Makale

Kemal Burkay devlet projesi mi?

Dersimli bir Kürt olan sair, yazar, siyasetçi Kemal Burkay 33 yillik ayriligin ardindan ülkesine ‘artik iklim degisti’ deyip döndügünde ve onu vatanindan kopmak zorunda birakan devletin ve hâkim zihniyetin ne kadar degistigini de gösterecek sekilde hükümetin iki bakaninca; Sayin Ertugrul Günay ve Sayin Egemen Bagis tarafindan hasretle karsilaninca, PKK ve uzantilari en kolay yolu seçtiler: Kemal Burkay bir devlet projesidir, dediler.

PKK ve uzantilarinin tezine daha dogrusu olusturmak istedikleri algiya göre Kemal Burkay: ‘Kürtlerin ne çektiginden bihaberdir. Kürtler burada ‘TC zulmü’ altinda inlerken, gençleri daglarda ‘fedakârca ölürken’ o Isveç’te bir eli yagda bir eli balda yasamis, ‘PKK kazanimlari sayesinde’ Kürtler biraz nefes alinca da ‘bir kahraman edasiyla’ Türkiye’ye dönmüstür. Kürtler nezdinde var olan sayginligini da, dönüsünü ‘bir TC projesine, ‘AKP organizasyonuna’ veya ‘Tayyip Erdogan prodüksiyonuna’ çevirerek yitirmistir’.

***

PKK ile fiili yahut fikri bagi olmayan ama Kürt meselesinin kanirtilarak da olsa Türklerce kabulünde PKK’nin etkisinin büyük oldugunu düsünenlere göre de: ‘Kemal Burkay’in dönüsü bir devlet projesidir. Hükümet, onun sayesinde ‘Kürtleri PKK etkisinden kurtarmayi’ amaçladi. Kürtlerin, Burkay’in destekledigi HAK-PAR’a teveccüh göstermesini umdu. Ama Burkay’in Kürtlerde siyasi bir karsiligi yok. Dolayisiyla proje fiyaskoyla sonuçlanacak’.

‘Kemal Burkay bir projedir’ diyen iddialar kabaca böyle özetlenebilir. (Bu önermeyi kendisinin affina siginarak, tartismalar bu minvalde gittigi için zaruretten kullaniyorum). Hem Burkay’i, hem Burkay üzerinden yürüyen tartismalari izleyen bir gazeteci olarak, izninizle su ‘proje mevzuuna’ ve Sayin Burkay’in Türkiye’deki varliginin Kürt meselesinin halline nasil bir katkisi olabilecegini tartismak istiyorum.

Sayin Burkay, dönüs kararini açikladigi günden düne dek hep ayni seyi söyledi, kisisel istek ve iradesini beyan etti. Kisinin beyani esastir. Ayrica açiklamalarinda bir tutarsizlik da görülmüyor. Kendisiyle iki saatten fazla sürmüs bir röportaj yaptigim ve belli noktalarda, gazeteci tabiriyle söylersek ‘ters köseye’ de çalistigim için sunu rahatlikla söyleyebilirim: Kemal Burkay iklimin yumusadigi, Kürt meselesinin siyasi çözümünün konusuldugu bir dönemde bir ömür sürmüs mücadelesine ülkesinde devam etmek, sürece samimiyetle katki vermek için burada. Dolayisiyla kendisi disinda bir baska odagin onun üzerinden sonuç almayi ummasi ya da bir baskasinin o sonucu bosa çikarmak için dezenformasyona girismesi onu baglamaz. Herkes gibi Kemal Burkay da kendisinden sorumludur.

Meselenin halli konusunda sürece katkisi olamayacagini, Kürtler indinde sözünün siyasi degeri olmadigini iddia edenler ise fena halde yaniliyor. Çünkü:

1) Kemal Burkay’in basindan beri PKK tabanina nüfuz etmek gibi bir hevesi hiç olmamis. Bilakis Burkay ve arkadaslarinin siddeti reddeden ama federasyon talep eden, Kürtler üzerinde de hayli etkili olan siyasi çizgisi 80 öncesinde PKK tarafindan bogulmustur.

2) Bugün siddeti reddeden Kürtlerin büyük çogunlugu oylarini zaten AK Parti’ye veriyor. Hükümetin, HAK-PAR’i destekleyen Burkay’a yatirim yapmasi bölgede kendi ayagina sikmasi demek olur.

3) Burkay’in sürece katkisi kanaatimce Kürtleri degil Türkleri ikna etmek olacaktir. Unutmayalim ki ‘güzel ülkemizde’ ana dilde egitim talebini ‘fazla ileri gitmek’, yerel yönetimlerin güçlenmesini ‘bölünmek’ olarak görenler var. Burkay gibi silahla hiç isi olmamis bir Kürt siyasetçinin bu konularin neden ve nasil olacagini tatli tatli anlatmasi ‘Türkleri ikna’ konusunda Türkiye’ye asama kaydettirecektir.

Geriye de sadece ‘Kürtleri tatminetmeye cesaret edecek Türk aydinlari’ni aramak kalacak.

———————————————-

Star-11 Nisan

Fadime ÖZKAN

Back to top button