Kemal Burkay ve bazi dengesizler

Isi gücü olmayan, dengesi bozulmus, oradan buradan topladigi yazilarla kendilerini yazar sanan, yazdigi iftira ve hakaretlerle kendilerine aydin süsü veren, bazi Kürtler vardir. Bu Kürtler bilerek ya da bilmeyerek, zaman zaman Kürt ve Kürdistan düsmanligi yaparlar. Özelikle PKK medyasinda bu çesit sözde yazarlara oldukça fazla rastlamaktayiz. PKK medyasindaki bu yazarlari anlamak mümkün çünkü kendileri, Kürt liderlerine hakaret, çamur ve iftira atmak üzere görevlendirilmislerdir. Ama PKK medyasi disinda da böylesi dengesi bozulmus kisilere rastlamaktayiz.

Bu dengesizler, çogunlukla hedeflerine Sayin Mesut Barzani ve SayinKemal Burkay’i koymuslardir.

Geçen hafta facebookta dolasan bir yazi gözüme ilisti. Siraç Oguzun Sayin Burkay’a yönelik saldiri niteliginde bir yazisiydi. Bu yazi Sayin Burkay’in sahsinda PSK ve HAK PAR’i da asagiliyordu.

Görünen odur ki, Siraç Oguz’un da digerleri gibi dengesi bozulmus çünkü o da Sayin Burkay’a ve bu kurumlara saldirmisti.

Siraç Oguzla ilgili bir animi anlatacagim. Bunu anlatmadan önce yazdigi yaziya bir kaç noktada cevap vermek istiyorum. Aslinda cevap yazmaya degecek kalitede bir yazi da degil ama meydani da böylesi kisilere birakmak da yanlis olur diye düsündüm.

Özgürlük Yolu hareketine öteden beri düsman olan ve Özgürlük Yolu saflarindan bazi sahsi çikar veya kisisel problemlerinden dolayi ayrilan bazi kisiler, zaman zaman bu harekete ve onu yaratan kadro ve liderine küfürname ve iftiranamelerde bulunurlar.

Sonuç itibariyle hepsi ayni seyleri kaliplasmis sekilde tekrar tekrar söylerler. Siraç Oguz da kendisinden önceki dengesi bozuk kisilerin yazdiklarini toplamis ve yeni bir yazi seklinde abisi Ikram Oguz’un sitesinde yayinlamis.

Zaten abisi de, Özgürlük Yolu hareketi aleyhine yönelik bir yazi buldu mu altin bulmusçasina bir coskuyla hemen sitesinde yayinlar. Ikram Oguz’un yetistigi ocaga olan düsmanligi nereden geliyor dogrusu bilmiyorum. Simdiye kadar da sorma ihtiyaci duymadim, zira önemli de degil.

Önce Siraç Oguz’a sormak istiyorum.

Sen hangi sifat ve kimlikle PSK ve HAK-PAR’a dil uzatiyorsun?

Sen bu siyasi partilerin neresinde, ne zaman bulundun?

Bu partileri asagilama ve sorgulama küstahligini hangi hakla yapiyorsun?

Sayin Burkay’i elestirebilecek düzeyin nedir?

Kürt ulusal özgürlük mücadelesinde ne yaptin ve bu mücadelenin neresinde bulundun ya da bulunuyorsun?

Sen bu güne dek Kürt ulusal mücadelesi ugruna nasil bir bedel ödedin ya da ödüyorsun?

Su anda hangi Kürt kurumunun basindasin ya da yöneticiligini yapiyorsun?

Siraç Oguz önce bu sorulara cevap vermelidir.

Ben ve abin Ikram gibi yüzbinlerce insan, Sayin Kemal Burkay’in ögretileriyle ve Özgürlük Yolu kadrolarinin siyasi mücadelesi ve emekleri ile bügünlere geldik. Gerek TC devletinin, gerek PKK’nin bütün siddet ve baskilarina ragmen bu hareket yok olmadi. 41 yilini geride birakan bu hareket ,namerde hiç bir zaman ödün vermedi. Çürük cevizler ayiklandi ihanet edenler de dökülerek, kendi kisiliklerine uygun yerlerde boy gösterdiler.

Sayin Burkay’in ülkeye dönüsü neden size bu kadar dert oldu? Dönmeseydi daha mi iyi olurdu?

O zaman da, neden ülkeye dönüp mücadele vermiyor diyecektiniz.

Sayin Burkay’in disinda onlarca insan döndü. Ülkeye dönmek sanki ihanetmis gibi algiliyorsunuz. Sayin Burkay’la ilgili söylenecek söz ya da çamur araniyorsa, Sayin Burkay’in ülkeye dönüsü sizin için iyi bir malzeme; Evire çevire anlatin. Neymis, kültür bakaniyla basin toplantisi yapmis.

Bu ülkenin kültür bakani basin toplantisi yapacak, Sayin Burkay, ‘Yok benimle basin karsisina çikamazsin’ mi diyecekti? Bu kadar aptalca bir düsünce olabilir mi?

Sayin Burkay’in devletin bakaniyla basin karsisina çikmis olmasi Kürtlere ne gibi bir zarar verdi? Onu da bir anlatsaniz ya. Sayin Burkay, TC devletine baskalari gibi Kürtleri satisa getiren, bir söz verdi de biz mi bilmiyoruz? Eger siz biliyorsaniz, ya da bilen varsa ve açiklamiyorsa, namerttir.

Hodri meydan!

Siz Sayin Burkay’dan ne bekliyordunuz da bulamadiniz? Sayin Burkay ülkeye döndügünde ‘Elimde tilsimli bir asa yok. Mücadeleme ülkemde devam edecegim ama neyi ne kadar degistirebilirim ben de bilmiyorum’ demisti. Sayin Burkay’in verdigi bir sözü vardi da sözünde mi bulunmadi?

Sayin Burkay 80 yasina ragmen 20 yasindaki bir gencin heyacani ve performansi ile ordan oraya kosarak Kürdistan Özgürlük mücadelesine halen destek veriyor. Varsa yüreginiz, siz de gelin ülkeye onun verdigi mücadelenin binde birini verin de görelim. Oturdugunuz yerden hiç bir emek vermeden ona buna çamur ve iftiralar atarak hakaretler yaparak Kurdistan kurtulus mücadelesine destek verdiginizi mi saniyorsunuz?

Sayin Burkay, Atatürk ve Inönü ye hiç laf dokundurmuyormus.

Atatürk ve Inönü TC devletinin ideologlaridir yani TC devletinin ta kendileridir. Sayin Burkay Ömrü boyunca Türk devletine karsi siyasi savas verdi, hala veriyor. Yani anlayacagin Sayin Burkay, Atatürk, Inönü ve onlari yasatanlara karsi hiç egilip bükülmeden dik ve onurluca bir savas verdi ve bu savasi sürdüren ve sürdürecek fikir ve düsünceler üreterek, yüzbinleri bu yola kanalize etti. Bunun bedelini de çok agir bir sekilde ödedi ve ödemeye devam ediyor. Eger S. Oguz, Sayin Burkay’in TC devletine karsi yazdigi Kurdistan özgürlük mücadelesi ile ilgili kitap ve yazilardan bir kaç satir okusaydi, böylesine dengesiz sözler sarfetme gafleti içinde bulunmazdi.

Özgürlük Yolu hareketinin, iki ayri partide faaliyet göstermesi, anlasilan Özgürlük Yolu düsmanlari ve Siraç Oguz’u oldukça sevindirmis. S. Oguz bu konuda küstahça sözler sarf ederek sevincini belli etmis. Fazla sevinmesin S. Oguz. Ben ve benim gibi düsünen onbinlerce kisi inaniyoruz ki, yakin bir zamanda bu iki parti bir araya gelerek Özgürlük Yolunun o devasa atesini yakacaklar, siz de uzaktan seyredip yeni iftiralar atmak için kafanizi patlatacaksiniz.

S. Oguz bir teorisyen edasiyla PSK ve HAK-PAR’in, dolayisiyla Sayin Burkay’in Federatif tezinin bir kandirmaca oldugunu iddia edip, devaminda ise somut politikalar üretmeyi tavsiye etmeyi de ihmal etmemis. Kendisine tesekkür ederiz. Zahmet edip bu somut politikalar ne oldugunu ve federatif sistemin, alternatifinin ne oldugunu da yazsaydi fena olmazdi. S. Oguz yazmamis ama ben söyleyeyim. Federatif sistemin alternatifi, Sivas’tan öteye her tarafa hendekler açarak öz yönetim ilan etmek, sonra Kürt milletini Türk devletinin zulmüne birakip kaybolmaktir. Ya da, Türk-Kürt kardesligi temelinde Misak-i Milli sinirlarini kutsama ve tek bayrakçi Kemalist bilinci gelistirme, demokratik Türkiye, ekolojik toplum gibi Kürtlerin ocagina dinamit koymak gibi de olabilir.

Bir baska sey de, Sayin Burkay televizyon programlarinda hep PKK’yi elestiriyormus. Elestirmesin mi? PKK ile TC, elbirligiyle Kürdistani harabeye çevirmisler, Kürdün namusu ayak altina alinmis, Imrali’da Kürtleri yok etme projeleri yapiliyor, Tahran, Ankara ve Bagdat’ta Güney Kurdistan’in bagimsizligini engellemek adina PKK eli ile alavereler,dalavereler çevriliyor vs vs. Bütün bunlari Sayin Burkay’in TV programlarinda dile getirmesi bir hata midir? Bunlari konusmazsa da,neden konusmuyor ya da dile getirmiyor, diyeceksiniz. Birileri gibi, PKK ve TC’den korkmadan, lafini hiç sakinmadan bu yanlislari bagira bagira söylüyor. Bunlarin söylenmesindeki yanlis nerede?

Sayin Burkay ,TV programlarinda PSK ve HAK PAR temsilcisi gibi konusuyormus.

PSK ve HAK-PAR’i Sayin Burkay’a karsi savunmak sana mi düstü Bay Oguz?

Sen bilmiyor musun ki bunlarin hepsi bir bütünün parçalaridir? Köylü kurnazligiyla provakasyon pesinde olan Bay Oguz’un belli ki dengesi oldukça fazla bozulmus. S. Oguz bu yasa gelmis ama hala Özgürlük Yolunun dinamizmini ve dik durusunu kavrayamamis.

Özgürlük Yolu hareketi 1970’lerde Kurdistan’da belediyelikler kazanmis ve Sayin Burkay bunlari anlatarak övünüyormus.

Bundan dogal ne olabilir? Mela Mustafa Barzani, Seyh Said gibi önemli Kürt ulusal kahramanlarinin ve verdikleri mücadele ve kazanimlariyla nasil övünç duyuyorsak, elbette ki 1970’lerin Kürdistan’indaki kazanimlarla da övünç duymak son derece yerinde bir davranis ve haktir. Siz ve Sizin gibiler bu hakki hangi zihniyetle bize yasaklamaya çalisiyorsunuz, anlasilir gibi degil. Belliki bir akil tutulmasi yasiyorsunuz.

Aslinda, böylesi saçmaliklarla dolu bir yaziya uzun uzun cevap vermek, zaman tüketmekten baska bir sey degildir. Kendilerine Kürt yurtseveriyim deyip te, Kürt düsmanligi yapan o kadar çok Kürt var ki, bunlarin hangisiyle mücadele edecegine sasirip kaliyorsun.

Uzunca bir süreden beri, yasamimi New York ta sürdürmekteyim. Buraya ayak bastigim günden beri, Kürtler için bir takim çalismalar yürütüm ve yürütmeye çalisiyorum. Bu çalismalar esnasinda bin engelle karsilastim. O günden bu bugüne kadar,benim çalismalarima gizliden gizliye engel olmaya çalisan çok sayida insanla karsilastim. Yanlis anlamayin, bunlarin hiç biri Türk, Arap ya da Acem degildir, hepsi Kürt. Bu Kürt düsmanlari Kürtlerle mücadele etmekten, gerçek yapacagimiz isleri yapamaz olduk. Kurd kimligiyle ortada gezip, ortama göre renk degistiren bu Kürt bukalemunlarini, sirasi geldiginde isimlerini vererek, onlarin çok yüzlülüklerini bir bir ortaya dökmekten çekinmeyecegim.

Simdi S. Oguz ile anima gelince,

Uzun yillar Istanbul’da ticaretle ugrastim.1990’larda Elektronik ve elektrikli ev esyalarinin ithalati ve toptan satisi yapiyordum. Siraç Oguz is yerime gelerek Ikram Oguz’un kardesi oldugunu, Erzurum’da bu isin perakendeciligini yaptigini ve mal almak istedigini söyledi. Ancak parasinin olmadigini, çok kisa zamanda istedigi malin bedelini ödeyecegini ifade etti. O dönem Ikram Avrupa’ya gitmisti. Basta tereddüt ettim fakat sonra Ikram Oguz benim yoldasimdir onun kardesini geri çevirmek hos olmaz düsüncesi ile Siraç Oguz’a istedigi mali verdim. Paramiz gelmedi. Sonra duyduk ki Siraç Oguz Avrupa’ya göç etmis. Avrupa’ya giden arkadaslarla Ikram Oguz’a ve Siraç Oguz’a haber gönderdim ama Ikram’dan da Siraç’tan da bu güne kadar hiç bir tepki ve haber alamadim.

Bayram Karaca