dersim ve çevresinde Seyid Riza’nin askerleri gibi. Rençber ve fakirlerden olusuyordu. Ve yaptiklari aslinda büyük bir devrimdi. Biz buna ”Zagros Alevileri’nin devrimi”diyoruz. Zagros nedir?Neresidir?Loristanin güneyinden taaaa Dersime kadar uzanan bir dag silsilesi. O dag bir çogumuza mesken olmus. Alevilere, Bektasilere ve biz Kakailere. Sonuç itibari ile her Kakai kendini mutlak bir sol görüs içinde ifade etmek durumundadir. Iste Türkiye’deki Alevilerin CHP yanilgisinin kaynagini bu durumun olusturdugunu düsünüyorum.

Kaldi ki bence en üzücü ve hazin olan CHP ‘nin içerik olarak sol parti olmamasi. Hatta benim baktigim yerden merkezin çok çok saginda!Neyse…

Su andaki Kürdistan Hükümetiyle Kakailerin iliskileri nasil?

– Kej Xan, sonuçta bizim Ulusal kimligimiz var. Biz Kürdüz. Ve özgür Kürdistan tüm Kürdler gibi hepimizin ortak düsüydü. Bu günkü sartlar kolay hazirlanmadi.

Biz bugünlere çok büyük mücadelelerle geldik. Sanirim benim eski pesmerge oldugumu biliyorsun. Ayni zamanda KDP’nin basin sözcüsüydüm. Üstelik eski Kültür bakaniyim. (Gülüsmeler).

Su an Kürdistan Federe Hükümetinde tüm Kürdlerin durumu bundan önceki dönemlere göre çok çok iyi. Bizim için öncelikli olan Ulusal Kimligimizdir. Sonrasina gelince yavas yavas yapilaniyoruz.

Kürdistan’daki tüm dinler bizim için önemlidir. Mesihilerin vakfi var, Sialarin, Sunnilerin ve Ezidi’lerin vakfi var. Azinliklarin ve Kürdistan’daki tüm dinlerin hakkini korumak için elimizden geleni yapiyoruz. Ha eksiklerimiz yok mu?Mutlaka var?Örnegin Ben Kültür Bakaniyken, Egitim Bakanligindan kitaplarda azinliklarin dinlerinin de ögretilmesi gerektigini ve müfredata bunlarin alinmasini talep ettim. Kürdistan’daki tüm inançlari anlatan bir kitaba ve ögretiye ihtiyaç var. Ibadet bilimi gibi. Islamin her mezhebinden, sia, sunni, hiristiyanlardan yine Ezidi’likten bahseden yani ne kadar inanç varsa hepsini inceleyen ve içeren bir ders olmali. Yani demem o ki tabi ki dinlerimiz konusunda eksiklerimiz vardir ama bunlar hizla giderilecektir. Hiç bir din ve azinlik toplulugu Saddam döneminde yasadigi acilari bir daha yasamayacaktir. Ve yaralari hizla sarilmaya baslandi.

-Anlasildi soruyu yanlis sordum. Peki Kurdistan’da Kakai’ler ibadetlerini rahatlikla yapabiliyorlar mi?Bu yönde herhangi bir sikinti yada baski yasiyorlar mi?Sahi bir de ibadethaneleriniz adi ne ve ibadet biçimiz nasil?

Ibadethanelerimizin adi ”Cemxane”. Cem zaten Cem. Xane de biliyorsunuz ev demek. Dolayisiyla Türkiye’deki ve Kuzey Kurdistan’daki Alevilerin”Cemevi”ile ayni adi tasiyor.

-Sabahtan beri dinlediklerimden sonra hiç sasirmadim. Peki var mi Kürdistan’da Cemxaneleriniz?-

-Evet.

– Ibadetlerinizi serbestçe yapabiliyor musunuz

– Tabi. . Tabi hiçbir sorun yok. Yani hükümet anlaminda sorun yok. Yalniz geçmisten gelen travmalardan dolayi hala korkuyorlar o yüzden ibadetlerini gizli yapma taraftarilar. Iran’dakiler öyle degil mesela, çünkü orada çogunluklar. Örnegin Iran’da iki bin metrekare üzeri bir Cemxanemiz var. Asagisi kurban için ayrilmis mesela.

Buradan anliyoruz ki sizin dininizde de Kurban kesme ritüeli var.

– Evet. Zorunlu bir uygulama degil ama dileyen kesiyor.

Kakai kelimesinin kökeni nereden geliyor?

-Kardes- agabey anlamindaki ”kak”tan geliyor. Yarsan’da yardimlasmadan geliyor. Yani kardeslik ve yardimlasma dini. Iki bin sene öncede bu cemaatin sistematigi mevcuttu. Insan kime yardim eder?Kardesine mesela…Benle sen Kakai isek sana yardim etmem gerekiyor. Çok eski bir birliktelik bu. Cemaat her dagildiginda yardimlasmalarla derlenip toparlanmis. Mesela bir kadin vardir dul kalmistir, çocuklari yetim, hastalik yoksulluk ve benzeri arizi durumlari bertaraf etmek için yardimlasilir. Yine baskasinin sana haksizlik ve zulüm etmesine karsisina geçilmesi için Kakailik kardeslik esasina dayandirilmistir. Mesela bu sehri polislik kurumunun olmadigi eski zamanlarda delikanlilar muhafaza ediyorlarmis. Kisacasi kökenini kardeslikten almistir , tipki Alevilikteki gibi siddetle alakalari yoktur ve herkes birbiriyle kardes sayilir.


Ezidi’likte ahret kardesligi vardi. Sizde de benzer bir durum var mi?Hos siz zaten dünyada kardes olmussunuz. (Gülüsmeler)

-Benzer bir tören var ama ahretten çok dünya kardesligi için. Cemevinde Cem adini verdigimiz bir törende töreni yöneten kisi olan ”Pir”in karsisina oturup duasina mazhar olmak sureti ile kardes oluruz. Bunun adi ”Birayi Yari”yani tam karsiligi yardimlasma kardesligi. Belli merasim ve çesitli dualardan sonra sen benim yardimlasma kiz kardesim oluyorsun, ben de senin yardimlasma erkek kardesin. Pirimiz bize bir mendil veriyor. Ve bize iki tas su getiriliyor. Sularimiz tek bir tasa konularak bize içiriliyor. Böylece seninle kardes oluyoruz.

Oooo oldukça güzel bir ritüelmis. Ben çok sevdim. Ya sonrasi?

-Sen benim kardesim olduktan sonra sürekli seni görüp gözetmem gerekiyor. Sen de aynen öyle. Yine por var. Porun ne oldugunu biliyor musun?


Hayir.

-Mesela sen benim porum oluyorsun. Çocugum gibi. Özellikle küçük yastaki çocuklarla Por olunuyor. O çocuk hasta düstügünde, yada baska bir sorun yasadiginda, yada egitimiyle ilgili her seyinden mesul oluyorsun ve yardimina kosuyorsun. Durum bundan ibaret. Kakailigin temeli bu, yardimlasma ve dayanisma dini.


Bayildim!Mahsuru yoksa size inanç sisteminizle ilgili birkaç soru sormak istiyorum.

– Tabi. Tabi Buyurun.


Tüm dinlerde bir yaradan ve buna karsilik gelen bir peygamber var. Örnegin Müslümanlita Allah ve Hz. Muhammet, Hiristiyanlikta Allah ve Hz. Isa . Ezdilikte Allah, Melekê Tavus ve Sex Adi…Sizde bu tablo nasil?

– Xwe ismini verdigimiz Xwewendkar yada baska ismi ile Yezdan var bizde. Ama en büyük temsilcimiz Sultan Ishak’tir. Ve bundan 700 yil önce yasamistir. Melekê Tavus’a karsilik Pir Bünyamin var bizde. Bizim inancimizda çok Pir var. Bünyamin var, Davud var, Musa Var. Bir defasinda Yahudi bir arkadas konusurken David’den bahsetti. David, Davud’un Ingilizcedeki telaffuzu. Ezidilikteki Melekê Tavus, Hiristiyanlardaki Isa Mesih, Zerdüstlükteki Zerdest konumuna karsilik Kakailikte Pir Bünyamin gelir. Mesela Alevilikte Pir Bünyamin’in karsiligi Hidir’dir. Dara Düstüklerinde ”Ya Hidir”diye çagirirlar. Hidir müsterek bir isim herkes kullaniyor. Bizim bu tarafta da var ”Ya Hidir Zinduwa”yani ”Ey canli olan Hidir!”Bizim inancimizdaki karsiligi Davuttur. Mesela Dersim’li bir yazar olan arkadasim Munzur Çem’le bir gün arabaya binerken ”Ya Hidir!”dedigini isittim. O’nunla siki bir kardesligimiz var. Iste o sirada ona sordum ”bu çagirdigin Hidir’da kim?”Bana anlatti. Ben de O’na dedim ki ayni durumda ben Ya Davud! Derdim.

– Kur’an’ da adi geçen kaç melek var?


-Dört.

-Mikail, Azrail, Israfil, Cebrail degil mi?


-Evet.

-Bizde de yedi melek var. . Pir Bünyamin , Cebraile karsilik gelendir. Pir Musa Israfile, Pir Davud”Mikail’e. Pir Mustafa”Azrail’e. Birde Razbar var ki Razbar kadindir. . Sah Ibrahim, Babayadigar.

Bak sen! Kadin Melek ben bunu sevdim!

-Kadin tabii. Ve daima kadin olarak kalacak. Çok büyük bir melek. Dünya var oldukça bu yedi melek var olacaktir. Mesela Alevilikte Abdal var?Abdalin ne oldugunu biliyorsun sanirim.

-Evet.

-Onlarda dünyada daima yedi Abdal olacagina inaniyorlar yine o yedi Abdal olmadan dünyanin var olamayacagina inaniyorlar.

-Sahi bu yedi rakaminin sirri nedir?Nerdeyse tüm dinlerde bir sekilde var.

-Yedi rakaminin sirri…Kej Xan bak simdi. Ben Arapça, Farsça, Kürdçe okuyorum. Biraz Ingilizce az da Türkçe okuyabiliyorum. Arapça’da büyük bir Derwes, Arif ve mutasavvuf var adi;Muhyeddin Ibni Arabi. Bizim inancimiza tabii olan Ezidlerde , Aleviler de kendi hesaplarina kabul ediyor. Çok büyük bir Arif idi. Arif kendini bilen insan demek. Bundan yaklasik 700 sene önce yasamis. Su an Sam’da meftun. bu üçüncü gözden bahsediyor. Hiç duydun mu üçüncü gözü?

-Tabi ki…

-Alevilikte bu Batini göz diye adlandirilmis mesela. Budizmde üçüncü göz. Insanin görünen iki gözü vardir. Oysa görünmeyen bir göz daha vardir. Tabi açmasini bilene. Alevilik, Ezidilik, Kakailik bunlarin hepsi tasavvufi ve irfani inançlardir. Basa alacak olursak Tanri vardir ondan sonra dört melek ve yedi abdal vardir. O yedi Abdal inancimizin esasidir. Bir evi ayakta tutan sütunlar gibidir. Ve bir de Kirklar var. Yani ”Çiltan”. Kirklarda esastir. Kirklar Tanrinin zatinin tecellisi olarak var olmuslardir. Tanri insan olmaz!Insan da tanri olmaz!Ama zatinin gücünü yani enerjisinin tecellilerini yeryüzünde görmek mümkündür. Tanriyi kimse göremez ve O her seyden büyüktür. Tanri arzinin üzerindedir Serencam isimli kadim kitabimizda O’nun zatindan tecelli olan dört melek, yedi Abdal, Kirklar ve yetmis iki var.


-Yetmis iki?

-Evet yetmis iki de kutsal bir rakamdir. Mesela rivayete göre yetmis iki Pir Hewreman’da iskan etmislerdir. Hepsinin ismi var. Bunlarin hepsinin dünyanin farkli bölgelerinden geldigi rivayet olunur. Ruhsal anlamda tabi. Mesela Çin2den gelen var. Yine Anadolu’dan, Zazalarin arasindan gelenler olmus. Mesela ben Zazalarin Sehrinden gelmisim.


-Zazalarin Sehri?

-Duymadin mi Zazalarin Sehrini? Dersim…


-Dersim mi?

-Evet. Dersim’den bahsediyorum iste o Zaza sehrinden yaklasik 700 sene evvel gelinmis. Neyse yetmis ikilerden bahsediyorduk. Bunlar dünyanin dört bir yanindan Hewreman’a gelip toplanmislar. Tabii gelmisler derken ruhsal anlamda. Sonrada fikir birligi yapip dini kaidelerimizi belirlemisler. Iste dünyanin dört bir kösesindeki dini benzerlikler bu yüzden. Örnegin ayni devirde görev yapan Dersim’deki Hizir, Hewreman’da Davud olmus. Iste dini ritüel benzerlikleri sirf bu yüzden. Mesela bizim Pirimiz Araplarda Seyide karsilik geliyor. Bazi babalara Seyid denir mesela. Seyid Arapça bir kelimedir ve mana olarak Büyük Insan anlamina gelir. E Pir de büyüktür. Bütün dinlerde ve tarikatlarda Pirler vardir. Ve herkesin istisnasiz bir piri olmali. Kakailikte herkes bir Pire tabi olmali.


-Alevilerde oldugu gibi. Onlarinda tabi olduklari Pir’leri var.

-Evet. Pir aslinda köken olarak Zerdüstlükten gelmedir. Zerdüstlükle ilgili çok sey okudum. Soranice hatta Latin harfleri ile basilmis çokça kaynak var bu konuda. Zerdesti bir tanimlamadir. Ve Mürsid insan büyük insan anlamina gelir. Yani hastalara ve dara düsenlere yol gösteren kimse. Pir de öyle yol gösterici. Manevi anlamda yasaminin gelismesi için. Kakailik ve diger bütün dinler bu felsefeden türemistir.

-Yoruldun mu Kejê Xan?Kahve molasi verelim mi?


-Kahveye evet ama molaya hayir. Çok uzun zamandir bu ani bekledigim için eger sizi yormadiysam enine boyuna konusmayi istiyorum. Benim için Kürdistan’daki tüm dinler çok önemli ve ulusal birlik temelinde bu dinler hepimizin kirmizi çizgisi olmali. O açidan sizi yakalamisken Kuzeydeki Kürd çocuklarina sizi ne kadar tanitirsam o kadar kar. Eminim bu röportajda Kakailikle tanisan arkadaslar kisa sürede bu konuda daha derin arastirmalar yapacaktir. Ve Kürdistan bir gün benim düsledigim gibi bagimsiz ve birlesik oldugunda eminim öncelikli olarak azinliklarin haklarini koruyacaklardir.

-Okullarda Kakilikle ilgili egitim veriliyor mu?

-Henüz degil. Ama yakinda okutulacak.


-Peki Kakai çocuklar için özel okullar yok mu?

-Yok ama zamanla o da olacak. Önce ilkokulu bitirecekler sonra kendi okullarinda okuyacaklar. Hiristiyanlarin, Müslümanlarin ve Ezidilerin var. Kakilerin yok. Aslinda bu Hükümetin degil Kakailerin kendi gayretsizligi. Gelin diye davet ettiler, gitmediler korkudan. Nerdeyse bütün dünya dillerinde Kakailik üzerine kitaplar yazilmis. Ama Kakailik daha yeni yeni kendisinden söz ediyor. Iran’daki Kakailer çogunluk olduklari için bu konuda çok cesur ve konuskanlar. 6-7 milyona yakin cemaatleri var. Orada çok büyük kocaman Cemxaneleri var. Onlara iyi rehberlik edecek iyi Pirlere sahipler. Pirleri çok bilgin bir o kadar da olgundurlar.


-Bisey sormak istiyorum. Ezdilere orjinleri sorulduguna hilafsiz kendilerini Kurmanc diye tanitiyorlar. Yine Zerdüstlügü de bizler Kürdlerin kadim inanci olarak kabul ediyoruz. Kkailikta bu konuda biraz karisiklik var gibi?Örnegin Türkmen olduklarini idda edenler var. Ne dersiniz?Orjini net ve kesin olarak nedir sizce?

-Kakailer köken olarak Kürdtürler. Misolojimiz eski Kürdçeye dayaniyor. Burada eskiden bu kabul edilmiyordu. Ama simdi Selehaddin ve Süleymaniye enstitüsünde master ve doktora tezi konusu olarak isleniyor. Bu Kürdçe için büyük bir kazançtir esasen. Çünkü simdiye kadar kabul edilen en eski yazili Kürdçe eserler Ehmede Xani ve Meleye Cizire’ye dayandiriliyordu. Oysa 1200 sene öncesinde Bab Tahire Hamedani var. . Kendisi Kakai idi örnegin…


-Ah bilmezmiyim?”Delal , her du çavên min qesra te ne. /Nav her du çaven min cihên piyên te ne/Ditirsim tu xafil gav bavejî û bi mijangê min biêsin piyên te…Ah bilmez miyim? Ben bölmeyeyim buyurun. .

-Kakailikte var olan eski Kürdçe metinler baska hiçbir yerde yok. Akid olarak Alevilikte, Bektasilikte var elbet ama Kürdçe metin olarak Kakailigin disinda hiçbir yerde yok. Bu metinler Hewrami ve Gorani lehçesinde yazilmistir. Kakailik cografi olarak da Kürddür.


-Kesin?Yani bu gün bu tartismayi burada bitiriyoruz.

-Evet tamamina yakini Kürddür . Kürd olmayanlarda evlilik yoluyla yada kendi istegi ile Kakailigi kabul edenlerdir. Loristan, Sarezor, Kermansah…En önemlisi bu akidin metinlerinin dili Kürdçedir. Kendisi de diyor kitapta ”ben Kürdlerin ibadetlerini modernize ettim”diye. Bunun bir anlami da su. Bu inanç zaten bastan beri vardi ben yeniliyorum. Kakailik 1200 sene önce Loristan’da baslamis. Ordan Kermensah’a, Hewreman’a, Hamedan’a azerbeycana derken taaa Kerkük, Bagdat, Musul ve telafera kadar yayilmis. Ordan da doguya dogru Afganistan, Pakistan Ve Hindistan’a dogru yayildi. Hindistan da çok fazla Kakai var. Afganistan’da Kakailere Zikri deniliyor. Mesela orda Mezari Serif diye bir sehir var orada çoklar zikri olarak biliniyorlar ama tabi köken olarak Kakailer. Daha öncede dedik ya siyasal, sosyal, ekonomik sebeplerden ötürü dünyanin her yanina farkli isimlerde dagilmislar. Kim bilir daha nerelerde hangi isimlerle varlar. Gelenek görenek ve dini ritüelleri incelendiginde benzerliklerden dolayi kökenlerinin Kakai oldugu apaçik görülebilir…


-Anladim. Tesekkür ederim. Peki Hac anlaminda ziyaret edip Haci oldugunuz bir yer var mi?

-Hac yerimiz Pîrdiwar’da. Pirdiwar köprü anlamina gelen ”Pîr”. Oradan bir nehir geçer. Adi Sirwan. Sultan Ishak Sirwan nehrinin üzerindeki köprünün yakinlarinda yasamis. Orada manevi bir payitahti karargahi varmis. Orada vefat etmis. Kimi diyor öldü, kimi diyor öldürüldü bu konuda kesin bilgi yok. Yaklasik 300 sene yasadigi rivayet edilir. Pirdiwar Hewreman’da Sêxan ismi verilen bir köye çok yakin. Irak ve Iran sinirinin üzerinde. Bu sinir Hewreman’i ikiye ayirmis durumda. Iki tarafta da Kakailer var. Newroz günü Pirdiwar’a ziyeret için gidiliyor.


-Tarihi ilginçmis. Yani sizde de Newroz kutsal.

-Evet Biz Sultan Ishak’in 21 martta dogduguna inaniriz. Zerdüst’ün de ayni tarihte dogduguna inaniliyor. Bu tarihte dünyanin her yerinden bazen on binlerce bazen yüz binlerce Kakai buraya ziyarete gelir. Dersim’de nasil Munzur Baba için ziyarete gidiliyorsa öyle. Bir vadi var Hawar ismi verilen. Halepçe’den baslayip Iran-Irak sinirina Pirdiwar yakinlarina kadar uzaniyor. Munzur Çem ziyarete geldiginde gözlerine inanamamis, Dersim’le olan müthis cografik benzerligini ”bir an kendimi Dersim’de sandim”diyerek açiklamisti. Yolu çok bozuk. Ben bakanlik dönemimde yaptirdim ama kis mevsiminde nasil oldugunu bilmiyorum. Hewreman daglari sarp daglardir. Yolu zorludur tipki Dersim gibi. Kar yagisi çoktur. Çok güzel bir yerdir ama…Her insanin yasamayi hayal edebilecegi çok güzel bir yer.


-Anlasildi Newroz’da bize Hewreman yolu göründü. Sahi Dersim’den her bahsettiginizde gözleriniz isildiyor. Dersim’i gördünüz mü?

-Ah sormayin. Hiç görme firsatim olmadi. Resimlerden ve anlatilanlardan taniyorum. Festivale davet ettiler gitmeyi çok istedim ama o günkü sartlar çok uygun olmadi. Baska bir tarihte mutlaka ama mutlaka gitmek isterim. Dersimden Zaza arkadaslar geldi . Dilleri bizimkine çok benziyor. Her konuda müthis benzerliklerimiz var. Görmeyi çok istiyorum.


-Duydunuz Dersimliler. Bundan sonrasi size ait. Benim memleketimi bu kadar öven ve özlemle kucaklamak isteyen birini tanisam sirtimda götürürdüm. Sizden ses çikmazsa ben alip götürmenin bir yolunu bulacagim haberiniz olsun!

-Son olarak sizi eger çok yormadiysam birkaç Dininizle ilgili birkaç konu üzerine daha konusmak isterim. Örnegin bildigim kadari ile sizi Alevilik, Bektasilik ve benzer inanç guruplarindan ayiran temel iki ögretiniz var. Bunlari sizden dinleyebilir miyiz?

-Ne demek rica ederim. Tabi ki birini zaten yedi melek hususunda anlatmistim ki adi Hulul dur. Tanrinin zatindan tecelli olduguna inandigimiz sahsiyetler vardir. Örnegin Haci Bektas bunlardan biridir. Ve size anlattigim diger melekler, Abdallar, kirklar ve yetmisikiler. .

Ikincisi ”Tenasüh”tür. O da ruhun bir bedenden baska bir bedene intikalidir.


-Duymustum. Sanirim reenkarnasyona inaniyorsunuz.

-Dedigim gibi bizdeki adi Tenasühtür. Bu olay ölümden yedi gün sonra gerçeklesir. Kakailik akidesine göre bu ruh sadece insana degil üstelik dogadaki her seye intikal edebilir. Ruhani devri binbirkere de tamamlanir. Tenasüh devresi biten bir kimsenin ilahlik mertebesine yükseldiginden Allah’in ruhunun içine dolduguna inaniriz.


-Bu durumda siz ölüm diye bileye inanmiyorsunuz anladigim kadariyla.

-Dogrudur Kej Xan. Bizim inancimizda ölüm diye bir sey yoktur. Insan ölmez. Beden gider ama ruh kalir. Ve her zaman dönüsüm içerisindedir. Bir çok insan ölünce geri dönüsümün olmadigini sanir oysa bu büyük bir yanilgidir.


-Peki bu durumda siz ölüm merasimlerinizi nasil yapiyorsunuz?

-Ha bak bu size ilginç gelebilir. Bize göre esas yasam ölümden sonra baslar. Örnegin çok genç birisi öldügünde daha dogrusu örnegi söyle vereyim kim ölürse ölsün biz onu arkasindan tambur çalip ugurlariz. Asla aglamayiz.

-Nasil yani. Ölülerinizin arkasindan tambur çalip sarki mi söylüyorsunuz? Yemin ederim sizler eger ölümü bu sekilde kavramissaniz hayat bizim gibi ölümlülere verdigi aciyi asla size veremez!(Gülüsmeler)

-Ölü olan evde cem düzenlenir. Kabristandan eve kadar tambur çalariz. Bazen elli kisilik gruplar halinde tambur çalip stran söyleriz. Biz zaten dünyaya türlü acilar çekmeye geldigi için dogarken aglamak zorunda kalan insana, onu bu eziyetlerden kurtulup hafifledigi bir günde ugurlarken böyle davranmamiz gerektigini düsünürüz. Annesinden bu zorluklarla dolu dünyaya gelene aglamali!Ölüm Özgürlüktür!Böyle algiladigimiz için bizde ölüme aglamak yoktur!


-E simdi reenkarnasyona pardon Tenasühe inaniyorsaniz cennet- cehennem kavraminizda yoktur sizin?

-Bizim inancimiza göre daimi bir döngü vardir. Ruh önceki bedende bulundugu sürece o insanin yaptiklarina göre degerlendirilip mutlu yada mutsuz bir bedene göçer. Insan mutlaka toplam 1001 defa tecessüd asamalarindan geçer. Yaptiklarinin cezai muhasebesini de bulur. Eger iyiysen ruhun iyi bir insana, yada iyi bir mekana yada mutlu bir yasama geçer. Kötüysen tam tersi. Kisacasi ölüm yoktur yasam degisim döngüsündedir dolayisiyla cennetini de cehennemini de insan bu dünyada kendisi yaratir.


-Iyiymis. Böylelikle bu felsefe insani yasarken maksimum dikkate yönlendirir degil mi?

-Insanin fikirlerini sekillendiren hafizasidir. Bu hafiza bilgisayar hafizasina benzer. Kaydettiginiz bilgileri geri çagirdiginizda bu bilgiler yasaminizi kolaylastirir. Hafizanizi kapattiginizda yasama dair anlam sorunu yasarsiniz. Nerde dogarsaniz dogun, herhangi bir ülkede yada ailede, o kültürü ögrenir ve o yasamdan besleniriz. Örnegin benim Avusturya ve Almanya’da Budizm’i seçmis dostlarim var. Ben bunlarin bir önceki yasamlarindan gelen hafizayla Budizmi seçtiklerine inaniyorum. Bazen hiç görmediginiz bir kente gittiginizde daha önce gitmis gibi olursunuz. Rüyalar ve Deja vu örnegin bunun en güzel tanimidir. Bazi insanlari ilk görüste sever ve benimseriz. Bazilarinda ise tam tersi etki vardir. Bunlarin hepsi geçmis hafizamizla ilgilidir.


-E siz bu paralelde düsünürseniz tabi ki kimseye kötülük yapamazsiniz?Bu felsefeye göre kötülük yapacaginiz kisinin geçmis yasamda yakininiz olma olasiligi yüksek?

-Ve gelecekte ayni zamanda!


-Ha pardon tabi döngü. .

-Evet aynen öyle… Ben sizi nasil incitebilirim ki, sizin geçmis yasamda benim kizim olmadiginiz ne malum?Yada gelecek yasamda annem olmayacaginiz.


-Bayildim ya. Çok sevdim ben bu fikri…. Bundan sonra maksimum dikkat ederim artikJ)

Biliyorum çok fazla zamaninizi aldim ama söz son bir sey daha sorup sizi rahat birakacagim artik.

-Olur mu Kejê Xan…Sen anlattiklarimdan hiçbir sey çikarmadin mi simdiye kadar bizim felsefemiz yardimlasmayi ve Insan’i temel alir. Ta oralardan çikip bizi tanimaya gelmissin. Evimizde misafirimizsin. Diledigin kadar kalabilir ve istedigin her seyi sorabilirsin…


-Tesekkür ederim ya. Harikasiniz. Yalniz bastan söyleyeyim bu kadar yüz vermeye gelmem ben gitmem kalirim buralarda o olur. (Gülüsmeler)Simdi toparlayacagim ve bitirecegim. Alevilikte Kadin çok önemli ve degerli. Bir o kadarda özgür. Siz de kadinin durumu nedir?

-En büyük meleklerimizden biri kadin olduguna göre sence nedir?


-Sormam hataydi tabii. Bu kadar insan deger veren bir toplumda kadin haklari tabiî ki geliskindir. Buyurun. .

-Bizde kadinin öncelikle üç temel hakki vardir.

Birincisi ve en öncelikli olani:Her insan gibi Yasam Hakkidir.

Ikincisi; tamamen esittirler. Çünkü bizde kadin ve erkek ayrimi olmaksizin ”Insan ”hakki vardir.

Üçüncüsü; Egitim hakkidir.

Örnegin Türkiye+de Aleviler sanat ve kültür alanlarinda toplumun diger katmanlarindan daha ileridedirler. Bunun temel sebeplerinden birinin kadin-erkek esitligi ve kadinin bu toplumda diger toplumlara göre daha özgür ve hak sahibi olmasinin getirdigi kültür ve sanata sundugu katkidir diye düsünüyorum. Kadinlar bizim toplumumuzda tüm karalara ortak katilacak kadar degerli ve özgürdürler.


-Evlilik hukuku nedir?

Tüm dünyada oldugu gibi yasadiklari devletlerin hukuksal yaptirimlarina uygunluk ve bunun disindaki dini evlilik ritüelleri vardir. Yine kendi sosyal anlayislarina göre evlilik törenleri vardir.


-Bosanma?

Haz edilmeyen bir durumdur. Yasanilan yerin sosyal yapisiyla da alakalidir. Sizde Urfa’da yasayan bir kadinla, Istanbul’da yasayan bir kadinin sosyal yapisi nasil birbirinden farkliysa bizde de bazi bölgelerde bu durum böyledir.


-Peki çogul evlilikleri

-Asla! Kakailik tek esliligi ögütler.


-Sünnet?

-Evet sünnet Kakailikte vardir.


-Ezdiler dini ritüellerinde Çira yakardi. Sizde de var mi Çira?

Öncelikle suna bakmak lazim. Çira’nin orjini nerden geliyor. Çira Zerdestlikten gelmedir. Zerdestin sönmeyen bir atesi vardi. Kürdistan isik ve aydinlik ülkesidir. Çira’da isigi ve aydinligi temsil eder. Alevilerde, Kakilerde, Ezidlerde vardir. Kur’an da Nur’a tekabül eder. Yani Müslümanliktaki karsiligi Nurdur. Kürtlerin bir bölümü inanç biçimi olarak Müslümanligi seçmis olabilirler ama geçmis hafizalarinda Zerdestlik vardir!Ve dikkatli baktiginizda bunun bu güne yansimalarini görürsünüz.


-Oldukça yordum sizi biliyorum ama uzun zamandir sizi görmek için çabaliyordum. Burada olmak ve sizi dinlemek beni o kadar mutlu etikti hiç bitiresim yok. Zaten birazdan kaydi kapatip sizinle uzun uzun sohbet edecegim. Daha size sormam gereken o kadar çok sey var ki. (Gülüsmeler. )Son olarak söylemek istediginiz bir sey var mi?

-Öncelikle Kuzey Kürdistan’daki kardeslerime sizin vasitanizla sevgi ve selamimi iletmek isterim. Basta da söyledigim gibi Ulusal Kimligimize öncelik vererek, Kurdistan’nin içinde yasayan tüm dinlerle ve azinlik gruplarla bir bütün oldugunu unutmadan size Kakailik dinini ana hatlariyla tanitmaya çalistim. Özetlersek;Kakailik Insani en büyük deger olarak temellendirip bunun üzerine sekillenmis bir felsefedir. Ilkesel olarak yeryüzünde yasayan hiç kimseyi, hiçbir yasam deneyimini, hiçbir irki, rengi, yada dini yargilamaz. Dünyanin tüm insanlari ve dinleriyle barisik yasariz. Çünkü biz evrensel bir inanca sahibiz. Bu felsefemiz yüzünden her sofrada yiyecek ekmegimiz mutlaka vardir. Tipki Alevilik felsefesinde oldugu gibi bizim de Kabemiz insandir!


-Çok çok tesekkür ederim. Benim için oldukça verimli ve keyifli bir sohbetti umarim okuyucularda da ayni etkiyi yaratmistir.

-Ben tesekkür ederim. Benim yerime Dersim’e gitmeyi unutmayin olur mu?


-Ben en kisa zamanda birlikte gidecegimizi düsünüyorum.

-Dersim’i görmeyi çok isterim. Tekrar tesekkürler.

Dengê Kurdistan

Back to top button