Makale

Kürtler ‘akil çelen’ siyaset kiskacinda iken…

Her sorunun elbette çözümü vardir. Yeterki sorunu çözmede yetersiz kalacak, sadece seküler darbeli objelerle çözüm arayislarina gidilmesin

Günümüzde yakiciligi yalniz Türkiye’yi degil, orta doguyu da sarsan ve dünyanin gündemine oturmus Kürt sorunu, son iki yildir AKP’yle Imrali arasinda gidip gelmelerle hiç de seffaf olmayan bireylerin tercih sorunu haline getiriliyor ve Kürtleri temel insan haklarindan yoksun birakacak, geçmisin gelenekleriyle çözme arayislarina gidiliyorsa, bu kisir döngülü arayislarin toplumsal anlamda barisi getirmesi mümkün olmayacak.

Oysa dünyanin her kitasinda örnekleri yasandigi gibi savassiz ve gerilimsiz yasamayi basarmis halklar, önce yasamlarindan kirlilikleri örtücü savas ve gerilim çigirtkanligini çikarmislar. Sonra geçmisin karanligini aydinlatacak amaçla sorumlulari hesap vermeye mecbur edici pozitif bakis açisiyla yargiyi ilgilendiren etkili, aydinlatici bir süreç baslatmislar. Böylece kronik katilligin karanlikta kalarak her zaman kaos yaratabilir insiyatif olabilirligine izin vermemisler.

Peki toplumun her kesimini ortak bir paydada birlestirici ve demokrasinin alt yapisini olusturacak bu hukuki pozitif bakis mazlumlarin, magdurlarin ihtiyaçlarina ve adli taleplerine yönelik olarak muhalif siyasetin, velevki akil insanlarin, iktidarin ayricaliksiz müdahalesini gerektirirken hukukun islemedigi Kürt cografyasinda ulusal ve demokratik haklari adeta aforoz edilmis, insani, ahlaki, kültürel degerlerle tanismasina bile izin verilmemis, kendi dinamiklerince besleyip büyüttügü siyaseti de dizginleri ele geçirir geçirmez halkinin sosyolojik ve toplumsal yapisindan kopmus, buna karsin hem Kürtlerin hem Türklerin karabasani ergenekon hayrani seküler fantazici siyaset mantigiyla kürt sorununun çözümüne katki sunulur mu?

Dünyanin neresinde olursa olsun, matematiksel hesaplarin, siyasi hesaplarin önüne geçtigi, toplumu küçümseyici ve sosyolojik yapisindan kopuk siddet eksenli siyasi hareketlenmelerinde görülen dengesizlik, toplumun ruhi ve fiziki durumunu öyle etkiliyor ki kitleler savrulmaktan kurtulup siyasi olgunlugu yakalamak yerine tüketime dönük modelle sosyal siniflar arasinda hergün biraz daha açilacak uçurumun ruhi ve fiziki yapisinda ahlaki çöküntü yaratilmis olmanin çaresizligi yasamasina neden oluyor. Sorgulama yetisi köreltilmis bu gibi toplumlarin alt katmanlarinin eline hangi taraftan olursa olsun, siddetin sopasi verilmesi halinde bir isaretle yel degirmenlerine saldirtmak da çok kolay. Çünkü bu alt katmanin ayikmasina izin verilmiyor. Her zaman sarhostur. Orta dogunun Baas modeli militer demokrasilerde karlar eridikçe devreye sokulan sokak oligarsisinin alt yapisi bu.

Bugün Kürt cografyasinda uyusturucu kullanma yasi on bir. Uyusturucu ile bogusan aileler perisan durumda.

Her seye ragmen görüsme sürecinin ivme kazanip barisa evrilme beklentilerinin özleme dönüstügü günümüzde, görüsen taraflarin siyasi kanatlarinin hiçbir projelerinin olmamasina ragmen sadece akil çelen bir mantikla Kürtlerle top oynar gibi oynuyor olmalarinin ilk nedeni iki tarafin da siddetin sopasini kullanarak Kürtleri dizayn edici tali hedeflerini asip öncelikli hedeflerine ulasmis olmalaridir. Bu hedefte elbette ne mazlum, magdur Kürtlerin ne de emekçi Türklerin yasamlarini iyilestirici hedef yok. Otuz yillik çatismali ortam, bir tarafin hedefledigi derinlikli unsurlar-feodalizm ortakligi hedefine ulasilmasini saglamisken diger taraf da siyaseti devletin gücüyle edindigi özel mülkiyet olarak görecek. Bugün Kürt siyaseti ve yerel yöneticiligi siyasal ve toplumsal önemi olmayan feodal kodlar içine hapsedilmis hükümranlik alan istenciyle seffaf olmayan ve denetlenemeyen muazzam servet düsleri üzerine kurgulu ise, bunda sekilde görüldügü gibi yönetici yakinlarinin yakinlarina saibeli iliskilerle rant saglayicilik serbestligi varsayimi ve hükümet çevresinin yargisal alana müdahalesiyle ilintilidir. Bu servet düskünlügü, üstüne çöktügü siyaset sedirinin tahtalarini çadirdattkça, akil çelen siyasetin alani erozyona ugradikça sanki danisikli olarak ezber sözcüklerle bolca kullanilip ancak sifatlandirilmayan demokrasi sözcügünün arkasina siginmalarla, akil çelen ustalikla vandalizm zurnasi ve karsilikli efelenmeler sonucu sokaklar isinacak ve bu siyaset mantigi alt katmanlarin, mazlumlarin çocuklarini yemeye devam edecek. Çünkü Kürt sorununun hukuk baz alinarak Kürt çogunlugu rahatlatacak esitlikçi temelde çözümü ergenekon-feodalizm ortakliginin kabusu olacak.

Buna karsin Kürt siyasetini kusatip besleyen feodal hegemonya göçertilen, talana ugrayan milyonlarca yoksulun barinmaya zorlandigi metropol varoslarindan köylerine dönüsün önünü tikamak istenciyle, geleneksel irade gaspi olarak bilinen oy baronu varsaydigi türevi silahli kabilelige oynayarak, koruculugun yarattigi travmanin korkuyu, siddeki çagristirir algiya dönüsmesi için dalga dalga yayilan unutun tehditleriyle faili meçhullerin tekraralana bilecegini ima etmekle yalniz mazlum, yarali Kürtlere santaj kurmakla kalmiyor. Mirasindan mahrum biraktigi kendi içinde kadina karsi da özel bir savas yürütüyor. AKP iktidari da Kürt siyasetine öykünmek ve koruculugu canli tutmak yerine, yeri geldikçe ilahi varsaydigi ‘hukukun üstünlügüne…’ ile baslayan yemine bagli kalip Kürt ergenekonunun celladi yüzünün hukukla yüzlesmesine yönelik irade ortaya koymali iken siyasi rant amaçli silahli kabilelige oynamasi ikinci bir talihsizliktir.

Oysa Kürt sorunu esas itibariyle geçmisin geleneklerinden kaynaklidir.

Demek ki her iki siyaset kanadi da arinmak için öncelikle toplumsal travmaya dönüsmüs korucu çetelerin kirliliklerinin temizlenmesi amaciyla yarginin önünü açici siyasi irade ortaya koymali ki ondan sonra barisin önemini ciddiyetle ele aldiklarina yönelik güven tazelemis olsunlar. Yoksa kendilerine as getireni Kürt ergenekonuna kurban vermis binlerce yarali aileden, mazlumlardan hafiza yitimini beklemenin, bunun için hiçbir vicdanin kabul etmedigi santajlarla baskilamanin, mazlumun hakkini zalime kar saymanin adi toplumsal baris olmaz.

Her sorun gibi Kürt sorununun da etbette çözümü vardir. Ancak sadece AKP-Imrali ekseninde degil, toplumsal konsept etrafinda demokratik ve hukuki düzlemde ele alinirsa…

Kral çiplak ama önemli olan kralin çiplak oldugunu haykirmak.

ALI KIZILAY
Emekli Ögretmen-YAZAR

Ali Kizilay

Back to top button